İl Sağlık Müdürlüğüne Dr. Hakkı Öztürk’ün atanmasının ardından yazmıştık.
Dr. Hakkı Öztürk’ü bu koltuğa oturmaya ikna edebildiğinize göre, bırakın da kararları kendisi alsın, kimlerle çalışacağına kendisi karar versin demiştik.
İlgili siyasiler hemen, elbette öyle olacak, biz karışmayacağız şeklinde anında topu taca atsalar da...
Gün sonunda görüldü ki, Dr. Hakkı Öztürk’ü rahat bırakmayacaklar.
*
Taviz tavizi doğurur...
Tamda Dr. Hakkı Öztürk’ün Sağlık Müdürü olduğu sıralarda, il çapında yenilenmesi gereken sözleşmelerin de vakti gelmişti.
Öztürk hemen Ankara’ya gitti.
İki aylık bir süre istedi Bakanlıktan, yenilenmesi gereken sözleşmeleri kimlerle yapacağına kendi gözlemleri sonucunda karar vermek istiyordu.
Bu iki aylık süre verildi hemen kendisine.
Ama...
Birilerinin canı sıkıldı bu ‘iki aylık’ süreye.
Çünkü...
İstiyorlardı ki Hakkı Bey'in önüne listeyi koyalım, O’da o kişilerin sözleşmelerini yapsındı.
Dr. Hakkı Öztürk dünkü idareci değildi.
Oynanmak istenilen oyunu hemen anlamıştı.
Zaten o nedenle iki ay süre almıştı Bakanlıktan.
‘Ben kendim karar vereceğim. Başarı da başarısızlıkta benim haneme yazılacak. Kimsenin dayatmasını kabul etmem. Liyakatli kim ise onunla sözleşme yapacağım’ dedi başlarda.
Sonra...
Önce İl Başkanı, sonrasında Milletvekillerinin suratları asılmaya başladı.
Siyaseti tamamen karşısına almak istemedi Dr. Hakkı Öztürk.
En büyük hatasını da burada yaptı.
Küçük bir taviz verdi İl Başkanı Turgay Şahin’e.
Ardından taviz tavizi doğurdu.
En sonunda...
‘Bir sizden, bir benden’ noktasına ulaştı neredeyse.
*
Helal olsun mu demeli Başkana?
Afyonkarahisar il çapında neredeyse 150’den fazla sözleşme yenilenmesi yapılacak.
AK Partili Belediye Başkanlarının oldukları yerlerde, Belediye Başkanı ne diyorsa o olacak gibi bir yol haritası oluştu.
Mesela mı...
İşte Sandıklı.
Sandıklı Belediye Başkanı Adnan Öztaş bir isim hakkında ‘Olmazsa olmaz’ dedi diretti.
Başka birisini önerdiler, kabul etmedi.
Diğeri...
Hayır.
Öteki...
Hayır.
Sonunda Adnan Öztaş ne dediyse o oldu.
Bu örnek, AK Parti İl Başkanı ve aparatının elini güçlendirdi.
Başladılar onlarda daha gür sesle şunu isteriz, bunu istemeyiz demeye.
Zaten bunları müzakere etmeye başlandığı anda, ipin ucu İl Başkanı ile Milletvekillerine geçmişti çoktan.
*
MHP’lileri neden hasım gibi görüyorsunuz?
Şimdi...
Gelelim İl Merkezinde yaşananlara.
Eğri oturalım da, doğru konuşalım.
Pek çok kişi diyor ki veya öyle sandığı için yorum yapıyor.
Milliyetçi Hareket Partisi, Cumhur İttifakının ortağı.
Onlar ne derse mutlaka yapılır.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı bile Afyona geldiğinde MHP İl Başkanını ziyaret ediyor.
AK Parti ile MHP arasında bir uyum var.
Bu uyumun neticesi Ülkücülerin her noktada bir artısı var.
Ankara’da, zirvede ve başka illerde böyle olabilir ama...
Afyonkarahisar’da bu böyle değil maalesef.
Tam aksi...
Akıllara hemen şu gelmesin.
MHP’liler bir şey istedi de, o yapılmıyor değil mesele.
Mesele tüm çıplaklığı ile nedir biliyor musunuz?
Hem AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilleri, hem de AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı MHP ve Ülkücüleri adeta hasım gibi görüyor.
Nerede bir Ülkücü liyakatinden dolayı bir noktaya gelmeyi hak etmiş olsa, hemen bir AK Partili karşı çıkıyor;
‘O Ülkücü. Bizden kimse yok mu?’
Örnek mi...
Çoooookkkkkk.
Mesela...
İscehisar.
Daha çok olmadı.
AK Parti Milletvekili İbrahim Yurdunuseven İscehisar AK Parti İlçe Binasında partilileri ile sohbet ediyordu.
O sırada İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bir isim önerildi kendisine.
Yurdunuseven ne dedi biliyor musunuz?
‘O Ülkücü. Bizden biri yok mu?’
AK Partililerin, Ülkücüleri hasım gibi gördüğüne dair pek çok örnek var.
*
Vuruşa vuruşa...
Mahalli seçim öncesi...
‘Vuruşa vuruşa kazanırız’ demelerinin neticesini görmüş olsalar da...
AK Partili bazılarının MHP’ye karşı hasmane tutumları son birkaç gündür zirve yapmış durumda.
Sağlıkta yapılacak olan atamalarda bir idareci üzerine basa basa, ‘Bu göreve şu kişi çok uygun. O’nun liyakatinden eminim. O’na güveniyorum’ demesine rağmen...
Hayır olmaz, O’nun eşi MHP’li denilerek üzeri çiziliyor o ismin.
Soruyorum şimdi AK Partili o sözü söyleyenlere...
MHP’liler size ne yaptı?
Ananıza avradınıza mı sövdü?
Sizi arkanızdan mı hançerledi?
Nedir bu hıncınızın, öfkenizin sebebi?
Ne oldu, MHP’liler can düşmanınız mı oldu?
Açıklayın da bilelim.
*
Hastaneler AK Partili yakınları ile dolu...
Şimdi çıkıp da bazı görevlere siyasi olarak bilinen bazı isimlerin yakınlarının atanması kamuoyunda yanlış algılanır gibi çocuğun bile kanmayacağı bir savunmaya falan geçmeyin.
Böyle derseniz...
Demezler mi Afyonkarahisar Devlet Hastanesinde AK Partililerin kaç tane yakını çalışıyor, kim hangi göreve AK Partili falancanın yakını – eşi – gelini – çocuğu olduğu gelmedi mi? diye örneklerini ortaya koyarak soruverirler.
*
CHP karışınca...
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilleri ve AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanında bir özgüven patlaması yaşanıyor bu günlerde.
Nedeni mi...
Çok açık.
Cumhuriyet Halk Partisinde yaşananlar, bizim Afyon'daki AK Partililere bir özgüven patlaması yaşatıyor.
CHP’nin içinde bulunduğu karışıklık nedeniyle, derin hülyalara – rüyalara dalmış görünüyor AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanı ve Milletvekilleri.
Rüyanın en güzel yerindeler şimdi.
Ama...
Çok değil bir süre sonra...
Ankara’da birileri Afyonkarahisar’daki bu olayları ola ki önemli bir mevkideki bir kişiye söyleyiverir ve ‘Nedir sizinkilerin bizimkilerle derdi?’ diye soruverirse...
O kişi de sanıyorum bu soru karşısında gereğini yapar diye düşünüyorum.
*
AK Partili bir arkadaşın söyledikleri...
‘Prof. Dr. Veysel Eroğlu Bakanımızı çok arıyoruz’ dedi bir AK Partili dostum.
Neden? dedim...
Anlattı.
Hoca sadece su profesörü değildi.
Afyon'daki AK Partililerin bir abisi idi.
O’nun zamanında hiç bu kadar sudan meselelerde fırtına kopartılıyor muydu? Hiç bu kadar meseleler büyüyor muydu?
Düşündüm...
Haklıydı.
Sonra yine bir söz söyledi.
‘Bakanımız var. Mahinur Hanım. Bakan olduktan itibaren Afyon merkeze kaç kez geldi? İlçelere kaç kez geldi? Köylere geldi mi? Halbuki Bakanımız Veysel Hoca her fırsat buldukça soluğu Afyon'da almaz mıydı?’
Haklıydı.
Sonra tekrar konuştu;
‘Sanılmasın ki Mahinur Hanım Afyon'u sevmiyor, vakti yok.
Mahinur Hanım en az hepimiz kadar Afyon'u seviyor.
Ama, Teşkilat ve Milletvekilleri nedendir bilinmez kendisine çok uzaklar.
Birileri başka birisinin Bakan olacağını hesapladığı için Bakanımızdan uzak duruyor, diğerleri de farklı farklı nedenlerden dolayı.
Eğer Bakanımıza daha yakın durabilseler ve O’nu adeta ötekileştirmeselerdi, Afyonkarahisar’da çok güzel bir birliktelik ve ahenk olabilirdi.
Bir İl’in Bakanı varsa o İl bir adım değil, birkaç adım daha öndedir.
Ama bunun kıymetini ne Milletvekilleri, ne de Teşkilat bilebildi maalesef.
Düşünün Bakan hanım ayda iki defa Afyon'a gelse, Teşkilatta toplantılarda pek çok konu o anda çözülüverirdi.
Ama Milletvekilleri ip kendilerinin elinden gitsin istemiyor.
İl Başkanı da farklı bir havaya girmiş durumda.
Hal böyle olunca da sonuç böyle oluyor işte.’
*
Bir mektup...
Birkaç gün önce geldi.
Gönderenler aktif olarak AK Parti Afyonkarahisar İl Yönetiminin içindeler.
Zehirden daha acı ifadeler var içinde.
Adeta ‘Kral çıplak’ demişler.
Nasipse bu hafta fırsat bulduğumuzda yayınlayacağız.
*
Sağlık Kulislerinden...
Gelelim tekrar konunun en başına...
Afyonkarahisar Sağlık Camiasının gözü en geç hafta başında yayınlanması gereken yeni atamalarda.
Kulislerden alınan bilgilere göre...
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Dr. Hasan Arslan, Afyonkarahisar Devlet Hastanesi Başhekimliği için Mehmet Pala isminde ısrarcı olmuş.
Ama...
Dr. Hakkı Öztürk bunu kabul etmemiş.
Sonunda Dr. Mehmet Duran ile Mevlid Kandili gecesi bir sözleşme imzalanmış.
Fakat o sözleşme imzalanırken bir şart öne sürülmüş Duran’a.
‘Biz kimleri istersek ekibini o kişilerden oluşturacaksın.’
Dr. Mehmet Duran ne demiş bu şarta?
‘Emriniz başım üstüne. Tek kırmızı çizgim var. O’da destek hizmetlerinden Emre ile çalışmam.’
İddia böyle...
Duran’a, ‘Tamam’ denilmiş.
Yardımcılığına da Halk Sağlığı Başkanı ile sözleşme yapılmış.
Halk Sağlığı Başkanlığına ise Dr. İlker Ahmet Çınar çok zor bir şekilde ikna edilmiş.
Afyonkarahisar Devlet Hastanesi Başhemşireliği için ise pek çok isimle görüşülmüş.
Bu görev için ilk şart...
MHP’li birisinin yakını olmayacak.
Sosyal demokrat olabilir, hatta yakınları FETÖ ile iltisaklı bile olsa önemli değil.
Yeter ki MHP’den birisinin yakını olmasın.
Gerisi önemli değil.
Kendilerinin görev teklif ettiği isimler görevi kabul etmemişler.
Mesela mı...
Özlem hanım.
*
MAT’ı anmadan olmaz...
Kısa adı MAT olan Mehmet Ali Tekik.
AK Partinin Afyonkarahisar’daki Sağlık Koordinatörü.
Mesleğini söylemiştik daha önce.
Keresteci.
Odundan iyi anlar anlayacağınız.
AK Parti İl Başkanı Turgay Şahin’in sağlık camiasındaki insanları nasıl gördüğüne dair bir işaret midir bu görevlendirme bilinmez ama, MAT’ın icraatları saymakla bitecek gibi değil.
Gitti pek çok CV topladı herkesten.
Almadığı kimse kalmadı gibi.
Neden mi böyle yaptı?
Nasılsa o aldığı CV lerden bazıları göreve getirilecek veya görev süreleri uzatılacak.
İşte o zaman diyecek ki...
‘Ben yaptım.’
Yerseniz tabii ki.
MAT ile ilgili öyle bir iddia daha geldi ki...
Akıllara durgunluk verecek cinsten.
Duyduğumuza göre de İl Sağlık Müdürümüz Dr. Hakkı Öztürk’ün de kulağına gitmiş bu bilgi.
İnceler diye düşünüyorum bu konuyu
Tanıdığım Dr. Hakkı Öztürk böyle bir konuyu sümen altı etmez.
*
İstifa resti!
Kulislerden bir bilgi daha.
Sağlık atamalarındaki savaşlar öylesine hararetlenmiş ki...
Dr. Hakkı Öztürk dayanamamış ve çekmiş resti;
‘İstifa ederim ha’
Hemen sakinleştirmiş karşısındakiler Sağlık Müdürümüzü.
Umarım ve dilerim daha fazla bunaltmazlar Dr. Hakkı Öztürk’ü.
*
Kıskandınız mı? Ya da çok mu yoğunsunuz?
Bu arada aklıma geldi.
Afyonkarahisar Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörümüz Prof. Dr. Nurullah Okumuş bilindiği gibi Sağlık Bakan Yardımcılığına atandı.
Bu atama Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla oldu elbette.
İsabetli bir atama.
Nurullah Bey ile ilgili bir yazı yazacağım ileri ki günlerde fırsat bulduğumda.
Afyonkarahisar için önemli bir şans.
Nurullah Hoca aslen Afyonkarahisarlı değil ama, en az her birimiz kadar Afyonkarahisar’ı seviyor.
O’nun o makamda olmasıyla Afyonkarahisar sağlık yatırımlarında önemli kazanımlar elde edecektir.
Nurullah Hoca, Sağlık Bakan Yardımcısı olunca sandım ki...
AK Partili Afyonkarahisar Milletvekillerimiz ve İl Başkanı bir araya gelirler ve birlikte kendisini makamında ziyaret ederler.
Hani birlikte YÖK Başkanına gitmişlerdi ya...
Aynen öyle olur diye bekledim.
Ama öyle olmadı.
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekillerimizden sadece Ali Özkaya ziyarete gitmiş Sağlık Bakan Yardımcımızı.
Dr. Hasan Arslan ve Av. İbrahim Yurdunuseven ile İl Başkanı Av. Turgay Şahin ya çok yoğunlar, ya da kıskanmış olabilirler Nurullah Hocayı diye düşünmemek elde değil.
*
Dik duran tek kişi Şeyhim...
Sağlık ile ilgili bu fırtına yaratılan konularda...
En başta ne dediyse hiç yalpa yapmadan dik duran tek kişi var.
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekilimiz Av. Ali Özkaya.
Yamulmadı, rüzgara göre yön değiştirmedi.
Dedi ki en başta...
‘Bana göre bu işi en iyi şu kişi yapar. Daha iyisi varsa buyurun O kişi olsun. Ama bu kadar büyüklükteki bir yeri ancak O kişi idare edebilir.’
Bunu söyledi ve geri çekildi.
Başka da hiç bir şeye karışmadı.
*
Günün sözü
Ülkücüler, insanlık alemi içinde ne uşak olmayı, ne de başkalarını uşak olarak kullanmayı kabul etmeyen şerefli bir Bayrağın taşıyıcısıdır.
Başbuğ Alparslan Türkeş