Bazı kitaplar vardır ki bir şehri bir ülkeyi bazen bir mahalleyi gitmeden gezdirir

Bazı yerler vardır asırlardır keşfedilmemiş bulunmak ister…

Bazı mekanlar vardır ki atmosferi milyonlarca yıl ötede de olsa asırlardır oraya aitmişsiniz gibi hissettirir.

Meslek uğruna sokaklarını, ilçelerini adım adım arşınladığım

3 yıla yakın süredir de burada bulunduğum,

Birçok medeniyete de ev sahipliği yapmış taşı toprağı tarih kokan

#GizemliŞehirAfyonkarahisar…

İşte bugün ki yazımda da tam da öyle bir mekana yolculuk edeceğiz.

Tarihi, medeniyeti ve kadim şehrimiz Afyonkarahisar’ın güzel ilçelerinden İhsaniye’ye yolculuk edeceğiz…

Elbette ki ilk durağımız termal ve şifa suları ile ünlü Gazlıgöl Beldesi oldu.

Gazlıgöl beldesine ilk girdiğinizde sizi Kızılay Maden Suyu şişesi objesi karşılayacak…

Gerek oteller gerekse konaklama tesisleri neredeyse yılın 12 ayı boyunca hem yerli hem de yabancı misafirlerini ağırlıyor…

Biraz kent merkezinde dolaştıktan sonra Gazlığöl beldesini vatandaşlara sorduk…

Gazlığöl beldesi bir efsaneye göre;

“Uzun yıllar çocuk sahibi olmayan Kral Midas nihayet dünyalar güzeli bir kız çocuğa sahip olmuş ve kızına ‘güzel, boylu’ manasına gelen Suna ismini vermiş. Yıllar geçmiş, kralın kızı genç bir kız olduğunda amansız bir hastalığa yakalanarak vücudunda yaralar oluşmuş. Bu yaraları hiçbir hekim iyileştirememiş. Bir türlü iyileşmeyen yaraların acısına dayanamayan güzel kız yollara düşmüş ve dere tepe dolaşmaya başlamış. Kral, kızına göz kulak olmaları için peşinden gözcüler yollamış. Genç kız dolaşa dolaşa kralın toprakları arasında yer alan Gazlıgöl civarına gelmiş. Çok susayan genç kız, şu an Gazlıgöl kaplıcasının bulunduğu alanda yeşilliklerle çevrili bir su görmüş ve sudan kana kana içmiş. Suyun değdiği yerlerde bir rahatlama yaşayan genç kız suya atlamış ve ağrıları hafiflemiş. Sudan çıktıktan sonra yeşilliklerde derin bir uykuya dalmış ve uyanınca yaralarının kurumaya başladığını görmüş. Suyun yanında bir hafta geçirmiş ve bir hafta sonunda yaraları tamamen iyileşmiş. Suyun aksinde eski güzelliğine kavuşan Suna çok sevinmiş. Suna’nın yaralarının iyileştiğini gören gözcüler kızın yanına gelmiş ve birlikte saraya dönmüşler. Kızı için gece gündüz yas tutan kral, kızının ülkesinde çıkan sıcak sular sayesinde iyileştiğini duyunca hemen oraya gelen geçen dertlilere şifa dağıtması için bir hamam yapılmasını emretmiş. Bu efsane ile, Gazligöl’de yaptırılan bu kaplıcanın Frigyalılar zamanından beri insanlara şifa dağıttığı sanılmaktadır.”

Bu efsaneyi Gazlıgöl beldesinde kime sorarsanız aynı cevabı alırsınız…

İkinci durağımız ise İhsaniye İlçesinde bulunan Kütahya, Afyonkarahisar, Eskişehir üçgeninde, yer alan ‘‘phrygia Epiktetus’ ’(Küçük Frigya) dağlık yerleşimi olarak tanımlanan bölge, yani  ‘‘Frig Vadisi’’ne uzandık.

FRİGYA TARİHİ

Hititlilerin Milattan Önce (M.Ö) 1700’lü yıllardan başlayarak 500 yıl süren egemenliğinin ardından M.Ö 1200 yıllarında parçalandıkları sırada Anadolu’da Frig denilen bir kavim göçü başlamış. M.Ö 750 yıllarında Frigler siyasal üstünlük elde etmiş. Efsanevi kralları Midas döneminde de çok güçlü bir devlet konumuna gelmişler.

FRİGYA…

Kütahya’nın doğusunda eski bir yanardağ olan Türkmen Dağı'nın tüfleriyle örtülü olan Frig yaylaları; M.Ö. 900-600 yılları arasında Frigler tarafından iskan edilmiştir.

Volkan tüfünün kolay işlenebilir bir kayaç olması Friglerin bunları oyma ve yontma yoluyla çeşitli amaçlarla kullanmalarını sağlamıştır. O dönemden ana tanrıça Kybele’ ye adanmış açık hava tapınakları, sunaklar ve kaya mezarları ile savunma ve barınma amaçlı pek çok yapı günümüze ulaşmıştır.

 Daha sonra Roma ve Bizanslıların da yerleştiği bölgedeki kilise ve şapellerde, kök boyalı haçlar, meander motifleri, yazı ve fresk izleri hala seçilebilmektedir. Frigler ve Bizanslar tarafından kayalar oyularak yapılan, ‘‘Deliktaş Kalesi’’ ve ‘‘Penteser Kalesi’’ denilen doğal kaleler yer almaktadır.

Frigler; Hitit, Urartu, Asur ve Eski Ege uygarlıklarından etkilenmiştir. M.Ö 695 yılında kendileri gibi göçmen Kimmer boyları tarafından yakılıp yıkıldıklarında Midas’ın öküz kanı içerek intihar ettiği sanılıyor. Beylikler hâlinde 300 yıl kadar egemenliklerini devam ettiren Frigler, Büyük İskender’in Anadolu’yu istilası ile tarihten silinmiştir. Bölge Kapadokya’yı andıran doğal kaya yapısının yanı sıra  yüz-ölçümü yaklaşık 5 kilometrekare derinliği ise yer yer 3 metrenin üzerine çıkan Emre Gölü   toprakla suyun muazzam buluşmasından doğmuş ilgi çekici bakir bir bölgedir.

GELELİM AYAZİNİ’NE

AYAZİNİ…
Afyonkarahisar, Eskişehir, Kütahya üçgeni arasında tarihi bir hazine.
3 bin yıl önce Frigyalılar'ın yaşadığı coğrafya.
Kayalara oyulmuş evler... Mezarlar... Mağaralar... Anıtlar.
Ayazini... İşte bu vadinin ortasında bir köy.
Daha doğrusu düne kadar, "köy" idi.
Şimdi... Köy demeye bin şahit lazım.

Geçmişte Frigler kurdu

Bugün, Küllerinden yeniden doğdu
Afyonkarahisar'ın İhsaniye ilçesine bağlı.
İl merkezine 33, ilçeye ise 16 kilometre uzaklıkta yer alıyor Frigya

Tarım... Hayvancılık... Haşhaş tarlaları... Sebze... Meyve... Üretimiyle uğraşmaktaydı halk

29 Aralık 1998 tarihinde belediye statüsü kazandı Ayazini…

Ancak yeterli istihdam gücüne ulaşamayan belde halkı çevre illere göç etti

Hal böyle olunca da Ayazini küme düştü

2013 yılında nüfusunun 2 bin kişinin altına düşmesiyle de köy statüsüne geri döndü.
Yıl 2021…

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, köyü gezdi; 

"Ayazini ayağa kalkacak... Turizm merkezi olacak" dedi.
Dönemin Valisi Gökmen Çiçek, kolları sıvadı.

Gecesi gündüzü Ayazini olan Afyonkarahisar’ın eski, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek’e destek gecikmedi.

ELLERİNİ TAŞIN ALTINA KOYDULAR

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy... Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Afyonkarahisar Milletvekilleri Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Ali Özkaya, İbrahim Yurdunuseven, Mehmet Taytak ve Burcu Köksal, Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, ve Vali Yardımcıları Dr. Mehmet Boztepe, Mehmet Keklik, Nurullah Kaya ve Ömer Tekeş elini taşın altına koydu.

Vali Çiçek’i bu yolda yalnız bırakmayarak her türlü desteği verdiler.
Sessiz bir köy olan Ayazini

Önce iş makineleriyle sonra gezgin turistlerin ziyaretiyle canlandı.

Bugün yatırımlarla turizme kazandırılan Ayazini tarihinin altın çağını yaşıyor.

Ayazini'ye yakın, Gazlıgöl, Kayıhan, Yaylabağı ve Döğer elbette buralarda pastadan payını aldı.

Döğer

Bitişiği göl... 

Emre Gölü.

Dünyada tek Frig Kayığı ''Kral Midas'' Emre Gölü'ne indirildi.

Çalışmalar bununla da sınırlı kalmadı…

Balon Turizmi hayata geçirildi.

Ziyaretçilerini sıcak hava balonlarıyla rengarenk karşılayan Ayazini

Kapadokya’yı aratmadı.

***

PEKİ, FRİGYA’DA SİZİ NELER BEKLİYOR?

Emre Gölü

Çaltepe Sosyal Tesisleri

Emre Gölü ve Emre Baba Tekkesi

Peri Bacaları

Ayazini Kilisesi (Oyma Kilise)

Aslantaş

Yılantaş

Maltaş

Avdalaz Kalesi

Avdalaz Kaya Yerleşimi

Yazılı Şapel

Frigya – Antik Yol

İhsaniye İlçesinde böylesine güzel bir yolculuğu burada noktalarken bir sonraki yazımda Afyonkarahisar’ın tarihini, lezzetini anlatmaya ve yazmaya devam edeceğiz….

Saygılarımla…