Kokusuyla ünlüdür köyü arılarıyla korkutsa da çiçeklerine gidersin bir hevesle

Bir fotoğraf bile çekinmek istesen yolunu tutarsın her sene

 İlla almak istersen o kokuyu atarsın kendini miski amber tarlalarına…

Bozkırın bağrında kıraç toprağın çilesinde açan nazlı bir gül edasıyla ekmek teknesi olmuş kışın soğuğundan kıraç toprağın sıcağından çatlamış ellere…

Bu hafta sizlere Isparta’nın miski amber cenneti Mor lavanta tarlalarından gezdireceğim.

Afyondan çıktığımız gece yolculuğumuzun sonunda, sabah saatlerinde Isparta/Kuyucak Köyü’ne ulaşıyoruz.

Kuyucak Köyü düne kadar adını dahi bilmeyen bölge şehirlerine inat, bugün ülkenin birçok şehrinden gelen misafirlerini ağırlıyor.

Kuyucak Köyü, “Gelecek Turizmde” adlı kalkınma programının hayat bulmuş köyü.

Kuyucak, Kültür ve Turizm Bakanlığının Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı ve Anadolu Efes’in elbirliğinde yeniden doğuşu yaşamış. 

300 hektarlık sıcağın kol gezdiği kıraç tarlaların çevrelediği kurak köy bugün yapılan yatırımlarla turist kafilelerinin kum gibi kaynadığı bir doğal güzelliğe dönüşmüş.

Küçücük köyde Lavanta sezonu boyunca tur otobüsleri cirit atıyor.

Burada yeşil ve mor renklerinin birbirine karşı olan dostane tavrı yüz yıllara dayanan bir dostluğu andırıyor sanki

Adımını atar atmaz büyülüyor insanı mor renkli vadiler…

Sıralar halinde ekilmiş lavanta fideleri ahenk içinde dans eden bir denizin dalgalarını andırıyor serap misali…

Her sokağında özenle yapılmış taçları vardır takmak için can atar insan.

Güler yüzlü teyzelerin ellerinden geçer damıtılmış yağlar…

İnsan emek, heves ve aşk ile yapılmış sepetleri hediye etmek ister değer verdiklerine…

Orası öyle bı köy ki masal kitaplarından kopartılıp alınmış gibi…

Bu muhteşem güzellik Dağların eteklerinde, bin, bin 800 metre yükseklikte karşılıyor sizleri.

Morun en güzel tonu lavantayı yakından tanımak için “Burdur Gölü Manzaralı Olan Kuyucak Köyü  seyahat defterlerinizin bir numaralı adresi olabilir.

Burada lavanta ferahlığında saatler yaşayacaksınız bizden söylemesi…

Lavanta tarlaları denilince akla gelen ilk yer Fransa'nın Provans bölgesi…

Yalnız Isparta' nın Keçiborlu ilçesine bağlı Kuyucak Köyü, Provans'ın tahtını sallıyor.

Tam bir görsel şölen sunan uçsuz, bucaksız mor lavanta tarlaları arasında fotoğraf çektirirken saatlerin nasıl akıp gittiğini anlamayacaksınız.

Bu cennet bahçesini ciğerlerinize doldururken yanınızda taşımanın yollarını aradığınız soruların cevabı ayağınıza gelecek.

Emektar çiftçilerin ilmek ilmek elinden geçmiş ürünlerin sergilendiği mini alışveriş mekanlarının kapısından girerken bulacaksınız kendinizi.

Siz anlamadan Lavanta Çiçeği, mücevher gibi parlayan şişeleriyle çantalarınızdaki yerini çoktan almış olacak.

Muhteşem kokulu saatler sonrası artık dönüş vakti. Güzel anılar biriktirmiş olarak Afyonkarahisar’da ki kürkçü dükkanımıza doğru hareket ediyoruz. Yolumuz yaklaşık 138,8 kilometre… Biriktirdiğimiz anılar eşliğinde, ziyaret yerimizle vedalaşıyoruz. Yeni gezilerimizde buluşmak dileğiyle... 

Gitmek İstediğiniz Her Yere BİZİMLE…