TBMM’de Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın katılımıyla Yeni Yol Grubu’nun haftalık grup toplantısı gerçekleştirildi. Üç genel başkan konuşmalarında yurt dışında yaşayan vatandaşların temsil sorunu, basın özgürlüğü, Türkiye’de yaşanan ekonomik kriz, adalet mekanizması, dış politika ve Gazze başta olmak üzere küresel gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Toplantının açılış konuşmasını yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, Avrupa’da yaşayan vatandaşların taleplerinin TBMM’de yeterince karşılık bulmadığını söyledi. Basın alanındaki ekonomik ve siyasal baskılara dikkat çeken Arıkan, 2025 yılı boyunca gazetecilerin işsizlikle karşı karşıya kaldığını ifade etti. Arıkan ayrıca ateşkes sürecine rağmen İsrail’in ihlallerinin devam ettiğini belirterek “Büyük Ortadoğu Projesi”ne işaret etti.
“TÜRKİYE CUMHURİYETİ TAM BAĞIMSIZ BİR DEVLETTİR”
Toplantıda söz alan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise New York Belediye Başkanlığı seçim sonucunu uluslararası siyasal dengeler bağlamında değerlendirdi. ABD Büyükelçisi’nin açıklamalarına sert tepki gösteren Davutoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti tam bağımsız bir devlettir” dedi. Davutoğlu küresel sistemin yeni bir dönüşüm yaşadığını vurgulayarak 5 alanda “devrim” ihtiyacına işaret etti: zihniyet, ahlak, hukuk, ekonomi ve kurumsal devlet yapılanması.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ise konuşmasında ekonomi başlığını öne çıkardı. Pandemi sonrası OECD ülkeleri ve Türkiye arasındaki enflasyon farkına dikkat çeken Babacan, “Beş yılda OECD ortalaması %41 iken Türkiye’de %713” açıklamasıyla iktidarın ekonomi performansını eleştirdi. Babacan ayrıca gençlerin gelir adaletsizliği ve gelecek kaygısı nedeniyle yasa dışı ve yasal sanal bahis sistemleriyle karşı karşıya kaldığını ifade ederek kapsamlı düzenleme çağrısı yaptı.
Üç genel başkan da konuşmalarında Yeni Yol Grubu’nun “ahlak, adalet, liyakat, hesap verebilirlik ve çoğulculuk” ilkeleri etrafında pozisyonlandığını vurgularken, mevcut ekonomik ve siyasal tabloya karşı demokratik mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti.
