Türkiye’nin hem içeride hem dışarıda ciddi tehditlerle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Uysal, hükümetin politikalarını sert sözlerle eleştirdi. Türkiye’nin içinden geçtiği dönemi “travmatik” olarak niteleyen Uysal, "Siyasi iktidar, milletin değil kendi bekasını önceleyen politikalarla ülkeyi iflasa sürüklüyor" dedi.

“İLK DEFA BU KADAR TRAVMATİK BİR DÖNEM YAŞIYORUZ”

Türk siyasetinin yüksek dozajlı bir gündemle karşı karşıya olduğunu ifade eden Uysal, “Ülkenin dört bir yanında ekonomik politikalar nedeniyle sanayicisinden çiftçisine, emeklisinden dar gelirliye herkes ciddi refah kaybı yaşıyor” dedi.

Gültekin Uysal: Türkiye Deprem Üssüne Doğru İlerliyor
Gültekin Uysal: Türkiye Deprem Üssüne Doğru İlerliyor
İçeriği Görüntüle

“BİR YIKIM SÜRECİ YAŞANIYOR”

Uysal, özellikle Suriye’de yaşanan gelişmelerin bölgeyi istikrarsızlaştırdığını belirterek, “Suriye’deki iktidar boşluğu, yanlış dış politikalar ve ABD desteğiyle PKK’nın özel bir alan inşa ettiğine tanıklık ediyoruz. Bu alan sadece Suriye için değil, Türkiye için de büyük bir tehlike yaratıyor” diye konuştu.

D S C02040

“PKK BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR, MEŞRULAŞTIRILAMAZ”

Konuşmasında terör örgütü PKK’nın son dönemde bazı siyasi aktörler tarafından dolaylı şekilde meşru gösterilmesine de sert çıkan Uysal, “PKK’yı bir halkın temsilcisi gibi sunmak, milyonları terörün manyetik alanına itmekten başka bir şey değildir” dedi. Bu kapsamda bazı siyasi partilerin tutumlarını da eleştiren Uysal, “PKK’yı destekleyen ya da onunla müzakereyi savunan hiçbir siyasi proje meşru değildir” ifadelerini kullandı.

“SİLAH BIRAKTILAR SÖYLEMİYLE ALDATIYORLAR”

PKK’nın sözde silah bırakma süreçlerinin aldatmaca olduğunu savunan Uysal, “Terör örgütleri nihai hedeflerinden vazgeçmez. PKK, silahı bıraksa bile siyasi bölücülükle hedeflerini gerçekleştirmeye çalışıyor. Bu oyuna gelinmemeli” uyarısında bulundu.

“EKONOMİK ÇÖKÜŞÜN ÜZERİ MAKYAJLA KAPATILIYOR”

Ekonomik krizle ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulunan Uysal, “Son 4 yılda uygulanan düşük faiz politikası nedeniyle üretici kaybetti, ihracat düştü. Tekstil sektöründe 300 binden fazla istihdam kaybı yaşandı. Ekonomi adeta buz gibi soğutuldu ama vatandaşın cebi yandı” dedi.

Sahte diplomalar ve liyakatsiz atamalara da değinen Uysal, “Devletin verdiği hiçbir diplomaya, hiçbir belgeye güven kalmadı. Bir yanda gece gündüz çalışıp çocuklarını okutan aileler, diğer yanda torpille köşe başlarını tutanlar… Bu adaletsizlik Türkiye’yi ikiye böldü” ifadelerini kullandı.

Uysal (10)

“DEMOKRASİNİN EN ÖNEMLİ DAYANAĞI SANDIKTIR”

Sandığın itibarsızlaştırılmasına da dikkat çeken Uysal, “27 Mayıs’tan bu yana çeşitli kesintilere uğrasa da Türk demokrasisinin en büyük gücü sandıktır. Ancak bugün, siyasi operasyonlarla muhalefetin elindeki belediyelere müdahaleler yapılarak milletin iradesine gölge düşürülüyor” dedi.

Uysal konuşmasını, “Demokrat Parti olarak 80 yıldır olduğu gibi bugün de çareyi hukukta, demokraside, meşru mücadelede arıyoruz. Türkiye’nin ihtiyacı; çalışan bir hukuk sistemi, kuvvetler ayrılığı ve yeniden tesis edilmiş bir adalet duygusudur” diyerek tamamladı.

Kaynak: BUSE YILDIRIM- GÖKHAN KOCAASLAN