Birçok uygarlığa ev sahipliği yapan Kadıkalesi, sahip olduğu kültürel birikimle adeta açık hava müzesini andırıyor. Arkeolojik kazıların sürdüğü bölge, tarih meraklılarının uğrak noktalarından biri olurken, her geçen yıl daha fazla ziyaretçiyi kendine çekiyor. Aydın İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, bölgenin taşıdığı öneme dikkat çekerek Kadıkalesi’ndeki en eski yerleşim izlerinin M.Ö. 6 binlere, yani Neolitik ve Kalkolitik dönemlere kadar indiğini belirtti.
KADIKALESİ’NİN STRATEJİK ÖNEMİ BİN YILLAR BOYUNCA DEVAM ETTİ
Tarihî alanın, Ege kıyılarındaki en eski yerleşim merkezlerinden biri olduğuna dikkat çeken İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Bizans döneminde bölgenin “Anaia” adıyla stratejik bir savunma üssüne dönüştüğünü hatırlattı. Açıklamada şu değerlendirmelere yer verildi:
“Kadıkalesi, yalnızca etkileyici bir Orta Çağ kalesi manzarası sunmakla kalmaz; aynı zamanda binlerce yıllık geçmişin katmanlarını barındıran eşsiz bir arkeolojik değerdir. İlk yerleşimin M.Ö. 6 binlere kadar dayanıyor olması, burayı Ege kıyılarının en eski yerleşimlerinden biri hâline getirmektedir. Kale, Bizans İmparatorluğu’nun 8. yüzyıldan itibaren Ege’deki akınlara karşı oluşturduğu önemli savunma noktalarından biri olmuştur.”
Açıklamada ayrıca 12. ve 13. yüzyıllarda Anaia’nın Batı Anadolu’nun en stratejik liman kentlerinden biri olduğu, Venedik ve Ceneviz gibi denizci cumhuriyetler için ticaretin merkezi hâline geldiği belirtildi. Özellikle zeytinyağı gibi bölgeye özgü ürünlerin buradan tüm Akdeniz’e dağıtıldığı aktarıldı.





