Hukuk Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen Afyonkarahisar Denetimli Serbestlik Müdürü Mahmut Kıran, Sosyolog Ergün Tetik ve Sosyolog Pınar Poyraz Karadede’nin konuşmacı olarak seminere; Dekan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Hasibe Sena Akkışla ile akademik personel ve öğrenciler katıldı.
“YENİ YAŞAM BAHÇESİ: BAĞIMLILIKTAN ÖZGÜRLÜĞE” PROJESİ
Seminerin açılış konuşmasını yapan Afyonkarahisar Denetimli Serbestlik Müdürü Mahmut Kıran, denetimli serbestliğin haklarında adli merciler tarafından karar verilen şüpheli, sanık ve hükümlülerin kendilerine yüklenen yükümlülükler çerçevesinde cezalarının infaz edilmesini sağlayan bir sistem olduğunu ifade etti. Kıran, “Denetimli serbestlikte asıl olan; cezanın toplum içerisinde infazı, davranış değişikliği yaratma süreci, suç tekrarının önlenmesi, takip, rehabilitasyon ve topluma entegrasyondur” dedi.
Denetimli serbestlik kapsamında Afyonkarahisar’da yürütülen projeler hakkında bilgi veren Kıran, “Afyonkarahisar’da yürüttüğümüz ‘Yeni Yaşam Bahçesi: Bağımlılıktan Özgürlüğe’ adlı bir projemiz var. Bu proje Türkiye’de ilk olarak İstanbul’da uygulandı. Üniversite öğrencilerini de bu projeye katılmaya davet ediyoruz. Proje kapsamında eğitim binası, sera (gül, lavanta, üzüm yetiştiriciliği) ve serbest tarım alanları oluşturarak kişilerin bitkilerle uğraşarak terapi edilmelerini planlıyoruz” diye konuştu.
“TEMEL HEDEF, ÇOCUKLARIN TOPLUMA KAZANDIRILMASIDIR”
Sosyolog Ergün Tetik ise denetimli serbestlikte cezaevinden tahliye edilen hükümlülerin değerlendirilmesi sürecinde Araştırma Değerlendirme Formu’nu (ARDEF) kullandıklarını belirtti. Tetik, “Bu formda yükümlünün cezaevine girme nedeni, suç geçmişi, adli sicil kaydı, nüfus ve meslek bilgileri, öfke kontrol durumu, madde kullanımı gibi sorular yer alır. Bu sorular neticesinde kişinin risk durumu belirlenir” dedi. Türkiye’de UNICEF ile yürütülen “Denetimli Serbestlik Gençlik Programı” olduğunu kaydeden Tetik, “Temel hedef, çocukların suça bulaşmadan ve cezaevine girmeden topluma kazandırılmasıdır. Ancak çocuk dosyalarında ARDEF uygulanmaz; çocuk hakkında açılan davalar ve suç geçmişi incelenerek veri oluşturulur. Çocuklarla yetişkinlerin suç ortamında bir arada bulunmasını istemiyoruz; bu nedenle çocuklar için ayrı girişler ve ayrı bekleme alanları mevcuttur” diye konuştu.
Sosyolog Pınar Poyraz Karadede ise Eğitim İyileştirme Servisi olarak suçun tekrarının önlenmesi ve bireye umut, topluma güven mottosuyla hareket etmeyi amaçladıklarını söyledi. Karadede, “Cezanın yanında rehabilitasyon ve iyileştirme sürecini de kapsayan, sosyolojik ve psikolojik yaklaşımları içeren bir süreç yürütüyoruz. Biz sahada meslek elemanları (psikolog, sosyolog, öğretmen, sosyal çalışmacı) olarak bu iş ve işlemleri yürütüyoruz” şeklinde konuştu. Seminer, soru cevap bölümünün ardından sona erdi.





