İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Afyonkarahisar Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaptığı konuşmada Taşoluk’ta açılmak istenen maden sahasına tepki gösterdi. Bölgenin yalnızca bir çevre alanı olmadığını, Afyonkarahisar’ın üretim kalbi olduğunu vurgulayan Milletvekili Olgun, “696 hektarlık bir sahadan söz ediyoruz, burası Afyon’un arıcılık üssüdür” diyerek tarımsal ve ekonomik yıkım riskine dikkat çekti.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Afyonkarahisar Milletvekili Av. Hakan Şeref Olgun, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Taşoluk’u gündeme getirdi. Milletvekili Olgun, “Taşoluk'ta planlanan maden faaliyeti, bölgenin tarımını, arıcılığını ve gıda zincirini yok edecek büyüklükte bir tehdittir. 696 hektarlık bir sahadan söz ediyoruz. Küçük bir alan değil. Afyon'un üretim kalbidir. Taşoluk, Afyon'un arıcılık üstüdür. Sinanpaşa'daki arıcılık kotasının yüzde 83'ü bölgeden karşılanıyor. Ve burada yalnızca arıcılık faaliyeti değil, bölgenin ekonomik omurgası olan büyük bir polen işleme tesisi bulunmaktadır. Planlanan maden çalışmaya başladığı anda, yoğun toz, titreşim, kimyasal parçacıklar ve ağır kamyon trafiği nedeniyle ağır kolonileri çökecek, bal ve polen üretimi duracak, bölgenin polen işleme tesisi kapanmak zorunda kalacak. Binlerce aile geçim kaynağını kaybedecek ve tüm tarımsal zincir domino taşı gibi yıkılacaktır. Üstelik bu bölgede tarla bahçe vasıflı şahsi mülkiyete konu alanlar vardı. Bu mesele çevre meselesi değil, mülkiyet hakkı, geçim hakkı ve yaşam hakkı meselesidir” dedi.
BU MESELE SADECE ÇEVRE MESELESİ DEĞİL!
Milletvekili Olgun, konuşmasına şöyle devam etti: “Şirket açıklamasında 6,43 hektarlık orman alanı için Orman Genel Müdürlüğü'nden izin alındı. Ve iş yağı aşma ruhsatı verildiği belirtiliyor. Şimdi çok açık soruyorum. Tarım Bakanlığı bu proje için uygundur görüşü verdi mi? Verildiyse hangi bilimsel rapora, hangi etki analize dayanarak verildi. Yapmadıysanız neden sessiz kaldınız? Karar alınırken üreticinin, aracının, çiftçinin görüşü alındı mı? Bu konuda devreye giren siyasiler var mıdır? Tarımı, aracılığı, üreticiyi, toprağı ve gıda güvenliğini korumak sizin anayasal ve kamusal göreviniz değil midir? Taşoluk'ta bu güven yerine getirilmemiştir. Bu kararın adı ihmal değil, güven terkidir. Taşoluk'ta toprağına sahip çıkan halk yalnız değildir. Bu mesele sadece çevre meselesi değil, geçim hakkı, mülkiyet hakkı ve yaşam hakkıdır” dedi.



