Özel mahkeme, devrik Başbakan Şeyh Hasina ile eski İçişleri Bakanı Asaduzzaman Khan Kamal’ı “insanlığa karşı suç işlemek”ten idam cezasına mahkûm etti.

Ülkede öğrenciler öncülüğünde başlayan protestolar, güvenlik güçlerinin sert müdahalesiyle büyümüş, yüzlerce kişi hayatını kaybetmişti. Olayların ardından görevden uzaklaştırılan ve Hindistan’a kaçan eski Başbakan Hasina; cinayet, cinayete teşebbüs, işkence ve protestoculara karşı ölümcül silah kullanılmasını emretme suçlamalarıyla yargılandı. Mahkeme, aynı dosyada yargılanan eski polis şefi Abdullah Al-Mamun'u ise sunduğu deliller gerekçe gösterilerek 5 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Kararın duyurulması sonrası mahkeme salonunda ve çevresinde kısa süreli tezahüratlar yükseldi. Bazı gruplar idam cezasının uygulanmasını talep eden sloganlar atarken, hakimler salondaki kalabalığı düzeni korumaları konusunda uyardı.
HASİNA’DAN KARARA TEPKİ: “SİYASİ VE TARAFLI BİR YARGILAMA”
Kararın ardından İngiliz ve Fransız basınına konuşan devrik Başbakan Şeyh Hasina, yargı sürecini eleştirerek, “Bu kararlar demokratik meşruiyeti olmayan bir yönetim tarafından kurulan ve yönlendirilen hileli bir mahkemenin ürünüdür. Hakkımdaki suçlamalar siyasi ve taraflıdır” ifadelerini kullandı.
PROTESTOLAR NASIL BAŞLAMIŞTI?
Bangladeş’te 16 Temmuz’da Bağımsızlık Savaşı gazilerinin aileleri için devlet kadrolarında ayrılan kontenjanlara yönelik protestolar alevlenmiş, öğrenci liderlerinin sivil itaatsizlik çağrısının ardından binlerce kişi hükümet karşıtı gösterilere katılmıştı. 5 Ağustos’ta güvenlik güçleri ile protestocular arasında şiddetli çatışmalar yaşanırken, baskı artınca Başbakan Şeyh Hasina istifa ederek Hindistan’a kaçmıştı. Genelkurmay Başkanı Waker-uz-Zaman, kısa süre sonra geçici hükümetin kurulacağını duyurmuş, parlamentonun feshedilmesiyle Nobel Ödüllü Muhammed Yunus’un geçici hükümetin başına getirileceği açıklanmıştı.
Bangladeş Sağlık Bakanlığı, protestolarda en az 621 kişinin yaşamını yitirdiğini açıklarken, Birleşmiş Milletler bu sayının 1.400’e yakın olduğunu raporlamıştı. Olaylara ilişkin yargı süreci ise ülke siyasetinde tartışmaları beraberinde getirmeye devam ediyor.



