Özgür Özel.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı.
CHP’nin konumu...
Ana Muhalefet Partisi.
Genel Başkanda Ana Muhalefetin Başkanı...
Geçtiğimiz günlerde bir söz söylemişti.
‘İçeride eleştirimizi yaparız ama dışarıda Türkiye Cumhuriyetini zorda bırakacak bir sözümüz, eylemimiz olmaz’ mealinde konuşmuştu.
Daha o sözlerin mürekkebi kurumadan sözünü yine yedi Ana Muhalefetin Lideri.
Lider bir partinin aynasıdır.
Halk lidere bakar, oyunu öyle verir.
Tanıdığım, bildiğim CHP’lilere bakıyorum.
Hemen hepsi sözünün eri, ağızlarından çıkan sözle bağlılar.
Ama gelin görün ki bu Özgür Özel, ağzından çıkanın hemen hemen hep tersini yapmasıyla tanınır hale geldi.
Son Brüksel ziyaretinde...
Türkiye’yi rezil etti.
Yabancılara şikayet etti utanıp sıkılmadan.
Daha öncede hatırlarsanız, İngilizlere çıkışarak yine Türkiye’yi şikayet etmişti.
Bence gerçek Cumhuriyet Halk Partililer oturup iyice düşünmelidirler.
Bu Özgür Özel’in partinin başından gideceği yok.
Bir şekilde ele geçirmiş partiyi.
Türkiye’yi yurt dışında şikayet etmek, pek çok tanıdığım CHP’lilerin kanına dokunuyor.
CHP’deki pek çok kişinin görülen o ki, Genel Başkanları Özgür Özel ile ciddi bir kan uyuşmazlığı da işte öncelikle bu konudan itibaren gün yüzüne çıkıyor.
Bence Burcu Köksal ve Mansur Yavaş gibi ‘Tam Devletçi’ zihniyette olan Başkanlar da Özgür Özel’in bu hallerinden rahatsızdırlar.
Birkaç ay önce...
Burcu Başkanımla sohbet ediyorduk.
Ekrem İmamoğlu ve bazı ilçelerin Belediyelerine ilişkin gelişmeleri konuşurken üzerine basa basa şunları söylemişti; ‘Devletim ne derse o olur. Devlete karşı gelinir mi? Devlet otoritesini sarsacak karşı hareketler içerisinde asla olmam, olunmamalı. Devletimiz varsa bizler varız.’
Çok net bir ifade...
Seçim öncesi de çok netti Burcu Başkan, seçim sonrası da...
Dik duruşunu hep takdir ettim.
Keşke bu netliğin ve kararlılığın, Devletçiliğin yüzde biri Özgür Beyde de olsa...
İşin bir başka boyutu daha var...
Göz ardı edilemeyecek kadar da önemli.
O böyle iki de bir Türkiye’yi şikayet ederken de, konu ne olursa olsun Cumhur İttifakı Hükümetinin CHP’lilere, CHP’li Belediyelere hiçte sıcak bakmayacağını söylemek kahinlik olmaz her halde.
Kaybeden CHP’li Belediye Başkanını seçmiş olan halk oluyor.
İktidar partisinin ileri gelenleri, böyle bir Genel Başkanın partisinin Belediyelerine bırakın sıcak bakmayı, ılık bile bakamaz hale geliyorlar.
Haksızda değiller bence...
*
*
*
Geçmişten bir not...
Ahmet Şahin.
Birkaç defa AK Partiden İscehisar Belediye Başkanı olmak için müracaat etmişti.
İscehisar’ın çok bilmiş AK Partili bazı yöneticileri ‘Olmaz’ diye diretmişlerdi.
En sonunda Ahmet Şahin Demokrat Partiden aday oldu ve seçildi.
Koltuğa oturdu.
Sen misin oturan...
AK Partinin İscehisar İlçe Teşkilatı, Milletvekillerinden Ali Özkaya ve İbrahim Yurdunuseven’i de ikna ederek, İscehisar’ı adeta Kerbela’ya çevirmek için ellerinden geleni yaptılar.
O tarihteki Milletvekillerimizden bir tek Veysel Eroğlu, Özkaya ve Yurdunuseven ile birlikte hareket etmedi, ‘İscehisar’da bizim ilçemizdir’ dedi ve en azından tekere çomak sokmamaya gayret etti.
Yıllar öncesinden oluşmuş olan kamu borçları bir anda istenmeye başladığı yetmiyormuş gibi, İller Bankası devreye sokularak İscehisar’ın Demokrat Partiden seçilmiş olan Belediye Başkanı Ahmet Şahin’in elleri kolları bağlandı.
İscehisar’a bırakın yeni yatırımlar yapmayı, önceden planlanmış olan işler bile hayata geçirilemiyordu.
Pandemi dönemiydi.
O tarihlerde AK Parti ile de yine bazı olumsuz rüzgarlar estirilmeye başlanmıştı.
Mehmet Özhaseki, Yerel Yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısıydı.
Yiğit ve mert bir insandır Mehmet Özhaseki.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a da sımsıkı bağlıdır ve aralarındaki muhabbette hiç bir zaman azalmadı.
Şimdilerde...
Mehmet Özhaseki Bakanda değil, Genel Merkezde görevi de yok.
Ama...
Bu Pazar Cumhurbaşkanımız arıyorsa Mehmet Özhaseki’yi, ertesi hafta Pazar günü Mehmet Özhaseki arıyor Cumhurbaşkanımızı.
Birkaç dakika sohbet ediyorlar ve gündemdeki konuları konuşuyorlar, her hafta.
Bu her hafta pazar günleri arayalım konuşalım mutlaka lafını da söyleyen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan.
Bu özel bilgiyi, değerli ağabeyim Mehmet Özhaseki vermedi bana.
Ben neden bahsettim?
Cumhurbaşkanımızın vefasını göstermek ve birilerinin örnek alması için buradan aktarıyorum.
Belki anlarlar da, vefanın nasıl bir şey olduğunu idrak ederler diye...
Onca mesele var iken...
Yüzlerce sorun var iken...
Dünyanın bin bir türlü sıkıntısı var iken...
Cumhurbaşkanımız, dava arkadaşını bir kenara itmiyor, ötekileştirmiyor.
Bilakis...
Daha da değer veriyor.
Vefasını her fırsatta gösteriyor.
Ve...
Her görüşmede nabız tutuyor.
Halkın neler dediğini, partinin neler yaptığını, çalışmaların nasıl gittiğini öğreniyor.
Sanmayın ki Cumhurbaşkanımız sadece Mehmet Özhaseki ağabeyim ile görüşüyor.
Pek çok kişi ile birebir görüşüyor.
İşte o nedenle sarsılmaz ve yeri doldurulmaz dünya LİDERİ.
Kimseyi yüz üstü bırakmıyor.
Dünya takdir ediyor Cumhurbaşkanımızı, Ana Muhalefetin Lideri de gidip şikayet ediyor dünyaya!
Konuyu uzattık.
Gelelim İscehisar’a...
Mehmet Özhaseki’nin Genel Başkan Yardımcısı olduğu o tarihlerde makamında otururken sohbet ediyorduk kendisiyle.
İscehisar’dan söz açtı.
‘Başkan aslında bizim partiden aday olmak istemiş. Ama bizimkiler başkasını aday göstermişler. Kaybetmişiz. Bu arkadaşımız nasıl birisidir?’
Söyledim bildiklerimi.
Kafasını salladı Mehmet Özhaseki, ‘Madem böyle kaliteli ve değerli bir kişi. Ne işi var başka partide, gelse ya bize.’
Ayrıntılara gerek yok...
Nasipmiş, AK Partiye katıldı Ahmet Şahin.
Rozetini Cumhurbaşkanımız bizzat taktı.
O rozet takılması sırasında Ahmet Şahin bir zarf verdi Cumhurbaşkanımıza.
O zarfta neler yazdığını satır satır biliyorum.
Bir tane bile şahsi işi yoktu Ahmet Şahin’in taleplerinde.
Kendi oğlu işsizdi o tarihte...
Ne oğluna, ne kızına bir şey istedi.
Tek bir şey istemedi ne kendisi ne de ailesi için.
Hepsi İscehisar içindi.
O zarfta yazılanları bizzat kendisi okudu Cumhurbaşkanımız daha sonra ve Mehmet Özhaseki’den destek olmasını istedi İscehisar’a.
Birikmiş olan kamu borçlarını teker teker ödedi Ahmet Şahin.
Sonra...
İscehisar tarihinde görülmemiş bir sıcak asfalt atağına kalktı.
200 bin M2’ye yakın sıcak asfalt döküldü İscehisar’a.
Birçok eser kazandırıldı kısa sürede.
Allah razı olsun; Cumhurbaşkanımızdan, Mehmet Özhaseki’den, Mehmet Muharrem Kasapoğlu’ndan, Gökmen Çiçek Valimizden ve emeği geçenlerden.
Kim kazandı?
İscehisar halkı kazandı.
Peki...
AK Parti İscehisar Teşkilatı ile iki Milletvekilimiz ne yaptılar?
Allah’ta biliyor, İscehisarlılar da biliyor onların ne yaptığını.
En hafif tabir ile vefasızlık ettiler.
Ahmet Şahin’i aday göstertmemek için ellerinden geleni yaptılar ve bir karmaşa da emellerine muvaffak oldular.
Ya Ahmet Şahin ne yaptı?
AK Partinin oyları bölünmesin diye, bir başka partiden kendisine altın tepside sunulan adaylık teklifini geri çevirdi.
Kendisine yakışanı yaptı.
‘Ben kısa bir dönemde olsa İscehisar’ım için elimden geleni yaptım.
Cumhurbaşkanım bana o rozeti taktı.
İscehisar’ın içinde ne istediysem yerine getirdiler.
Onların bu hizmetlerine karşı yanlış yapmam’ dedi.
Alnından öpülecek bir adam vesselam.
AK Parti Genel Merkezi...
Bu yaşanan gelişmeden sonra bir dizi rapor hazırladı.
Cumhurbaşkanımıza verildi o rapor.
O rapor öyle net ki...
Bundan sonra hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını söyleyelim.
Yani...
Cumhurbaşkanımız, teşkilatlardaki üç beş inatçıya pabuç bıraktırtmayacak.
Adayların tespiti noktasında; Milletvekillerinin her dediğine de inanmayacak, kendisi bizzat farklı bir metotla kontrol ettirecek.
*
*
*
Üç vakte kadar...
Şimdi Türkiye yeni bir döneme girdi.
Beldeler, ilçeler, şehirler...
Hepsi hizmet beklemekte.
Halkın hizmeti tam alabilmesi ve kaynakların doğru harcanabilmesi için bir dizi çalışma yapılmakta.
Çalışmalar bizzat Cumhurbaşkanımıza, bu konuda görevlendirdiği ekip tarafından aktarılıyor.
Sanılmasın ki...
Cumhurbaşkanımız bir gün Mısır’da, bir gün Amerika’da, bir gün Azerbaycan’da.
Bu işlere, böylesine ufak tefek konulara nasıl vakit ayıracak...
Hiçte öyle değil.
Bir arkadaşım anlattı...
Bir şehirde.
Yapılan bir anketi arkadaşımız aktarmış.
Cumhurbaşkanımız o anketin tarihini sormuş.
Söylemiş arkadaşımızda.
‘Seninki iki haftalık.
Bak bende yenisi var.
Seninkiyle şunlar şunlar farklı. Bu konuda çalışın’ demiş.
Yani demem o ki...
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Türkiye’nin en ücra noktasındaki bir konudan da haberdar.
Bakmayın siz, AK Parti Afyonkarahisar Teşkilatı, Cumhurbaşkanımızın birer birer gönüllerini kazanıp topladığı Afyonkarahisar halkını onlar şimdi mirasyediler gibi dağıtıyorlar ama, çok değil üç vakte kadar akılları başlarına gelecektir.
Üç vakte kadar...
Afyonkarahisar’da hiç beklenmedik bazı gelişmelerde olabilir...
Şimdi trolleri vasıtasıyla Burcu Başkana ve Ailesine olmadık iftiraları atanlar, kara üstüne kara çalmaya kalkanlar, O’nu görmezden gelenler günün birinde Burcu Başkanın Özel Kaleminden görüşmek için randevu isterlerse sakın ha şaşırmayın.
*
Askeri törenleri görmüşsünüzdür...
Askeri geçitlerde önde en uzun boylular, en arkada da en kısa boylulardan oluşur dizilim.
Bu şekildeki dizilimde bir Komutanın, ‘Asker yerinde dur’ komutuyla tüm birlik yerinde durur.
Sonra bir komut daha verir Komutan...
‘Asker geriye dön.’
İşte o anda tüm birlik anında yerinde geriye döner.
Ne olur...
En arkadaki en kısa boylular en önde olmuş olurlar.
En öndeki en uzun boylular da en arkada...
Bilmem anlatabildim mi?
Kimseyi kısa boyu ile, muhalefet partisinden olmasıyla falan küçümsemeyin.
Komutanın ağzından bir emir çıktığında ne olacağını yazdım.
Gönlünde vatan sevgisi olan, devletini ve milletini her şeyin önünde tutanlar var oldukça, halkına verdiği hizmet sözüne yürekten bağlı olanlar ve dik duruşlu asil insanlar var oldukça inanıyorum ki İlimizde, Ülkemizde hep ileriye gidecektir.
*
*
*
Hepsi CHP’nin oyları değil...
Burcu Köksal Afyonkarahisar’da %52 ye yakın bir oy ile kazandı Belediye Başkanlığını.
CHP’nin bu %52 deki oy oranı ise bence en fazla %20 dir.
Kalan % 32’lik bölüm ise sağ seçmenden verilmiştir Burcu Başkana.
Buna benzer oranlar Ankara’da Mansur Başkan içinde geçerlidir, Aydın’da Özlem Hanım içinde geçerlidir.
CHP’lilerin yanı sıra o yerdeki sağ seçmenin büyük bölümü de bu Başkanlara oy vermiştir.
Çünkü güvenmiştir.
O oyları verirken de bu Başkanların kendilerine gerçekten hizmet edeceklerine inanmıştır.
Allah var, bu Başkanlarda gecelerini gündüzlerine katarak verdikleri sözleri tutmanın gayreti içerisindeler.
İşin ilginç bir yanı ise...
Bu üç Belediye Başkanının hiç birisi de Özgür Bey gibi değiller.
*
Afyondaki CHP’li olmayan %32 oy Burcu Başkanın şahsına verilmiştir Afyon halkı tarafından.
Burcu Başkan Afyon’daki herkesin Başkanıdır.
Sadece CHP’lilerin değil.
Birleştirici bir güç olmuştur Afyon’da.
Şimdi ise anketlerde %60’ın çok üstüne çıkmıştır.
O kadar saldırıya, iftiraya rağmen...
Yani hiç birisi Devletini gidip de yaban elde kötülemiyor, şikayet etmiyor.
Vatan ve Bayrak sevgileri, Devlete olan bağlılıkları her şeyin üstünde.
Allah yar ve yardımcıları olsun.
Bugünkü yazı için son not...
Burcu Köksal Afyon aşığıdır.
Afyon için, Afyonlular için elinden geleni yapmıştır ve yapmaya da devam edecektir.
Hiçbir saldırı O’nu ve ailesini yıldıramaz.
Afyon halkına hizmet etmek için gerektiğinde sadece elini değil, tüm vücudunu o taşın altına koymaktan çekinmez.
Tıpkı Liderim Dr. Devlet Bahçeli gibi...
O’da Türkiye için, en büyük riskleri almadı mı?
Burcu Başkan bugüne kadar attığı her adımda Afyonu ve Afyonluları düşündü.
İnanıyorum ki bundan sonra da attığı her adımda Afyonu ve Afyonluları düşünecek, ona göre adımını atacaktır.
Her şey Türkiye içindir, Her şey Afyon içindir.
*
*
*
Günün Sözü
Önce görmezden gelirler,
sonra alay ederler, saldırırlar.
Nihayet sen kazanırsın.
Mahatma Gandhi