Kabine toplantısının ardından yaptığı basın açıklamasıyla milyonların merakla beklediği tedbirlerin kaldırılması  yönünde detaylı bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan salgının baş gösterdiği 2020 Mart ayından bu zamana kadar salgının seyrinin düşüşe geçtiği dönemlerde normalleşme adımlarını attıklarını ifade etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “Bilim insanlarımız, iş dünyamız ve ilgili tüm kesimlerle birlikte yaptığımız toplantının ardından ortak akıl ve karar ürünü olarak ortaya çıkan kapsamlı tedbirleri milletimizle paylaştık. Salgının yayıldığı dönemlerde tedbirleri sıkılaştırırken, salgının seyrinin aşağı yönlü olduğu dönemlerde de normalleşme adımlarını atmıştık” dedi.

Salgın döneminde ekonominin en az hasarla bu dönemi geride bırakmayı hedeflediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan “Süreç içinde aldığımız tedbirlerden etkilenen tüm kesimler için ilave destek paketleri oluşturmuş ve uygulama geçirmiştik. Elbette her şeye rağmen salgın tedbirleri sebebiyle işi bozulan, geliri azalan vatandaşlarımız olmuştur, bunları yakından takip ederek pek çok farklı yol ve yöntemle kendilerini desteklemeye çalıştık, çalışıyoruz. Kimi ülkelerde sağlık hizmetlerindeki eksiklikler ve ekonomik sıkıntılar sebebiyle ortaya çıkan kaos ikliminin Türkiye’de oluşmasına fırsat vermedik” dedi.

Dünya ve ülkemizde ki salgın seyrine de değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin sağlık sektöründe attığı adımların salgın döenminde ne kadar doğru kararlar olduğunun da altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca hastanelerin hizmet kapasitesi ve aşılama hızında ki üstlendikleri misyonunda göz ardı edilemeyeceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bugün 9 milyonu bulan aşılama sayısıyla nüfusunun yüzde 10’undan fazlasına ulaşan Türkiye dünyada ilk 5 ülke arasında yer almaktadır. Hem hiçbir vatandaşımızı doktorsuz, ilaçsız, maskesiz bırakmadık, hem de finansal dalgalanmalara karşı devletimizin tüm imkanlarını seferber ettik” dedi.

Türkiye’de ki 84 milyonun ortak geleceği vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan “ Birilerinin sürekli sorup durduğu Merkez Bankası rezervlerindeki hareketlilik aslında bu dönemde verilen mücadelenin ne kadar zor ve meşakkatli olduğunun işaretidir. Milletimiz devletin kasasındaki her kuruşun, bütçesindeki her kalemin 84 milyonun ortak geleceğini güvence altına almak için kullanıldığından emin olsun. Salgının seyrine göre ihtiyaç duyulan her zaman ve her alanda halkımızın her bir ferdinin yanında yer almayı sürdüreceğiz” dedi.

Tedbirlerin sıkılaştırılması da-gevşetilmesinin tamamen salgının seyriyle ilgili olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Salgının yayıldığı bir ortamda normalleşme adımlarını atmak veya sürdürmek mümkün değildir. Türkiye, pek çok devlete nazaran coğrafi alan ve nüfus itibariyle büyük bir ülke olduğu için adımlarımızı kademeli şekilde atmamız gerekiyor” dedi.

Ülke genelinde ki vaka sayılarına göre renk skalası sisteminden de bahseden Cumhurbaşkanı  Erdoğan Sağlık Bakanlığı ve onun bünyesinde faaliyet gösteren Bilim Kurulu’nun 100 bin nüfusa düşen vaka sayısı başta olmak üzere çeşitli kriterlere göre illeri sınıflandırdığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bu değerlendirmeye göre de 81 vilayetimiz düşük riskli mavi, orta riskli sarı, yüksek riskli turuncu ve çok yüksek riskli kırmızı olarak renklere ayrıldı. Her hafta risk durumuna göre illerimizin renkleri yeniden tespit edilecek. Ayrıca, her iki haftada bir de normalleşme uygulaması güncellenecek. Valiliklerimiz başkanlığındaki il hıfzıssıhha kurullarımız bu güncellemeye göre uygulamayı gözden geçirecek ve yeni düzenlemelere gidecektir. Tedbirlerin sıkılaştırılması veya gevşetilmesi kararı, salgının her bir ilimizdeki iyileşme veya kötüleşme durumuna göre verilecektir. Vatandaşlarımız günlük hayatlarının her anında temizlik, maske ve mesafe diye özetlediğimiz salgın tedbirlerine ne kadar riayet ederlerse, illerinin normalleşmeye o kadar hızlı geçebilmesini sağlayacaklar. Aksi bir durumda, yani salgın artış eğilimine girdiği yerlerde kısıtlamalar tekrar genişletilebilecek” dedi.

Her il için salgın tedbirlerinin orada ne düzeyde uygulanacağını kendisinin belirleyeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan  bugün ki kabine toplantısında normalleşme adımlarının prensipte nasıl atılacağı konusunu konuştuklarını ifade etti.  

Buna göre, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması düşük ve orta riskli illerde tamamen kalkarken, yüksek ve çok yüksek riskli illerde bir müddet daha Pazar günü devam edeceği bildirildi.

Ülke genelinde süren akşam 21 ile sabah 5 arasındaki sokağa çıkma sınırlamasının devam edeceği kaydedilirken uzaktan eğitimle devam eden eğitim öğretim kurumlarının da durumu netlik kazandı. Açıklamaya göre okullar, Türkiye genelindeki tüm okul öncesi eğitim kurumlarında, ilkokullarda, 8’inci ve 12’nci sınıflarda eğitim öğretime açılırken düşük ve orta riskli illerde ilaveten ortaokullar ve liseler dahil diğer kademelerde de eğitim-öğretime başlanacağı belirtildi.. Yüksek ve çok yüksek riskli illerde ise genel uygulamanın dışında sadece liselerdeki yüz yüze sınavlar yapılacağı belirtildi.

Belki de en çok beklenen konulardan bir tanesi olan işletmelerin durumuna da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan “Restoran, lokanta, kafeterya, tatlıcı, pastane, kıraathane, çay bahçesi gibi yerler çok yüksek riskli iller dışında Türkiye genelinde faaliyetlerini sabah 7 ile akşam 19 saatleri arasında yüzde 50 kapasiteyle sürdürebileceklerdir” dedi.

Halı saha, yüzme havuzu ve benzeri tesisler, düşük ve orta riskli illerimizde sabah 9 ila akşam 19 arasında faaliyet gösterebileceği kaydedilirken kamunun çalışma saatleri tüm Türkiye’de normale döndürülürken, ihtiyaç halinde valiliklerin farklı düzenlemeler yapabileceği ifade edildi.

Sokağa çıkma saatleri sınırlı olan 65 yaş üstü ve 20 yaş altı grubundaki vatandaşlarımızla ilgili düzenleme düşük ve orta riskli illerimizde kaldırılırken, yüksek ve çok yüksek riskli sınıftaki illerde ise sokağa çıkma süresi artırılacağı, nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünler düşük ve orta riskli illerimizde 100 kişiyi, yüksek ve çok riskli bölgelerde 50 kişiyi geçmemek ve 1 saati aşmamak kaydıyla yapılabileceği ifade edildi.

Sivil toplum kuruluşları, meslek odaları, kooperatifler ve benzeri kuruluşların genel kurulları düşük, orta ve yüksek riskli illerde katılımı 300 kişiyi geçmeyecek şekilde yapılabilirken diğer hususlardaki uygulamaların nasıl olacağı daha önce de belirtilen  valiliklerin başkanlığındaki il hıfzıssıhha kurulları tarafından belirleneceği kaydedildi.

Hedeflerinin  mümkün olan en kısa sürede ülkemizin tamamında kontrollü normalleşme sürecini tamamlamak olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan  “Tedbirlerin uygulanmasıyla ilgili denetimler de bu çerçevede daha sıkı ve kararlı şekilde yürütülecektir” dedi.

 

>>>ODAK HABER MERKEZİ

Editör: TE Bilisim