Dün sabahın erken saatlerinde Ankara’dan bir dostumla konuştum.

Külliyede her birimin kendi alanıyla ilgili gece gündüz çalışma yaptığını söyledikten sonra bir hususun altını çizdi;

  • TOKİ’nin yaptığı binaların zarar görmemiş olması önemli.
  • Yeni yapılacak binalarda bu husus göz önüne alınacak.
  • Bazılarının tahmin ve hayal dahi edemedikleri bir biçimde yeni binalar devlet-millet işbirliği ile hızlıca yapılacak.

 

Burada önemli bir ayrıntıdan bahsetti dostum...

  • Yeni yapılacak binalar ve yerleşim alanlarında fay hattının geçtiği yerlerde yapılaşmanın olmamasına önem verilecek.

*

*

*

*

*

YAPI DENETİM FİRMALARI...

Türkiye yıllar önce önemli bir adım attı.

Önceki depremlerden sonra atılmıştı bu adım.

Yapı Denetimi lafla ve kağıt üzerinde olmayacaktı...

Yapılacak binaların Belediyeler haricinde de bir farklı birim tarafından kontrolünün yapılmasına yönelikti bu atılan adım.

Yapı Denetim Firmalarına yetki verildi.

Her önüne gelen firmaya yetki verilmedi elbette...

İnce elendi sık dokunuldu bu konuda.

Belediye inşaat ruhsatını vermeden önce Yapı Denetim Firması ile anlaşma yapılmasını şart koştu.

Bu firmanın ücretinin de peşin verilmesi şartlardan bir diğeriydi.

Parasını peşin aldı Yapı Denetim Firmaları.

Görevleri...

En baştan itibaren o inşaatın yapımını denetlemekti.

İyi parada alıyorlardı.

Yüksek bir rakam.

Hak edene helal olsun...

 

Fakat...

Bazı firmalar faturasını kesti, parasını kasasına koydu iş denetlemeye gelince...

Baştan savdı.

Mesela...

İnşaatın betonu dökülürken tüm işlem sürecinde orada durmadı.

Ne yaptı müteahhit?

Yapı denetim firmasının elemanı gidince beton dökülürken bastı hortumla suyu.

Beton hızlıca aktı kalıpların arasına.

İşçilikten tasarruf etti aklınca o hırsız müteahhit.

Sonuç...

O inşaatın her yerinde aynı kalitede beton oluşmuyor.

 

Başta Belediyeler olmak üzere...

Tüm ilgili kurum ve kuruluşlar bu Yapı Denetim Firmalarının işlerini doğru dürüst yapıp yapmadıklarını kontrol etmelidir.

*

*

*

*