Anne Bahanur Altunkaya, kızının isteği üzerine lunaparkta çarpışan arabalara bindiklerini ancak beklenmedik bir olayla karşılaştıklarını ifade etti. Yaşananları anlatırken hâlâ olayın şokunu atlatamadığını belirten anne, “Kızımı kucağıma almış, sakin bir şekilde aracı kullanıyordum. Bir anda büyük bir gürültü koptu. Ne olduğunu anlamaya çalışırken, demir bir parçanın kızımın yüzünün önünden sıyrılarak önümüze düştüğünü fark ettim,” dedi.
Olay sonrası hemen cep telefonuyla görüntü almak isteyen Altunkaya, görevlinin parçayı elinden almaya çalıştığını ve kendisini suçladığını belirtti. Görevlinin, “Bu sizin hatanız, sürekli döndürüyordunuz, o yüzden düştü.” şeklindeki sözlerine tepki gösteren anne, “Bu bir çarpışan araba. Zaten amacı çarpışmak. Ancak ben çocuğum çok küçük olduğu için dikkatli ve sakin kullanıyordum. Video kayıtlarında da bu açıkça görülüyor.” ifadelerini kullandı.
Altunkaya, kızını daha önce lunaparktaki tren oyuncağa bindirdiğinde de raylardan çıkan kıvılcımların kendisini tedirgin ettiğini ve treni durdurmalarını istediğini söyledi. Çarpışan araba olayında ise çok daha ciddi bir tehlike yaşadıklarını dile getirerek, “Eğer kızım biraz daha büyük olsaydı, hareket alanı olmayacağı için o demir direkt kafasına çarpacaktı. Şans eseri küçük olduğu için kendini geri çekebildi.” dedi.
Olay sonrası belediyeye şikâyette bulunan anne Altunkaya, gelen geri bildirimin sadece ilgili birimlere uyarıda bulunulduğu yönünde olduğunu belirtti. Tepkisini dile getiren anne, “Kızımın kafasına o demir gelseydi, sadece ikazla mı geçiştirilecekti? Bu ihmalkârlık nasıl görmezden gelinebilir?” diye konuştu. Olayın küçük kahramanı Ela Altunkaya ise yaşadığı korkuyu “Çok korktum, bir daha asla çarpışan arabaya binmem.” sözleriyle ifade etti.
