Milletvekili Olgun, iktidar temsilcilerinin Taşoluk Kasabası ile ilgili “süreç olumlu ilerliyor, bakanlık nezdinde girişimler yapılıyor” yönündeki açıklamalarına cevap vererek, bu söylemlerin gerçekleri gölgelemekten başka bir amaç taşımadığını ifade etti. Olgun, söz konusu açıklamaların milletin vicdanını rahatlatmaya değil, hafızasını silmeye yönelik bir algı çalışması olduğunu belirtti ve asıl gerçeğin daha önce Meclis'te verilen kararlarla ortaya çıktığını vurguladı.
“TAŞOLUK BİR RANT SAHASI OLARAK KODLANMIŞTIR”
“Bugün ‘girişimde bulunduk’ diyenler dün neden sustu?” sorusuyla açıklamasına başlayan Olgun, iktidarın bu süreçte samimiyetsiz davrandığını ifade etti. Olgun şunları söyledi: “Bugün bakanlık kapılarını aşındırdıklarını söyleyenler, dün Meclis’te milletin kapısını neden kapattı? Süreç kimin için olumlu ilerliyor? Taşoluklu çiftçi için mi, arıcı için mi, yoksa ruhsat bekleyen şirketler için mi? Bu sorulara dürüst bir cevap verilmeden kurulan her cümle milletin gözünde boştur. Dün Meclis'te Maden Kanunu oylanırken şirketlerin yanındaydınız, bugün ise köylünün yanındaymış gibi konuşuyorsunuz. Dün ‘Evet’ butonuna basan parmaklar bugün ‘merak etmeyin, biz hallediyoruz’ tabelası tutuyor. Buna da siyaset diyorsunuz! Bu, siyaseten bir acizlik değil, açık bir tercihtir. Bu anlayış düpedüz tavşana kaç, tazıya tut siyasetidir.”
Milletvekili Olgun, Taşoluk’un yalnızca bir kasaba değil; tarımsal denge, ekolojik yapı ve üretim güvenliği açısından stratejik bir bölge olduğunu vurgulayarak, “Taşoluk bir yaşam alanı değil, bir rant parseli gibi görülmektedir. Asıl felaket de burada başlamaktadır.” ifadelerini kullandı.
“TAŞOLUK SAHİPSİZ DEĞİLDİR”
Açıklamasının sonunda iktidar milletvekillerine daha önce yönelttiği soruları tekrarlayan Olgun, şu ifadeleri kullandı: “Samimiyet testiniz çok basittir: Maden Kanunu oylanırken ‘HAYIR’ oyu verdiniz mi, vermediniz mi? Eğer verdiyseniz çıkın ve Taşoluk halkına bunu açıkça söyleyin. Eğer vermediyseniz, bugün sergilediğiniz sahte sahiplenmeyi, bu siyasi şovu derhal bırakın. Millet artık sözlere değil, tutanaklara bakmaktadır. Taşoluk sahipsiz değildir. Bu topraklar masa başı hesaplara, şirket çizimlerine ve rant planlarına terk edilmeyecektir. Kim bugün kürsüde hangi rolü oynarsa oynasın, millet dün Meclis’te kimin nerede durduğunu çok iyi bilmektedir. Taşoluk üzerinden yapılan açıklamalar milletin aklıyla alay etmektir. Bu ülkede aynı anda hem tavşana ‘kaç’ hem tazıya ‘tut’ diyerek siyaset yapılabileceğini sananlar büyük bir yanılgı içindedir. Biz bu ikiyüzlü düzeni de, bu sahte siyaseti de milletimizin iradesiyle değiştireceğiz.”
