Ali İşisağ geçen hafta FETÖ/PDY Silahlı

Terör Örgütü Üyesi olması nedeniyle

yargılandığı Mahkemedeki duruşmada

‘infial’ uyandıran sözler sarfetmişti.

FETÖ Liderini , İslami bir lider olarak

tanımlayan Ali İşisağ, yargılamaları da ‘siyasi

tiyatro’ olarak nitelendirmişti.

Sütten çıkmış ak kaşık’ gibi göstermeye

çalıştı hem kendini, hemde bu yapılanma

içerisinde olanları.

Devletimiz bunlara elinden gelen her

türlü kolaylığı göstermesine rağmen,

Gerçekten pişman olup, samimi itiraflarda

bulunanları ‘Etkin pişmanlık’ hükümlerinden

yararlandırırken, Ali İşisağ ve benzerlerinin

Cezaevinde halen daha çeşitli planlar

peşinde oldukları görülmekte.

Pazartesi günkü yazımda bahsettim.

Ali İşisağ ve benzerlerinin durumu tam

bir ‘adanmış ruh’ halidir.

Kamuoyunda düzgün ve mazbut olarak

tanınan bu tür kişilerin Mahkemede

verdikleri ifadeler kamuoyunda, ‘soru

işaretleri’ uyandırmakta, Devletimize,

Polisimize, Savcılarımıza, Mahkeme

Heyetine maalesef ‘farklı’ bakışlara neden

olmaktadır.

Devletimiz her

türlü olumsuzluğa

rağmen yine de bu

türdeki insanlara

olanca şefkatini

göstermektedir,

lakin bunlar

Devletimizin bu

şefkat’ halini kendi

lehlerine çevirerek

masum’ rollerine

soyunmakta ve ‘haksızlığa’ uğradıkları

yönünde algılar yaratma gayretine

girişmektedirler.

Aslında Devletin onların vereceği bilgilere

hiç mi hiç ihtiyacı da yoktur.

Herşey kayıtlı ve tespitlidir.

Devletin istediği sadece bu terör

örgütünün gerçek yüzünü gördüklerini

anlamak ve pişman olduklarını hissetmektir.

Bakın verilen cezalara...

Etkin pişmanlık hükümlerinden

yararlananların tamamına yakını

cezaevlerinden çıkartılmışlardır.

Bazılarına verilen cezalar kamuoyuna

açıklanmamış,

‘hükmün

açıklanmasının

ertelenmesi’ maddesi

kullanılarak, bu türdeki

insanlara bir şans daha

verilmiştir.

Devlet bunları

yaparken, birilerinin

çıkıpta

mahkemelerdeki

yargılamaları ‘siyasi

tiyatro’ olarak nitelemesi, FETÖ Liderini de

halen daha ‘dini lider’ olarak gördüğünü

beyan etmesi açık bir şekilde başkaldırıdır...

O halde hiç kimse bu türdeki insanlara

halen daha farklı davranılmasını

beklememelidir.

İşte bu nedenle Ali İşisağ ile ilgili bu kadar

ayrıntılı yazdım.

Yazdım ki, bu türdekiler bilsinler ki onlar

bu kadar pervasızlar ise, bu Vatan sahipsiz

değildir.

Devletimiz yine de onlara acımaktadır.

Bakın işyerlerinin hiç birisi mühürlü

değildir.

Birilerine devir etmelerine, vekaleten

işletmelerine izin verilmiştir.

Bunu Devletin acziyeti olarak gören

utanmazlara şunu da söylemek gerektir.

Devlet güçsüz değildir, herşeyi bilir ve

görür.

İnsanların aç ve açıkta kalmaması içinde,

suçlu da olsa bunları düşünür. Ailelerini

düşünür.

HHH

Şu anda yüzlerce kişi Afyonkarahisar’da

cezaevinde.

Binden fazla iddianame düzenlendi.

Binden fazla kişi yargılanıyor.

Afyonkarahisar Cumhuriyet

Savcılığından Beş bin civarında daha

soruşturmanın kararları çıkacak.

Bugüne kadar hiç kimse ile ilgili bu kadar

ayrıntılı yazmayıp ta, sadece Ali İşisağ

hakkında bu kadar ayrıntı vermemin nedeni

işte yukarıda anlattıklarımdır.

Ali İşisağ gibi yarın veya ileride birileri

çıkıp yine aynı pervasızlıkları gösterirse,

bilsinler ki onlar hakkında da aynı şekilde

neler yaptıklarını yazmaktan

çekinmeyeceğiz.

 

 

 

İFADELERDEKİ FARKLILIKLAR HERŞEYİ AÇIK BİR ŞEKİLDE ORTAYA KOYMAKTA...

Emniyet Terörle Mücadele Şubesi Ekipleri soruşturma dosyası kapsamında Ali İşisağ ve eşi Nurbanu İşisağ’ın bilgisine başvurdu. Ayrı ayrı alınan ifadeleri bende buradan yorumsuz olarak

yayınlıyorum. Aradaki farklılıklar, kimin samimi bir şekilde anlatımda bulunduğu, kimin halen daha örgütün stratejisi olan ‘inkar’ ve ‘yalan’a başvurduğu görülüyor.

 

 

Kıvam Öğrenci Yurdu ve Aytat Yemek şirketiyle ilgili Ali İşisağ neler söyledi?

 

SORULDU : Kıvam Erkek Öğrenci Yurdu hangi

gerçek ya da tüzel kişiye aittir? Bu yurt

hangi tarihte kimlerin iştiraki ile kuruldu?

Bu iştirake katılanlar nasıl bir araya gelmiştir?

Bu yurdun yöneticisi ve ortaklarının

açık kimlik bilgileri nelerdir? Bu yurdun

kuruluşunda kimlerden talimat aldınız?

Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Kıvam Erkek Öğrenci Yurdu, Ayyıldız

Özel Eğitim Kurumlan Yemek Üretimi

Tur. San. Tic. A.Ş.’ye aittir. Belirtilen şirketi

2010-2011 yılları arasında Abdullah YILANLI,

Fikret KASNAK, Yunus ÇİÇEK ile birlikte

kurduk ve Kıvam Erkek Öğrenci Yurdu’nu

kurduk, Yönetim Kurulu bana yetki

verdi, bu yetki ile Milli Eğitime müracat

ederek yurdu faaliyete geçirdik, Yunus ÇİÇEK’ten

kuruluş aşamasında hisselerini

devralarak katılmış olabilirim. Ortakların

açık kimlik bilgilerini bilmiyorum ancak

hepsi Afyon merkezde esnaftır. Afyonda

üniversite bulunduğundan çok sayıda öğrenci

vardı bundan dolayı adı geçenlerle

birlikte ticari gelir elde etmek amacı ile bir

araya gelip yurdu faaliyete geçirdik, kimseden

talimat almadık. Yurdun bulunduğu

bina da şirkete aittir. Bu binanın yerinin

kime ait olduğunu bilmiyorum diğer

kurucu ortaklar bilebilir, binayı temelden

kendimiz yaptırdık ve faaliyete soktuk. Yurdun

faaliyete geçtiğinden bu yana şirketin

ortağı ve yurdun yöneticisiyim. Aynı

yerleşke içerisinde bulunan Boğaziçi Ortaokulunun

altındaki Aytat Yemekçilik te şirketimize

aittir. Binamız da öğrenci yurdu olarak

faaliyetimiz bulunmaktadır.

 

***

 

SORULDU : Bu yurtta çalışanlar kimlerdir? Bu

çalışanları yurda kimler işe alırdı? Açıklayıcı

bilgi veriniz.

CEVABEN : Ben yurtta çalışanlardan sadece

Yurt Müdürü Mahmut TUNCER’i tanırım,

Mahmut TUNCER yaklaşık 2 yıldır yurt müdürlüğü

yapmaktadır, diğer çalışanları tanımam.

Mahmut TUNCER’i işe kimin aldığını

bilmiyorum, ben bu yurtta 2 senedir

yöneticilik yapıyorum, benim yöneticilik

yaptığım dönemde işe alınacakları Yurt

Müdürü Mahmut TUNCER belirleyip işe almaktadır

ve muhasebeci soyadını bilmediğim

Reşat beyden yardım almış olabilir.

Çalışanların kayıtları SGK’da mevcuttur.

 

***

 

SORULDU : Bu yurdun Bank Asya’da hesabı

var mıydı? Okulun başka hangi bankalarda

hesabı bulunmaktadır? Açıklayıcı bilgi

veriniz.

CEVABEN : Bu yurdun hangi bankada hesabı

olduğunu bilmiyorum, yurdun hesap işlemleri

için Reşat beye yetki verdik, şahsın

hangi bankadan hesap açtırdığını bilmiyorum.

 

***

 

SORULDU : Bu yurdun ticareti bir işletme olduğundan

bu zamana kadar kar ve gelirlerinden

temettü ya da kar payı aldınız mı?

Hangi yıllarda ne kadar aldınız? Bu kar payı

ya da temettüden sizden başka kimler alırdı?

Yurdun gelirleri başka kim ya da kuruluşlara

giderdi? Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Bu yurdun gelirlerinden 2015 yılı

sonu ya da 2016 yılı başları olabilir 200.000

TL civarında kar payı aldım, miktarı net olarak

hatırlamıyorum ancak 200lü bir meblağdı,

bu kar payı da benim Kuveyt Türk

Bankasındaki hesabıma yatırıldı. Daha

önceki yıllarda her hangi bir temettü ya da

kar payı almadım. Kar payı ya da temmettü

olarak yurt gelirlerinden şu an yönetimde

olan Fikret KASNAK, Gültekin ERDOĞAN,

Muhittin ÖZSU ve Niyazi DİLER’in de benim

gibi kar payı aldıklarını biliyorum. Yurdun

gelirleri çalışanların maaşı ve iaşe giderleri

için, personel giderleri mefruşat giderleri

için kullanılır bunun haricinde başka

kişi ya da kuruluşlara yurt gelirlerinden

verilmemiştir.

 

***

 

SORULDU : Yurdunuzda öğrenci kampları düzenlenir

miydi? Bu kamplara kimler başkanlık

eder, ne gibi faaliyet yürütülürdü?

Kamplara katılacak öğrencileri kimler belirlerdi?

Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Yurdumuzda kamp düzenlendiğine

ben hiç şahit olmadım.

 

***

 

SORULDU : Kıvam Öğrenci Yurdunda, halk arasında

Gülen Cemaati Hizmet Hareketi

olarak bilinen FETÖ/PDY yapılanması içinde

bulunan şahıslar tarafından toplantı vb

faaliyetler, sohbetler yapılır mıydı? Yapıldıysa

kimin talimatı ile kim tarafından bu

faaliyetler gerçekleştirilirdi? Bu toplantılarda

Fetullah Gülen vaaz ve sohbetleri dinletilir

miydi? Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Böyle bir toplantıya, sohbete şahit

olmadım, yurdun yatakhanelerinden başka

toplantı yapılabilecek bir bölümü de yoktur.

 

***

 

SORULDU : Bu yurtta halk arasında Gülen Cemaati

Hizmet Hareketi olarak bilinen

FETÖ/PDY yapılanması adına yardım ve bağış

(kurban, himmet, fitre, burs, zekat vb)

toplanır mıydı? Toplanıyorsa kimin talimatı

ile toplanır, toplanan yardımlar kimin aracılığı

ile nereye giderdi? Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Yurdumuzda kesinlikle yardım ve

bağış kesinlikle toplanmamıştır, bizim

yurdumuz ticari amaçla kurulmuştur, öğrencilerden

gelen paralarla yurdun işlemleri

yürütülmektedir.

 

***

 

SORULDU : Bu yurtta kalan öğrenciler

FETÖ/PDY örgütüne kazanılmak için ne gibi

faaliyetler yürütülürdü? Bu faaliyetler

kimler tarafından yürütülürdü? Sizin bu

faaliyetlerde ne gibi bir rolünüz vardı? Açıklayıcı

bilgi veriniz.

CEVABEN : Yurdun yöneticileri arasında sadece

yurtta kalan öğrencilerin kaçta, yatacağı,

kalkacağı, yemek konuları, hangi

odalarda kalacağı gibi hususlar konuşulurdu,

bunun haricinde herhangi bir cemaate

öğrencileri kazanmak gibi bir faaliyet

olmamıştır.

 

***

 

SORULDU : Bu yurdun halk arasında Gülen

Cemaati Hizmet Hareketi olarak bilinen

FETÖ/PDY ile bir bağlantısı var mıdır?

Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Benim gördüğüm bildiğim kadarı

ile bu yurdun FETÖ/PDY ile hiçbir bağlantısı

yoktu, yöneticiler ya da çalışanlardan

bu yapılanma ile bir bağlantısı olan

yoktur, yurtta kalan öğrencilerden ferdi

olarak bu yapı ile bağlantısı olan var mıdır

bilmiyorum.

 

***

 

SORULDU : Yurtta yapılan aramada, muhasebe

odasındaki masa üstü bilgisayarın

hard diskinin olmadığı yerinden sökülmüş

olduğu görülmüştür. Bu hard diski kim ne

amaçla söktü? Açıklayıcı bilgi veriniz.

CEVABEN : Söz konusu bilgisayar Reşat beyin

masasındaki bilgisayardır, hard diskini

kim ne amaçla sökmüştür bilmiyorum. Söz

konusu bilgisayara Reşat beyin ön muhasebe

işlemlerini kaydettiğini biliyorum

bunun haricinde bir bilgim yoktur.

 

 

 

 

Kıvam Öğrenci Yurdu ve Aytat Yemek İşletmesi ile ilgili Ali İşisağ

yukarıdaki sözleri söylerken, eşi Nurbanu İşisağ ise gerçekleri söyledi;

 

‘...Kıvam Erkek Öğrenci yurdu ve Ayyıldız isimli şirkete ait Aytat Yemek şirketi

eşimin üzerine olmasına rağmen bize ait değildir. Cemaatindir. Bu şirketleri eşim

üzerine alırken herhangi bir sermaye koymadı. Sadece resmiyette eşim sahibi olarak

görünmüştür. Eşimin bu şirketleri üzerine almasını kimin yaptığını bilmiyorum.

Cemaat hocaları tarafından yaptırıldığını düşünüyorum. Çünkü cemaat hocaları

tarafından söylenen sözler emir niteliğinde idi. Hocalara mutlak itaat vardır.’

 

 

Ali İşisağı yalanlayanlardan birisi de aynı

soruşturma kapsamında ifadesi alınan S. Ü. bakın neler

demekte bu şirketler ile ilgili olarak;

 

‘Bu işlemlerin karşılığında kimseye çek senet ve para vermedim.

Sadece aramızda sözleşme yaptık. Samimi itirafta bulunuyorum,

bu yapılan işlemler hileli işlemlerdir. Bu işlemi yaptığım

için o tarihten beri vicdan azabı içerisindeyim.’

Editör: TE Bilisim