Üretim süreci iç sularda başlayan Türk somonu, belirli bir büyüklüğe ulaştıktan sonra Karadeniz’deki kafeslerde yetiştiriliyor. Yaklaşık 8–10 ay süren bu süreçte balıklar, uluslararası standartlara uygun şekilde büyütülüyor ve işlenerek ihracata hazır hâle getiriliyor. Üretim kapasitesi her geçen gün artan Türk somonu; Rusya, Vietnam ve Belarus başta olmak üzere çok sayıda ülkeye ihraç ediliyor. Son yıllarda yapılan yatırımlar, işleme tesislerinin artması ve pazarlama faaliyetleri sayesinde Türk somonunun dünya pazarlarındaki bilinirliği de yükseliyor. Sektör temsilcileri, ihracatta katma değeri artırmaya yönelik çalışmalarını sürdürürken, yeni pazarlara açılma hedefi doğrultusunda uluslararası fuarlar ve ticari temaslara da ağırlık veriyor.
“TÜM ÇİFTLİKLERDE YENİ ÜRETİM SÜRECİ BAŞLADI”
Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) Su Ürünleri Sektör Komitesi Başkan Yardımcısı İlker Yıldırım, Türk somonunun son yıllarda bölge ve ülke ekonomisi açısından öneminin giderek arttığını söyledi.
Bu ay içerisinde 2026 yılı somon adaylarının deniz kafeslerine bırakıldığını belirten Yıldırım, “Hedefimiz yılı 500 milyon doların üzerinde kapatmak, ancak mevcut somon ihracatını en az 2–3 yıl içerisinde milyar dolara çıkarmak istiyoruz. Bu konuda bakanlığımız ve Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliğimiz çok ciddi emekler sarf ediyor,” dedi. Türk somonunun katma değeri yüksek bir ihraç ürünü olduğuna dikkat çeken Yıldırım, ihracat açısından gelecekten umutlu olduklarını ifade etti.
“MEVCUT İHRACATI İKİYE KATLAMAYI HEDEFLİYORUZ”
Türk somonunun ihracat potansiyelini artırmak için yoğun şekilde çalıştıklarını dile getiren Yıldırım, dünya genelinde düzenlenen su ürünleri fuarlarında bölge ve ülke olarak aktif biçimde yer aldıklarını aktardı.
Hedef pazarlarda özellikle Çin’e yoğunlaştıklarını belirten Yıldırım, şu ifadeleri kullandı: “Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği olarak yaklaşık 3–4 yıldır Çin’e düzenli ziyaretler gerçekleştiriyoruz. Bu pazardan oldukça ümitliyiz. 2–3 yıl içerisinde mevcut ihracatımızı ikiye katlamayı hedefliyoruz. Sonrasında hedefimiz daha da yüksek. Katma değerli ürünlerle özellikle Avrupa, ayrıca Amerika ve Kanada pazarlarında daha güçlü olmak istiyoruz.” Yıldırım, bu hedefler doğrultusunda çok sayıda projeyi hayata geçirdiklerini belirterek, en büyük pazar payının her dönem olduğu gibi Rusya’ya ait olduğunu da sözlerine ekledi.