Sezgin ailesinin ellerinden çıkan bu mekân, anne eli değmiş gibi doğal, katkısız ve samimi lezzetleriyle kısa sürede dilden dile yayıldı.
“Bir tas çorbanın hatırı kırk yıl sürer” anlayışıyla doğan Çorbacım’da misafirler müşteri değil, evin başköşesine oturtulmuş dostlar gibi ağırlanıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla kaynamaya başlayan tencereler, kimi zaman sabah namazından çıkan cemaat için şifa oluyor, kimi zaman yoldan geçen yolcunun yorgunluğunu alıyor, kimi zaman da hüzünlü kalplere teselli sunuyor.
İMZA LEZZET: PAŞA ÇORBASI
Afyon’un meşhur tandırı, işkembesi ve paçasının birleşiminden doğan Paşa Çorbası, Çorbacım’ın imza lezzeti olarak öne çıkıyor. İçinde tandırın eşsiz aroması, işkembenin doyuruculuğu ve paçanın şifası var. İlk defa gelen de müdavim olan da bu özel çorbada karar kılıyor.
Sezgin ailesinin en büyük sürprizlerinden biri de Edirne tava ciğerini Afyonlularla buluşturması oldu. Yüzlerce kilometre yol yapmaya gerek kalmadan, aynı lezzeti ve aynı sunumu Afyon’da bulmak artık mümkün. İncecik doğranmış, çıtır çıtır kızarmış ciğer; yanında özel sosları ve taze garnitürleriyle Afyonlu misafirlerini bekliyor.
AİLE RUHU, GELENEKSEL DOKUNUŞ
Çorbacım’ın farkı, tamamen bir aile işletmesi olması. Her bir bireyin farklı görev üstlendiği bu mekânda tek amaç, unutulmaya yüz tutmuş geleneksel lezzetleri yeniden gün yüzüne çıkarmak. Katkı maddesi yok, kimyasal yok; sadece anne elinden çıkan lezzetler doğal ve birinci sınıf ürünlerle hazırlanmış yemekler var.
Lezzet: Paşa çorbası ve Edirne tava ciğeri gibi özel tatlarla misafirin damağında unutulmaz iz bırakıyor.
Samimiyet: Gelen müşteri değil, dosttur. Herkese “Hoş geldin” denir, gönlü doyurulur.
Gelenek: Afyon’un köklü çorba kültürüne sahip çıkıp, ona Sezgin ailesinin imzasını katıyor.
ÇORBACIM’IN KAPISI HERKESE AÇIK
Her gün sabah namazından sonra başlayan misafirlik, akşam saat 22.00’ye kadar sürüyor. Özellikle Cuma namazından sonra en yoğun saatlerini yaşayan Çorbacım, şifalı çorbalarıyla Afyon’un buluşma noktası haline gelmiş durumda.
Sezgin ailesi, “Çorbacım sizin evinizin uzantısıdır. Bizde müşteri yok, misafir var. Bir tebessümle kapımızdan giren herkes bizim ailemizden biridir.” diyerek tüm Afyon halkını bu lezzetleri tatmaya davet ediyor.