Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen devlet korumasından yararlanmış gençlerin, engellilerin, gaziler ile gazi ve şehit yakınlarının kamuya atanması töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Devlet korumasında yetişmiş gençlerimizden 193'ünün, engellilerimizden 2 bin 140'ının, şehit yakınları, gaziler ve gazi yakınlarımızdan da 370'inin atamasını yapmak üzere bir aradayız" ifadesini kullandı.  Kazım Karabekir'in, himayesine aldığı 4 bin erkek ve 2 bin kız çocuğunun her türlü ihtiyaçlarını ve temel eğitimlerini karşılamanın yanında meslek sahibi de yaptığını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu modelin maalesef devam ettirilemediğini söyledi.

Yıkılmaz Bir Bünyeye Sahibiz

Bir toplumun vicdanını ölçmenin en kestirme yolunun engellilere yönelik davranışına bakmak olduğuna işaret eden Erdoğan, engellilerine sahip çıkan toplumun yıkılmaz bir bünyeye sahip olacağını vurguladı.Türkiye'de yıllarca bu konuda doğru politikalar geliştirilemediği için vicdanları sızlatan görüntülerin yaşandığına dikkati çeken Erdoğan, "Engelli kardeşlerimiz toplumdan izole bir şekilde, evlerinin dört duvarı arasında yaşamaya mahkum edilmiştir. Hükümete geldikten sonra üzerinde en çok durduğumuz ve yakın takibini yaptığımız hususlardan biri de engellilerimizin topluma kazandırılması faaliyetleridir" ifadelerini kullandı.

Erdoğan, bu amaçla 2005'te Engelliler Kanunu'nu çıkardıklarını, hemen ardından Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi'ni imzalayan ülkeler arasına girdiğini anımsatarak, günlük hayatını idame ettirmek için başka bir kişinin desteğine ihtiyaç duyan engellilere bakım hizmeti sunmaya veya bakımlarına destek olmaya başladıklarını belirtti.

 "Yoldaşlık Yapmak Şereflerin En Büyüğü"

Tayinden yer değiştirmeye, iş yerindeki görev dağılımından mesai düzenine kadar her konuda engellilere pozitif ayrımcılık yaptıklarının altını çizen Erdoğan,konuşmasına : "Tüm bu gayretlerimiz sayesinde engellilerimizin her alanda aktif şekilde hayatın içinde yer aldıklarına şahit oluyoruz. Şehitlerimizin bizlere emaneti olan yakınlarıyla gazilikle şereflenen kardeşlerimizin kalbimizde ayrı bir yeri vardır. Rabb'imizin müjdesi olan bu payelerin onuruna, hassasiyetine uygun davranan her kardeşimizle son nefesimize kadar yoldaşlık yapmak bizim için şereflerin en büyüğüdür "diyerek devam etti. >>ODAK HABER MERKEZİ

Editör: TE Bilisim