“Çek demirci çek!

Ver ateşi körükle alevi…

Nasılsa vardır;

Her Adem’in bir fikri…”

Ne kadar da meraklıyız yangına benzinle gitmeye. Belki de her hıyarım var diyene tuzla koşmayı seviyoruzdur…

İnsanların işlerine burnumuzu sokmakta gerçekten üstün başarı madalyasına layık insanlar var aramızda.

Asıl esbabı bilmeden zahire bakmadan yapılanı eleştirmek üst perdeden cahilce yorum belirtmek hayatın yakışıksız nüanslarından olsa gerek.

İlgi alanımız olmayan tanışıklığımız olmayan bizim için diğer kategorisinde yer alan insanların işlerine hayatlarına burnumuzu sokmaktan vazgeçmeliyiz!

Ne diyordu Neşet Ertaş!

“La Sağaaaaane”

Aynen öyle bize ne!

Sırf bu merak yüzünden ölebilecek insanlar tanıyorum.

Bu durumun bir kötü yanı da hiç şüphesiz “Su-i Zan” olayının giderek yaygınlaşması.

Bilmeyenler için nedir su-i zan hemen ifade edelim…

Su-i zan, Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre suizan kelimesinin anlamı kısaca "kötü zan, kuşku" olarak açıklanabilir. Daha ayrıntılı olarak açıklamak gerekirse, suizan kelimesinin anlamı "Bir kişi hakkında yeterli bilgiye sahip olmadan önyargılı olarak olumsuz kanaat taşımak" şeklinde açıklanabilir.

İslami açıdan da çok net söyleyeyim günahtır…