Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Bölüm Başkanlığı Öğr. Gör. Gülden Yürektürk tarafından verilen konferansa öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.
Öğretim Görevlisi Yürektürk konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk’ü anlamanın Türkiye Cumhuriyetini anlamak olduğunu belirtti. Yürektürk “Sadece Türk tarihinin değil, dünya tarihinin en büyük liderlerinden biri olan Mustafa Kemal’i tüm yönleriyle burada kısıtlı zaman diliminde ele alabilmek elbette mümkün değildir. Mustafa Kemal evrensel yönlere sahip bir liderdir ancak nasıl ki tarihi olaylar gerçekleştiği zamanın koşullarında değerlendirilmeli ise tarihi kişiliklerin de bu bağlamda yaşadığı dönem koşulları içinde değerlendirilmesi önemlidir. Bu nedenle Mustafa Kemal’i duygusal bir yaklaşımla değil, tıpkı onun bakış açısı gibi akıl ve bilim çerçevesinde aktarmamız gerekmektedir. Çünkü onu anlamak Cumhuriyet’in kuruluş felsefesini, dünü, bugünü ve yarını anlamak demektir” diye konuştu.
“HEM FİKİR HEM HAREKET ADAMIYDI”
Atatürk’ün doğumundan, vefatına kadar yaşamına bakıldığında çökme ve dağılma aşamalarını geçirmekte olan, temel ilkelerini yitirmiş bir monarşiden; ulus devlete ve demokratik bir cumhuriyete uzanan süreci kapsadığını ifade eden Yürektürk, şunları belirtti:
“Gazi Mustafa Kemal’in kahraman bir Osmanlı subayı olarak devletin çözülme aşamalarına şahit olmuş, doğup büyüdüğü toprakların kaybının hüznünü yaşamış ve tarihte örneği görülmemiş bir direnişe liderlik etmiş, inkılapçı bir devlet adamı ve siyasetçidir. Atatürk her şeyden önce hem fikir hem hareket adamı idi. O, fikri ve hareketi kişiliğinde birleştirmiş bir liderdi. Fikir ve düşüncelerinin özünü oluşturan Atatürkçülük, her türlü dogmatik unsurdan sıyrılmış akılcı bir dünya görüşüdür. O, aydınlanma düşüncesini benimsemiş biri olarak daima aklını kullanmaya özen göstermiştir.”
“İNSANLIK TARİHİNİN TANIDIĞI EN BÜYÜK ADAMLARDAN BİRİ”
Yürektürk konuşmasında Atatürk’ün fikirleri ve niteliklerinden bahsederek, “Atatürk’ün nitelikleriyle toplum tam bir bütünleşme gösterir. Lider ile toplum ve bu toplumun tam bir simgesi olan ulus, birbiri içinde erimişler, tarihe birlikte geçmişlerdir. Bu da demektir ki Türk İnkılabını Mustafa Kemal’in fikirlerinden bağımsız düşünmek ve değerlendirmek mümkün değildir. Bu nitelikleriyle insanlık tarihinin tanıdığı en büyük adamlardan biri olduğuna şüphe yoktur. Kahramanlık ve yüksek insanlık meziyetlerini kişiliğinde en yüksek düzeyde taşıdığında dünya tarihçileri ve fikir adamları tereddütsüz birleşmektedir” dedi. N\S
