Afyonkarahisar Devlet Hastanesi yeni Başhekim Dr. Osman Acar hakkında yazdıklarımın belki de yarısı kadar bile, eski Başhekimi Dr. Mehmet Duran hakkında yazmamışımdır.
Hatta...
Afyonkarahisar Devlet Hastanesine eleştirel hiç bu kadar yazı yazdığımı dahi hatırlamıyorum.
Yeni Başhekimin çiçeği burnunda aslında.
Çok uzun bir zaman olmadı bu göreve atanalı.
Kendi kendime özeleştiri yaptım bu yazıyı yazmadan önce.
Ama süreç içerisinde o kadar çok eleştirilecek konu oluşturmuş ki...
O nedenle de yazmadan duramıyoruz o konuları.
*
*
*
Sandıklı halkı kızsa da haklı...
3 Kasım 2025 saat 22.22 haberimizde Afyonkarahisar Devlet Hastanesindeki arızalı tomografilerden ve o konudaki ihalenin iptalinden bahsetmiştim.
Önce o konuyla ilgili gelişmelerden söz edelim...
Aşırı yüklenmekten dolayı arızalanan ikinci tomografi cihazı ‘garantili’ olarak alındığı için, garanti bitene kadar ne arıza çıkarsa çıksın ilgili firma tarafından bedelsiz olarak yapılacak.
Yazımın akabinde hızlıca o arızalı tomografi cihazı tamir edildi ve çalıştırılmaya başlandı.
İlk arızalanan, eski Başhekim Dr. Mehmet Duran ve yeni Başhekim Dr. Osman Acar’ın aylarca bakıp bakıp seyrettikleri ve gereğini yapmadıkları o tomografi cihazıyla ilgili olarak İl Sağlık Müdürü Dr. Hakkı Öztürk’ün gayreti ile ilgili firma ilk fiyat teklifini epey düşürdü ve önümüzdeki süreçte o konu halledilecek.
Demek ki...
Bazı hususlara projektör tutunca işler bir şekilde çözülebiliyormuş.
*
O ihalenin iptalinin yanlışlığını o yazıda dile getirmiştim.
İptal edilen bu ihalenin ceremesini sadece Afyonkarahisar Devlet Hastanesinde şifa arayan hastalarımızın çekmediğini, yeni gelen bir bilgi notuyla öğrenmiş oldum.
Deniyordu ki o bilgi notunda...
- O ihalenin tamamen iptali yanlış.
- İhaleden on gün öncesine kadar istenilen değişiklikler yapılabilirdi.
- Yeni ihale iki aylık bir süreç alacak.
- Bu iptal takdir edersiniz ki birilerinin epey işine gelecek.
- Bunun dışında bir başka husus daha var ki, o da Sandıklı halkını ilgilendiriyor.
- Afyonkarahisar Devlet Hastanesi o ihaleyi iptal ettirmekle, Sandıklı’nın MR ile ilgili ihalesini de iptal etmiş oldu.
- Şimdi Sandıklı halkı da en az iki ay daha bekleyecekler.
- Zaten bu tasarruf tedbirleri kıskacında zar zor Sandıklı Devlet Hastanesi de bu alımı araya sokulmuştu, şimdi yeni ihalenin nasıl olacağı, yapılıp yapılmayacağı ve hangi şartlarda yapılacağı merak ediliyor.
O bilgi notunda başka hususlarda var, idarecilerimizin kişilik haklarını gözeterek o hususlara girmiyorum.
Amacımız bağcı dövmek değil.
*
*
*
Yazının yayınından önce gelen telefon...
Bugünkü yazımın anonsunu önceden vermiştik.
Bugün yani, 10 Kasım 2025 Pazartesi günü akşama doğru İl Sağlık Müdürümüz Dr. Hakkı Öztürk aradı.
Hakkı Bey, leb demeden leblebiyi anlayan bir kişi.
O anonsu okuyunca neyi yazacağımı anlamış.
Anlattı uzun bir şekilde ihalenin iptal sürecini ve Afyonkarahisar Devlet Hastanesindeki tomografi cihazları ile ilgili gelişmeleri.
Kendisini bir kez daha takdir ettim.
Sağlık Bakanlığında o yılları boşa geçirmemiş.
Bilgi birikimi, kültürü ve objektif bakış açısı takdire şayan.
İnşAllah Milletvekilimizde olur ve Afyonkarahisar’a daha önemli hizmetlerde de bulunur.
Hakkı Bey, ihalelere toplu çıkılmasının yararlarından bahsetti ve ‘Sandıklı ihalesi ilgili firmalar tarafından cazip görülmeyebilir ve daha karlı konularda teklif verebilirler düşüncesiyle, zorlayıcı olması açısından Sandıklı’yı da ihaleye dahil etmiştik. Ama şimdi orası ayrı çıkılacak’ dedi.
Yani bir nevi benim neden ihaleden on gün önce gerekli değişiklikleri yapmayarak ihalenin tamamını iptal ettiniz şeklindeki sorumun yerinde olduğunu dolaylı olarak söylemiş oldu.
Bir kaç şey daha söyledi İl Sağlık Müdürümüz.
O açıdan da takdir ettim...
Başkalarının yaptığı hataları da kendi göğsünde yumuşattı.
‘Görmedim, duymadım, bilmiyorum’ kolayına kaçmadı anlayacağınız.
Eski Sağlık Müdürlerimizden Dr. Hasan Hüsnü Eren’den sonra Sağlık Müdürlüğü koltuğunda ilk defa hak eden bir kişi oturmakta.
Ne kadar acı değil mi...
Dr. Hasan Hüsnü Eren’den sonra neredeyse yirmi yıl geçmiş ve ilk kez bu koltukta nasıl daha fazla otururum hesabında olmayan bir Müdür daha geldi.
Dr. Hakkı Öztürk’te, tıpkı Dr. Hasan Hüsnü Eren gibi ben bu şehre sağlık alanında nasıl daha fazla değer katarım derdinde.
Dr. Hasan Hüsnü Eren’in başını ağrıtan konular hep siyasi iktidarın bazı mensuplarının doymak bilmeyen ihtirasları ve hapazlama amaçlı olmalarından dolayı idi.
O hapazlamacıların hangi zararlar verdiklerini tüm Afyonkarahisar halkı bilmekte.
Umarım ve dilerim şimdi de siyasi iktidarın Afyondaki bazı mensupları sağlık işlerinden ellerini ayaklarını çekerlerde, herkes huzur bulur, sağlıkta işler sağlıklı hale gelir.
*
*
*
Başhekim Beye bir soru...
Afyonkarahisar Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. Osman Acar’a bir soru var bir okurumuzdan.
O sorunun bazı bölümlerindeki bazı içerikleri çıkartarak, net olarak şunu aktarıyorum;
Herhangi bir özel sağlık kuruluşunda hisseniz, ortaklığınız veya ticari bir konunuz var mı?
*
*
*
Yarın...
Salı günü...
11 Kasım.
Yani 11.11
Takvimler bu tarihi gösterdiğinde saat 22.22’de bir yazım daha yayınlanacak nasipse.
Ben olayı duyduğumda inanamadım.
‘Olmaz, bu kadar da yapmaz’ dedim.
Ama maalesef doğru dediler.
Yarın saat 22. 22 de aktarmak üzere...
*
*
*
Takdirde, eleştiri de...
3 Kasım’daki yazımda AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilimiz Dr. Hasan Arslan’ın Ankara’da görevli iken yapmış olduğu ve dünyada ilk ve tek olan ihale sistemi ile ilgili olarak kendisini takdir eden ifadelerim, bazı okurlarımın dikkatini çekmiş.
Takdir edilmesi gereken iş ve hizmetleri neden takdir etmeyeyim ki?
Ya da eleştirilmesi gereken konuları neden eleştirmeyeyim ki...
Dr. Hasan Arslan’ı eleştirdim de, takdir de ettim.
Yarın yine eleştirmem gereken noktada hiç sakınmadan eleştiririm de.
Eleştirdiğim kişiler hasmım değil.
Takdir etmemden rahatsız olan sağlık camiasından bir kaç arkadaşa not;
Dr. Hasan Arslan akrabam falan değil.
O’nun sayesinde bakın sadece Afyonkarahisar Devlet Hastanesi bir tomografi cihazından dolayı neredeyse On Milyon TL ye yakın bir para ödemekten kurtuldu.
Yıllarca Türkiye çapındaki hastanelerde o alımlardan dolayı milyonlarca lira tasarruf edilecek.
Böylesine önemli bir hizmette bulunan kişiyi takdir etmeyeceksiniz de ne yapacaksınız?
Milletvekilimizi takdir etmeme kızanlardan bazılarını anlıyorum.
Kesemiyorsunuz şimdi değil mi Afyonkarahisar Devlet Hastanesi ve benzeri yerlere her ay milyonlarca liralık faturaları !
Derdinizi iyi biliyorum.
O haksız kazanç devirleri eski Türkiye’de kaldı.
Çok ararsınız o günleri...
*
*
*
Tehdit edenlere...
Ben otuz yıldır bu meslekteyim.
Sevenimde vardır, sevmeyenim de...
Sevmeyenlerin kendilerine göre vardır bir gerekçesi.
Ya bulunduğum noktayı ve çevremi kıskanandır, ya beni kendi doğrultusunda hareket ettiremeyendir, ya siyaseti kullanarak servet peşinde olandır, ya hırsız müteahhittir, ya da vatan hainidir.
Veya kulaktan dolma dedikodulardan etkilenen, söyleyenlere inanandır.
Kimsenin benim ile ilgili düşüncelerini değiştirmeye yönelik gayretimde, çabamda olmaz.
Düzgün bir şekilde bana sitemini ya da eleştirisini yapana saygı duyarım.
Bilgisi yanlışsa düzeltmek için dilim döndüğünce anlatırım gerçeği.
Ama haksızsam, yanlış bilgiden dolayı bir husus oluşmuşsa da düzeltebilmek için üzerime düşeni yapmaktan, özeleştiriden çekinmem.
Ama bir konuda tavizim olmadı, olamaz da.
Tehdit edilmeye, göz dağı verilmeye veya aba altından sopa gösterilmeye asla tahammülüm olmadı, olamaz da.
Ailemin, dostlarımın, sevenlerimin, ve okurlarımın dualarıyla Allah’a şükür mesleğime devam ediyorum.
Sanmayın ki bir kaç ayda bir iki defa çeşitli tehditler almıyorum.
Hepsine şerbetliyim ve evime de, iş yerime de tek başıma gidip geliyorum.
Evim Erkmen Yeşil Vadi de.
İş yerim Paşa Camisinin karşısında.
Ne korumam var, ne de silah taşıyorum.
Tehdit eden veya çeşitli şekillerde birilerini bana karşı kışkırtma çabasında olanlara tek sözüm var;
Yüreği yetene hodri meydan.
Ve ilgilisine bir not...
Sen ve o güvendiğin kimler varsa hepiniz dahilsiniz bu hodri meydana.
Hemşire odalarından uzak dur.
Sen o odalardan uzaklaşana, hastane koridorlarında gece vakitleri gezmekten vazgeçene kadar gözler üzerinde.
Ve Sağlık konularından sorumlu tüm ilgililere;
Normal bir vatandaş gecenin ilerlemiş bir saatinde bir hemşire odasında bulunsa, kafası estiği saatte hastane koridorlarında dolaşsa ne yaparsınız?
Hastaneler kişilerin mahrem yerleri değil midir?
*
Neden göz yumuluyor?
Ey Başhekim Bey;
Doktorun muayene odasına girip doktorun kıyafetine karışana kadar...
Hastanenin her m2’si sizin sorumluluğunuzda iken, neden paralel Başhekime göz yumuyorsunuz?
Eskiden beri böyle imiş derseniz, haklısınız.
Siz neden o paralel Başhekimliğe son vermiyorsunuz?
Diyet borcunuzun falan olduğunu sanmıyorum.
Vurun neşteri, bakın nasıl düzelecek her şey.
Bir notta eski Başhekim Beye;
Sizin göz yummalarınızla, şımartmalarınızla meydanı boş bulmuştu o paralel Başhekim.
Sizin o türlere karşı masaya yumruğunuzu vurmamanız nedeniyle hastanede tefeciler türedi, uyuşturucu haplar ile türlü skandallar yaşandı.
Sizin o kapıların denetimsiz hale gelmesine müdahale edememenizden dolayı belinde silahla gelip orada cinayet işleyen oldu.
Şimdi...
Afyonkarahisar’daki kamu hastanelerinin başında yetkili ve etkili bir konuma geldiniz.
Lütfen şimdi gereğini yapın.
Siz gereğini korkusuzca yapın ki...
Kimse meydanı artık boş bulmasın.
Ankara’daki Sağlık Bakan Yardımcımız;
Siz Afyonkarahisar’a önemli hizmetlerde bulundunuz.
Önümüzdeki günlerde hepsine teker teker değineceğim.
Bizler vefalıyızdır. Gideni unutmayız. Ki sizi Afyonlu olarak görüyoruz.
Afyonkarahisar’ı ve özellikle merkezi iyi biliyorsunuz.
Ankara’da burası için çok kısa sürede neler yapmaya başladığınızı da biliyorum.
Ama bu konu çok önemli...
Öncelikle sağlık çalışanlarımızın başındaki kılıcı kaldırın.
Sağlıkçılarımız İllerde sadece Vali, ilgili Vali Yardımcısı, Sağlık Müdürü, Başhekim ve birim amirlerinin dışında kimseye kendilerini sorumlu olarak gördürtülmesinler.
Sağlık camiası çalışanları huzurlu olurlar ise, halkımıza daha iyi hizmet verebilirler.
Paralel yapılanmaların ne kadar zararlı olduğunu geçmişte gördük.
Kurumlara o hain örgüt tarafından yapılan ‘İmam’ atamalarının ve neticelerinin vahametini de unutmadık.
Bu konuya parmak basın.
En büyük hizmetlerden birisini yapmış olursunuz.
Mahremiyeti bile hiçe sayan bu tür başı boşluklar, Allah korusun sonu kötü bitecek olaylara kadar uzayabilir.
*
*
*
Teşekkür...
Kızım Işılay Merve ile damadım Uğurcan’ın geçtiğimiz hafta dünyaya gelen evlatları, torunum Bulut tüm ailemizin mutluluğunu katmerledi.
Torunumun aramıza katılması nedeniyle tebriklerini ve sağlıklı, huzurlu ömür geçirmesi dileklerini ileten dostlarımıza Ailem adına en içten teşekkürlerimizi sunuyorum.
Rabbim bu mutluluğu herkese yaşatsın inşAllah.
*
*
*
Günün sözü
Serçeden korkan darı ekmez...
