Çocukların eğitim, sağlık, sevgi ve şiddetten uzak bir yaşam gibi temel haklarının tüm dünya çocuklarına eşit şekilde sunulması gerektiğini vurgulayan Taytak, “Çocuklar sadece geleceğimiz değil, bugünümüzün de en değerli varlıklarıdır” ifadelerini kullandı.
Dünyanın farklı bölgelerinde milyonlarca çocuğun savaşlar ve zulüm nedeniyle temel haklarından mahrum bırakıldığını söyleyen Taytak, özellikle Gazze, Myanmar ve Doğu Türkistan’daki çocukların yaşadığı dramın insanlık vicdanını yaraladığını belirtti. Çocukların hedef alınmasını “insanlığa karşı işlenmiş en alçakça eylem” olarak nitelendirdi.
“DİNİ VE AHLAKİ BİR SORUMLULUK”
Taytak, çocukların korunmasının dini ve ahlaki bir sorumluluk olduğuna dikkat çekerek Kur’an-ı Kerim’de yer alan “Yetimin malına yaklaşmayın” ayetini hatırlattı. Bu ilahi emrin çocukların hem fiziki hem de manevi açıdan korunmasının bir gereği olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin yalnızca kendi çocuklarının değil, dünyanın dört bir yanındaki mazlumların da umudu olduğunu söyleyen Taytak, Türk milletinin mazlumların ahını yerde bırakmayacağını belirterek, “Bu coğrafyaya ve tüm dünyaya yeniden barışı getirecek olan da Yüce Türk Milletidir” dedi.
Mesajının sonunda Taytak, tüm çocukları sevgiyle kucakladığını ifade ederek, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nün dünya çocukları için barış, adalet ve güven ortamı getirmesini diledi.




