Hükümet ve işveren temsilcilerinin oylarıyla net 28 bin 75 lira olarak açıklanan asgari ücret, daha ilan edildiği gün itibarıyla açlık sınırının altında kalarak kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Cumhuriyet tarihinde ilk kez asgari ücret, resmi verilerle belirlenen açlık sınırının gerisinde kaldı.
ARTIŞIN BİR ETKİSİ GÖRÜLMEYECEK
Asgari ücretliler bu ücreti fiilen Şubat ayında alacakken, ücretin temel ihtiyaçları karşılama gücü şimdiden sorgulanmaya başlandı. Uzmanlara göre yalnızca gıda harcamalarını bile karşılamayan bir asgari ücret, barınma, enerji, ulaşım ve sağlık gibi zorunlu giderler düşünüldüğünde milyonlarca çalışanı daha baştan bütçe açığıyla karşı karşıya bırakıyor.
AÇLIK SINIRIYLA MAKAS HER GEÇEN GÜN BÜYÜYOR
Türk-İş’in Kasım 2025 verilerine göre dört kişilik bir ailenin yalnızca sağlıklı ve dengeli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması 29 bin 828 lira olarak hesaplandı. Buna göre yeni asgari ücret, açlık sınırının 1 bin 753 lira altında kaldı. Ücret, daha ilk ayından itibaren yalnızca gıda masraflarını dahi karşılayamaz durumdayken, diğer zorunlu harcamalar için hanelerin nasıl ayakta kalacağı ise belirsizliğini koruyor. Bu tablo, “asgari ücretle insanca yaşam” tartışmalarını yeniden alevlendirirken, ücret politikalarına yönelik eleştirilerin daha da artmasına neden oldu.