TDP Genel Başkanı Sarıgül, gündemi Kilis’te değerlendirdi:

Demokrasi demek, tahammül demektir

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Kilis İl Başkanlığını ziyaret etti. Ziyaretin ardından gündeme dair önemli açıklamalarda bulunan Genel Başkan Sarıgül, geçtiğimiz günlerde cinayete kurban giden Pınar Gültekin’in canavarca katleden sanığa “ağır tahrik” indirimi uygulanmasının vicdanları sızlattığını ve adalete duyulan güveni zedelediğini söyledi.

ÖNERİLER YERİNE GETİRİLMEDİ

Kararın İstinaf Mahkemesi’ne taşınacağını ifade eden Sarıgül, “Oradan kamu vicdanını rahatlatacak bir karar çıkmasını umut ediyoruz. Yüreklerimizi yakan bir başka olay Marmaris’teki orman yangınıdır. Türkiye Değişim Partisi olarak böyle günlerde siyaset yapmayı doğru bulmayan,  yaraları sarmaya çalışan eleştiri ve görüşlerini sonra yapan bir anlayış içindeyiz.  Geçen yılki orman yangınları sonrasında yaptığımız öneriler yerine getirilseydi bugün bu olayları yeniden yaşamazdık” dedi.

MÜSTAKİL BİR BAKANLIK OLMALI

Geçtiğimiz yıl Muğla’nın Marmaris İlçesinde yaşanan orman yangınlarında yapmış olduğu konuşmayı hatırlatan Genel Başkan Mustafa Sarıgül, “Bakın geçen yıl ne demişiz: “Deprem ve afet bakanlığı kurulmalıdır. Örtülü ödenek kullanılarak hemen 50 tane yangın söndürme uçağı alınmalıdır. Orman Bakanlığı eskiden olduğu gibi müstakil bir bakanlık olmalıdır.”

GÖRÜŞMELER BİR HAFTA ERTELENDİ

Muhalif sesleri baskı altına almak için çıkarılmak istenen sansür yasasının TBMM’deki görüşmelerinin, bir hafta ertelendiğini belirten Sarıgül, “Bu yanlıştan umalım ki dönülsün. Çünkü demokrasi demek, tahammül demektir. Dün şiir okudu diye hapse girenin nasıl yanında olduysam bugün de yasakların karşısındayım. Geçim sıkıntısı ve yoksulluk halkımızı perişan etti. İnsanlar artık ekmek, çay bile alamaz hâle geldi. Evlerde tencere kaynamıyor, çiftçi traktörüne mazot alamıyor, esnaf sattığı malın yerine yenisini koyamıyor” diye konuştu.

KİLİS’E “NE HALİNİZ VARSA GÖRÜN” DİYEMEZSİNİZ

sorunları Kilisli vatandaşlarında yaşadığına dikkat çeken Sarıgül, “Kilis’te de işsizlik var, geçim sıkıntısı var, yoksulluk var, hayat pahalılığı var.   Kilis’te diğer illerden çok daha ağır hale gelmiş bir de Suriyeliler sorunu var. Kilisliler bunalmış durumdadır. Devlet ne haliniz varsa görün diyemez. Devletin Kilis’e el uzatması lazım, yardım etmesi lazım.”

İŞSİZLİK YAPTILAR, PARTİZANLIK YAPTILAR

Türkiye Değişim Partisi olarak önerileri olduğunu vurgulayan Sarıgül sözlerine şöyle devam etti: “İsveç ve Finlandiya NATO’ya girmek istiyor, NATO’da almak istiyor. Türkiye’nin de onayı gerekiyor. NATO ülkeleri, Türkiye’deki mültecileri, nüfusları oranında paylaşsınlar. Türkiye’de İsveç ve Finlandiya’ya onay versin. Türkiye’mizi 20 yıldır yöneten kadrolar hem yordular hem yoruldular. Bu aziz millet, Ak Partiye her şeyi verdi ama onlar, her şeyi 84 kişiye verdi. AK Partiden önceki 80 yılda görülmemiş bir hayat pahalılığı yaptılar. Borç yaptılar, işsizlik yaptılar, partizanlık yaptılar. AK Partiden önce Türkiye, dünyanın ilk 20 ülkesi arasındaydı. Ülkemizi ilk 20’den düşürdüler. AK Parti artık çözüm merkezi değil sorun üretim merkezi oldu” dedi.

AK PARTİ GİDER, TÜRKİYE RAHAT EDER.

Türkiye’nin AK Partiden ibaret olmadığını söyleyen Sarıgül, Türkiye, AK Partiye muhtaç değildir. AK Parti gider, Türkiye rahat eder. Evet, büyük sorunlarımız varama imkânlarımız da var. Umutsuz olmaya, enseyi karatmaya gerek yok. Türkiye’nin her meselesini çözecek gücü var. Mucize projelere, mucize adamlara, vahşi kapitalist politikalara değil,“Önce Türkiye” diyen, “Önce insan” diyen politikalara ihtiyacımız var.  Paraya pula değil, vicdanlı ve ehil kadrolara ihtiyacımız var.  Türkiye Değişim Partisi kadroları, ne yapacağını ve nasıl yapacağını bilen ehil kadrolardır” diye konuştu.

EL KAZANIYLA AŞ KAYNAMIYOR

Sarıgül, “Pandemi dönemi, kuraklık ve Rusya- Ukrayna savaşı gösterdi ki el kazanıyla aş kaynamıyor. Artık, kendi yağımızla kavrulmamız gerekiyor. Artık, ayağımızı, yorganımıza göre uzatmamız lazım. Artık, kendi kendimize yetmemiz lazım. Artık, ekonomik milliyetçilik yapmamız lazım. Türkiye Değişim Partisinin ana felsefesi, ekonomik milliyetçiliktir.”

EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK YAPACAĞIZ

İktidar olduklarında bütçenin denk olacağını belirten Sarıgül, “Paramız değerli olacak. Gelirimiz kadar, harcayacağız. Kendi kendimize yeteceğiz. Dışarıya avuç açmayacağız. Yabancı şirketlerin, jandarmalığını yapmayacağız. Ülkemize ne ekip biçeceğimize ABD’yi AB’yi karıştırmayacağız. Çayımıza, fındığımıza, pamuğumuza, zeytinimize, üzümümüze tüm tarım ürünlerimize sahip çıkacağız. Yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı diyeceğiz. Tarım ürünleri, başta olmak üzere ülkemizde üretebileceğimiz her şeyi ülkemizde üreteceğiz. Enerji başta olmak üzere ihtiyaçlarımızı kendi kaynaklarımızdan karşılayacağız. Rüzgâr ve güneş enerjisine ağırlık vereceğiz. Ekonomik milliyetçilik budur.

Ekonomik milliyetçilik, başımızın dik, karnımızın tok, sırtımızın pek olması demektir” dedi

EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK, BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE

“Ekonomik milliyetçilik ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen demektir” diyen Sarıgül, Ekonomik milliyetçilik, yokluktan, yoksulluktan, kuyruktan kurtulmak demektir. Türkiye Değişim Partisi olarak, ekonomik milliyetçilik anlayışı ve 5T formülümüzle sorunları çözeceğiz. Edirne’den Hakkâri’ye, Ordu’dan, Kilis’e zengin ve bereketli bir vatan sofrası kuracağız. Bu sofrada 84 kişinin değil84 milyonun karnı doyacak. Ülkemizi içeride huzurlu, dışarıda onurlu bir ülke yapacağız” ifadelerini kullandı. >>BETÜL ÖZDEMİR