Nazıroğlu, anoreksiyanın yalnızca fiziksel değil; psikolojik, sosyal ve biyolojik yönleri olan ciddi bir yeme bozukluğu olduğunu belirtti. Bu hastalığın temelinde kişinin, gerçek kilosuna rağmen kendisini kilolu hissetmesi ve şiddetli kilo alma korkusu nedeniyle yemek yemekten kaçınmasının yattığını ifade etti.
Anoreksiyanın Belirtileri Neler?
Yemekten kaçınma, öğün atlama, çok az porsiyonlarla beslenme
Kilo alma korkusu, sık sık tartılma
Aynada kendini kilolu görme (vücut algı bozukluğu)
Aşırı egzersiz yapma
Saç dökülmesi, adet düzensizlikleri, halsizlik, kabızlık
Sosyal ortamlardan uzaklaşma
Nazıroğlu, “Anoreksiya tedavi edilebilir bir hastalıktır. Ancak erken tanı çok önemlidir. Tedavi süreci mutlaka birden fazla uzmanın yer aldığı multidisipliner bir yaklaşımla yürütülmelidir” dedi.
Bu süreçte psikiyatrist desteği, diyetisyen eşliğinde kademeli bir beslenme planı, aile terapisi ve sosyal destek gibi unsurların büyük rol oynadığını belirten Nazıroğlu, tedavinin uzun vadeli olduğunu ancak doğru destekle kişinin yeniden hem fiziksel hem de ruhsal olarak sağlığına kavuşabileceğini söyledi.
Nazıroğlu sözlerini şöyle tamamladı: “Anoreksiya sadece ince kalma arzusu değildir; bastırılmış duyguların, kontrol ihtiyacının ve yetersizlik hissinin beden dili olabilir. Bu hastalığı sadece tartıyla değil, anlayışla da tartmalıyız.”