Konuşmasında uluslararası sessizliği eleştiren Yılmaz, şunları söyledi: “İnsanlığın adalete olan güveni büyük bir darbe alıyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak başından bu yana mazlum Filistin halkının yanında, adaletten yana net bir pozisyon belirlemiş durumdayız. Bir takım güçlü ülkeler yaşananlara seyirci kalsa da insanlık ittifakının eninde sonunda galip geleceğine inanıyoruz.”
Yılmaz, bazı ülkelerin farklı coğrafyalara “adalet dersi” verdiğini ancak Gazze’de yaşananlar karşısında suskun kaldığını, bunun da ibretlik olduğunu ifade etti.
“HAKARET VE BASKIYA KİMSENİN HAKKI YOK”
Adalet sistemine yönelik eleştirilerin demokratik zeminde olabileceğini vurgulayan Yılmaz, yargıya yönelik saldırılara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı: “Hiçbir kişi ve kurumun yargı mensuplarına hakaret etme, adalet kurumuna güveni zedeleme ve bağımsız yargıyı baskı altına alma hakkı yoktur. Millet adına karar veren yargının vakarını muhafaza etmek, bizim için vazgeçilmez bir sorumluluktur.”
YENİ SİVİL ANAYASA VURGUSU
Konuşmasında Türkiye Yüzyılı hedeflerine de değinen Yılmaz, demokratik bir anayasanın gerekliliğini vurguladı: “Aziz milletimizin bizden beklentisi, darbe etkisinden arındırılmış, demokratik ve sivil bir anayasadır. Bu beklentiyi, millet iradesinin tecelligâhı olan Gazi Meclisimizde tüm partilerin katkısıyla karşılamayı temenni ediyoruz.”
Türkiye’nin demokratik olgunluğa ulaştığını kaydeden Yılmaz, yeni anayasanın geniş bir mutabakatla hayata geçirileceğini ve bunun ülkenin “Vesayet zincirlerinden tamamen kurtulması” için tarihi bir adım olacağını söyledi.
