Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop'u ziyaret ettik... 463 sayfalık, "Milli İradeye ve Demokrasiye İlk Darbe... 27 Mayıs 1960" kitabını yayınladıkları için... Tebrik ve teşekkür ziyareti.
Başkan dedi ki:



İki kitap daha geliyor... Yine TBMM yayını olarak... 12 Eylül 1980 darbesinin kitabı. Diğeri de 12 Mart 1971 muhtırasının.
Darbe... Muhtıra... Türk demokrasinin kara lekeleri... Milli iradenin üzerinden tanklar geçti. Türkiye, kan kaybetti.
Yaşananları... Meclis'in, belgesel, devlet kitabı olarak yayınlaması sevindirici.

***


Anayasa'da 'sivil' çekince
Meclis Başkanı Şentop'a bir gözlemimizi aktardık:
Darbe dönemlerinde yapılan Anayasa'ya pek itiraz edilmiyor... Fakat... Ne zaman sivil Anayasa konusu gündeme gelirse, Türk aydını çekiniyor, ürküyor... Hemen bir karşı çıkış başlıyor... Araştırdınız mı, neden?
Başkan güldü... "Alışkanlık yok da ondan" dedi.
Ve devam etti:
Sivil Anayasa yapacağımıza inanıyorum... Yapacağız... Bazı dönemlerin sancıları oluyor... Üzerinden biraz zaman geçmesi gerekiyor... Zamanla o dönemlerin etkileri atlatılıyor.

***


Çok mu zor?
Demirel dönemi... Özal dönemi... Erdoğan dönemi... Fark etmiyor.
Sivil Anayasa sözü edilecek olsa... Bazı kesimlerin, sinir uçlarına dokunulmuş gibi, tepki yükseliyor.
Anayasa, üzerinde oynana oynana, yamalı bohçaya dönmüş.
Değişiklik üzerine değişiklik yapılmış. Öyleyse... Türk siyaseti için, sivil bir Anayasa üzerinde uzlaşmak çok mu güç?
Başkan Şentop'a sorduk. Sonra da... Dinledik.

***


Psikolojik eşik
Mustafa Şentop, "Geriye dönük olarak araştırdım... Eskiden ne olmuş? Kimler, ne demiş? Neler hazırlanmış? Hepsine baktım" diyerek söze başladı:



 Geçmişte... Bütün milletvekilleri Anayasa'dan söz etmişler... Fakat... Hiçbir partinin toplu bir Anayasa metni hazırlığı olmamış.
 Bunu göze alamamışlar.
 Tabiri caizse... Psikolojik bir eşik var.

***


'Uzlaşma' adımı
Geçtiğimiz yıllarda... Meclis'te... "Anayasa Uzlaşma Komisyonu" kurulmuştu... Sonra... Konu, kaynadı gitti... Neden?
Başkan Şentop, "2011'de kurulmuştu... Ben partim adına komisyonda görev yaptım... İki yıldan fazla sürdü" dedi:
 Uzlaşma Komisyonu'nda ilk defabütün partilerin derli toplu Anayasa önerisi ortaya çıktı.
 Tamamında uzlaşamadık belki ama yüzde 40'ında falan gibi mutabakat sağlandı.
 Biz o zaman da başkanlık sistemini önermiştik ama mutabakat sağlanamamıştı.
 Psikolojik eşiği o zaman aştık.
 Şimdi, bence daha rahat konuşuruz. Türkiye, sivil Anayasa'yı yapacak.

***


'Daha iyisi' bakışı
Başkan Mustafa Şentop, cümlesini, "yapacak" vurgusuyla bitirince... Araya girdik:
Gerçekten buna inanıyor musunuz?
Meclis Başkanı'nın yanıtı:
 Burada, şöyle bakmak lazım: Sivil Anayasa sonuçta bir uzlaşmadır.
İçinde hiçbir partinin, hiçbir toplumsal kesimin dediklerinin tamamı olmaz... Bu mümkün değildir.
 Şu gözle bakarsak mesafe alabiliriz:
Biz, darbecilerin Anayasa'sından daha iyisini yapalım... Bundan biraz daha ileri gidelim... Adım atalım.

***


Kaçan fırsat
Cemil Çiçek, Meclis Başkanı iken yeni bir Anayasa için kolları sıvamıştı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin koordinatörlüğünde, yedi büyük konfederasyonun da katılımını/ desteğini sağlayarak... 13 bölge toplantısı yapmıştı.
İzmir, Diyarbakır, Antalya, Samsun, Trabzon, Edirne, Bursa... Ve diğer bazı illerde.
Toplantılardan bazılarını izlemiştik.
Yapılan görüşmeler... Üzerinde uzlaşılan maddeler... Tutanaklar... "30 bin" sayfa.
Sonuç... Cemil Çiçek'in söylemiyle:
Bir yere kadar gelindi... Sonra da kayış koptu... Bir daha öyle fırsat gelir mi, bilemem... Herkesin şikâyetçi olduğu Anayasa hâlâ yürürlükte... Çok yeri değişti... Ama Anayasa, aynı Anayasa.

***

 


'Yol açılmalı'
Mustafa Şentop ile Anayasa sohbetinde, son soru:
Bu defa... Doğum olabilecek mi? Türkiye, nur topu gibi sivil Anayasa'ya kavuşabilecek mi?
Meclis Başkanı, "İnanıyorum" dedi:
 İdeali yapmak zor olabilir.
 Ama bundan çok daha iyisi yapılabilir.
 Daha sonra gelecekler, daha da iyisini yapabilirler.
 Bu yolu açmak lazım.

***


Arkası yarın
Meclis Başkanı Mustafa Şentop ile sadece Anayasa konuşmadık.
Hayır... Seçime, siyasete hiç girmedik.
Sohbetin devamı... Yarın.