Röportajın ince detaylarına geçmeden önce okul 600 kişilik kapasitesiyle dikkatimizi celp ediyor. İlk girdiğiniz andan itibaren titiz ve sürekli bir çalışma ürünü olarak temizlik ön planda tutuluyor. Okulda 4 kişilik bir hizmetli personel kadrosu bulunuyor olması temizliğin ve düzenin işin ehli kişilere emanet olduğunun kanıtı…
TEK DERDİMİZ GERİDE HOŞ BİR SADA
Röportajımızın en can alıcı ve bilgilendirmeye yönelik kısmını Okul Müdürü Nuri Altaş aktardı.
Maver Kemal Arsoy’un ilk ve ortaokullara yönelik eğitim verdiğini ifade eden Eğitimci Altaş okulda 13 farklı dalda sportif faaliyetlerin sürdürüldüğünü belirtti. Eğitimci Altaş ayrıca konuyla ilişkin olarak “Eğitim ve öğretim faaliyetlerinin yanında aynı zamanda kültürel ve sanatsal faaliyetlerimize de ağırlık vermekteyiz. Birinci dönem öğretmenlerimizin, antrenörlerimizin desteği ile okulumuz, 38 madalya 4 kupa kazanmıştır. Aynı oranda çalışmalarımız devam ediyor. Eğitim faaliyetlerimiz öğrencilerimizin LGS, liseye geçiş sınavı için hazırlıklarımız devam ediyor. İnşallah en kısa zamanda da güzel başarılar, dereceler elde edeceğimizi düşünüyorum. Kültür-Sanat faaliyetlerimizde ağırlığımız devam ediyor, çalışmalarımız devam ediyor” diyerek okulda yapılan faaliyetler hakkında bilgi aktardı.
Çocuk psikolojisi ve eğitimin içsel detayları hakkında da son derece donanımlı olduğu görülen Okul Müdürü Altaş’ın, insanların sekiz zeka türüyle dünyaya geldiklerini ve bunların birbirinden farklı olabileceğinin farkında olunması gerektiğini belirtti. “Her birey sekiz zeka türü ile dünyaya geliyorlar. Kimi insanlar, görsel zeka, kimi insanlar sözel zeka, kimi insanlar matematiksel zekası baskın olarak dünyaya gelmektedir. Öğretim ayında genelde sözel ve sayısal zekaya ağırlık verilmektedir. Bizde şunu diyoruz peki bir çocuk görsel zekayla, fiziksel zekayla daha baskın dünyaya geldiyse bu çocukları kaybedecek miyiz diyoruz. Kaybetmeyelim. Afyonumuzda neden ünlü sporcular yetişmesin diyoruz, bu yönde çalışmalarımız devam ediyor. Hem eğitim öğretim, hem sportif hem de sanatsal olarak çalışmalarımıza devam etmekteyiz” diyerek ileride gelecek nesillere hoş bir seda bırakmanın gayretinde olduklarını ifade etti.
Okul Müdürü Altaş Haziran ayının ilk haftasında merkezde yer alan alış veriş merkezinde bir sergi gerçekleştireceklerini ifade ederek tüm Afyonkarahisarlı vatandaşları davet etti. Okul Müdürü Altaş “Altı Haziran’da Park Afyon’da gerçekleştireceğimiz resim sergisine, tabi bu resim sergisi sıradan bir resim sergisi olmayacak öğrencilerimiz canlı performanslarını da sergide misafirlerimize gösterecek bütün sevenlerimizi sergimizin açılışına bekliyoruz” dedi.
BİLGİSAYAR BAŞINDA OLMALARINI İSTEMİYORUZ…
Maver Kemal Ersoy Ortaokulu Müdür yardımcısı Murat Emirik, okulda sportif ve sanatsal faaliyetlere önem verdiklerini vurgulayarak amaçlarının öğrencileri bilgisayar başından kaldırmak olduğunu dile getirdi. Müdür Yardımcısı Emirik “Okulumuzda bir senedir sportif ve sanatsal faaliyetlerde bulunuyoruz. Amacımız öğrencilerimizi bilgisayar başından kaldırmak. Sokağa ve aktivitelere dökebilmek. Bunun için spor alanında 15 farklı branşta çeşitli müsabakalara katılıyoruz. Bunun yanında resim atölyesinde resim çalışmalarımız, teknoloji tasarım atölyesinde teknoloji tasarım çalışmalarımız, müzik atölyelerinde hem gitar hem bağlama olmak üzere iki farklı kursumuz devam ediyor. Dediğimiz gibi amacımız tamamen çocukları ekran başından kaldırıp faaliyetlere sokabilmek, hareketin içerisine sokabilmek” dedi. Motivasyon amaçlı olarak farklı bir slogan geliştirdiklerini dile getiren Eğitimci Emirik “Biliyoruz çok oluyoruz ama çok olmayı seviyoruz” diyerek 6 Haziranda yapılması planlanan sergiye tüm Afyonkarahisar ve çevre illerdeki vatandaşları davet etti.
TIPKI BİR KONSERVATUAR EDASIYLA
Özel izinle Odak ekibi olarak misafir olduğumuz Maver Kemal Arsoy Okulu’nda toplam 24 derslik ve 42 öğretmen bulunduğunu öğrendik. Öğretmen kadrosunun yaş ortalamasına bakıldığında tecrübe ve dinamizm adına güzel bir sentez yakalandığı dikkatlerden kaçmadı.
Okulda pek çok faaliyet yapılsa da en fazla göze çarpan görsel ve işitsel sanatlar oluyor. İşitsel sanatlarda bağlama ve gitar için bile ayrı sınıflar olması okul yönetiminin bu işi yapmak için yapmadıklarını şeklinde kaydediliyor. Maver Kemal Ersoy Ortaokulu Müzik öğretmeni Nihat Vardar’ın işitsel faaliyetlerle ilgili soruya yanıtında kitap ortası bir söz dikkatlerden kaçmadı. “İnsanlar doğada kültür öğreten tek varlıktır. Kültür üretmenin ön koşulu da alet kullanmaktır” diyerek işitsel faaliyetlerde notadan önce çocuklara bu bilinci aşıladıklarını ifade etti. Eğitimci Vardar amaçlarının kültür üretiminin ardından okulda yetenekli çocukları bularak onları doğru yönlendirmek olduğunun altını çizdi. Eğitimci Vardar “Bu çocukları bulup bunları bir şekilde Güzel Sanatlar Liselerine hazırlamak, Üniversitenin konservatuar bölümüne bu çocukları bir şekilde sokmak bizim en büyük hedefimiz olarak şuan karşımıza çıkıyor. Öğrencilerimizden çok yetenekli çocuklar var en önemli hedefimiz budur” dedi.
Genel anlamda sportif faaliyetlerde adından sıkça söz ettiren Maver Kemal Arsoy Okulunun sadece fiziki değil ruhsal kısmında da ön plana çıkmak istediklerini belirten Eğitimci Vardar “Okulumuz sportif açıdan çok kıymetli bir okul, okulumuzda bu tip çalışmalar çok fazla sayıda yapılmaktadır. Bizde bunun biraz daha ruhsal bölümüne değinmek istedik. Özellikle bağlama ve gitar kursu açmamızın nedeni buydu. ParkAfyon’da okulumuzun bir etkinliği olacak herkesi bekliyoruz” diyerek imkanları oluşturmak noktasında okul yönetiminin çok büyük emekleri olduğunu vurgulayarak onlara teşekkür etmeyi ihmal etmediği dikkatlerden kaçmadı.
İşitsel sanatların gitar alanında öğretici olarak çocuklara gitar öğreten Eğitmen Mevlüt Gülen, ise Afyon Kocatepe Üniversitesi mezunu olduğunu ve Eğitimci Nihar Vardar ile birlikte bu kurs olayı üzerine uzun uzun düşündüklerini dile getirdi. Eğitmen Gülen “Nihat hocamla birlikte bir kurs düşündük. Sağ olsun okul müdürümüzde bize bu konuda çok destek oldu. Nasip oldu açtık. Aramızdaki yetenekli çocukları keşfedelim dedik. Ve gerçekten biz sayıyı bun kadar beklemiyorduk aslında. Aramızda çok öğrencilerimiz var bu konuda müziğe yatkın olan. Kulağı çok iyi olan var. Mesela ben ders işlerken bazı öğrencilerim ben söylemeden çalıyorlar” diyerek hedeflerinin konservatuara öğrenci yetiştirmek olduğunu söyledi.
BURASI YOKSA PICASSO ÜRETİM MERKEZİ Mİ?
Alanında uzman bir görsel sanatlar öğretmeni olan Eğitimci İlknur Güven ve öğrencilerinin 6 Haziranda yapılması planlanan sergi için yoğun bir tempo ile çalıştıkları öğrenildi. Görevlendirme ile Maver Kemal Arsoy’da görev aldığını belirten Eğitimci Güven isim ya da lokasyon gözetmeksizin her okulu kendi okulu bilerek faaliyetlerini sürdürdüğü öğrenildi. Eğitimci Güven “Öğrencilerimle her yıl mümkün olduğunca sergi açmaya çalışıyorum. Sağ olsun müdürüm sayesinde de bunları açıyoruz şimdi öğrencilerim sergi için hazırlık yapıyor artık dönem sonuna yaklaştık güzel bir sergi hazırlıyoruz, kara kalem çalışmalarımız, filografi çalışmalarımız, soyut çalışmalarımız ve bunlar üzerine onlar devam ediyorlar. Ben öğrencilerimle çalışmaktan çok çok memnunum bunu yanı sıra farklı sanatlar öğrenip örneğin, filografiyi öğrendikten sonra öğrencilerime aktardım yeni bir etkinlik olarak kaligrafi üzerine çalışıyorum inşallah seneye yine bi etkinlik olursa kaligrafi üzerine bir sergi düşünüyoruz” diyerek sergi için son derece heyecanlı olduklarını vurguladı. Yaklaşık 100 parça eserden oluşacak serginin kapsamını olabildiğince geniş tuttuklarını belirtti.
GELECEĞİN EİNSTEİN’LARI da BURADA!
Görsel ve işitsel faaliyetlerin dışında teknoloji derslerine de ağırlık verilen Maver Kemal Arsoy Okulunda alanında faaliyet yürüten Eğitimci Davut Işık iki temel hedeflerinin olduğunun altını çizdi. Eğitimci Işık bu iki hedefe istinaden “Teknoloji tasarım dersinin iki temel hedefi var bizim için bunlardan ilki, hayat boyu öğrenen, öğrendiği bilgileri hayat boyu uygulaya bilen bireyler yetiştirmek. Bir diğeri de teknoloji tasarım süreçlerini uygulaya bilen, yönete bilen yorumlaya bilen bireyler yetiştirmektir. Biz burada problem çözme becerilerini geliştire bilen, iletişim becerilerini güçlendiren yorum yapabilen geleceğe hazırlayan eleştirebilen ve yönetebilen bireyler hedefliyoruz” dedi. Kısaca çalışma alanlarından da bahseden Eğitimci Işık çalışmalarında mühendislik tasarımı, mimari tasarımı, yenilenebilir enerji kaynakları, kapak tasarımları, mizanpaj ilkeleri ve diğer teknoloji tasarım sürecinin içerisindeki dalları alan olarak belirlediklerini ifade etti. Eğitimci Işık son olarak “Öğrencilerimize süreç içerisinde kazandırıyoruz. Burada geri dönüşüm ürünlerinden tutunda mühendislik tasarımına varana kadar birçok ürünü öğrencilerimiz sınıfta okul ortamında yapabiliyorlar” diyerek yapılabilirliğin önemli olduğunun altını çizdi.
