Afyonkarahisar’da tıbbi ve aromatik bitkilerin üretimi ve son ürüne dönüştürülmesi ile ilgili araştırma-geliştirme çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Nurullah Okumuş, safran projesi ile ilgili açıklamalarda bulundu.

AFYON EKONOMİSİNE KAZANDIRILDI

Prof. Dr. Okumuş, safranın ekonomik organını çiçeğin üç stigmadan oluşan kısmı olduğunu ifade ederek, safran stigmasının aroma ve renklendirici özelliği ile Dünyanın en kıymetli baharatı olarak bilindiğini; bitkinin taç yaprak kısmının ise özellikle reçel yapımı ve tatlandırıcı olarak kullanılabildiğini söyledi. Prof. Dr. Okumuş şöyle konuştu: “Afyonkarahisar özelinde hem üretim hem de son ürüne dönüşüm konusunda tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili çeşitli araştırmalar ve bilgilendirme çalışmaları yapıyoruz. Çiftçilerimizi bu konularda yönlendiriyoruz. Projelerimizden biri de her özelliğiyle tıbbi, aromatik ve baharat ifadesini en iyi yansıtan bir ürün olan safran konusundadır. Acaba ilimizde safran yetiştirebilir miyiz? Safranı Afyonkarahisar ekonomisine kazandırabilir miyiz? Elde ettiğimiz ürünlerin tıbbi aromatik özelliklerinden yararlanıp, hem ürün olarak hem de ilin ekonomisine bir katkı sunabilir miyiz, düşüncesinden hareketle bir proje gerçekleştirdik. Son bir haftadan beri de bu projenin başarısının sevincini yaşıyoruz” dedi.

BİRÇOK HASTALIĞA ŞİFA OLUYOR

Safran tıbbi olarak antioksidan özelliği, kanserle savaşması, bunun yanında özellikle de nörolojik gelişimin sağlanması, demans, hafıza kaybı gibi durumları engellemesi, enfeksiyonlarla mücadelede antibiyotik gibi, antiviral ajan gibi etki etmesi özelliğiyle tıbbi ama bunun yanında aromatik özelliğe de sahip. Daha da önemlisi, Dünyada da zaten en çok revaçta olduğu özelliği renklendirici olması. Bu bitki kendi ağırlığının yaklaşık 100 bin katı suyu boyayabilme özelliğine sahip ama oldukça narin ve toplanması zor bir bitkidir. Yaklaşık 80 bin çiçekten 500 gram safran elde ediliyor. Bu yüzden de piyasa değeri oldukça yüksek bir bitkidir. İnşallah projemizin ilk adımını attık. Eskişehir Orman Bölge Müdürlüğüne bağlı Afyonkarahisar Orman İşletme ve Fidanlık Müdürlükleri ile iş birliği kapsamında pilot safran yetiştirme tarlası kurulumu için mutabakata varmış bulunuyoruz. Safranbolu Safranı vardır, inşaallah 3-5 yıl sonra Afyonkarahisar Safranını da hafızalara kazımış oluruz diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

ÜRÜNLERE VERİM VE KALİTE ANALİZİ YAPILIYOR

Eczacılık Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Amir Soltanbeigi ise safran ile ilgili şunları aktardı; “Üniversitemiz, tıbbi ve Aromatik Bölümü olarak eğitimin yanında farklı gelir getirici tıbbi ve aromatik bitki türlerinin bölgeye adaptasyonu ve kazandırılması konusunda da çalışmalar yürütmekteyiz. Farklı türlerin kültürünü gerçekleştirerek, verim ve kalite analizlerine tabi tutuluyor. Bunların bazısı çok başarılı sonuçlara ulaştı. Safran bitkisi de görüldüğü gibi bu türlerden birisidir. Safranın Eylül başında ekimini gerçekleştirdik, klasik tarımsal bakımları yapılarak, herhangi bir gübre ve zirai ilaç kullanmadan Ekim sonuna doğru hasat başladı.Safran hasadı zor bir süreçtir, sabahın erken saatlerinde gerçekleştirilir ve ondan sonra oldukça hijyenik koşullarda stigma veya tepeciği ayrılarak standart koşullarda kurutulup, ambalajlandıktan sonra piyasaya sunulmaktadır. AFSÜ’de safranın kalite kontrolü analizlerini tıbbi ve aromatik bitkiler laboratuvarlarımızda ileri teknolojiye sahip cihazlarla gerçekleştirmekteyiz”dedi.

ODAK HABER MERKEZİ

 

Editör: TE Bilisim