Afyonkarahisar İl Nüfus ve Vatandaşlık Müdürü Erkan Tanyeri, Türk Dil Kurumu (TDK) tarafından 2025 yılının kelimesi/kavramı olarak halk oylamasıyla seçilen “dijital vicdan”ın, modern toplumun en çarpıcı çelişkilerinden birini yansıttığını ifade etti. Tanyeri, kavramın, bireylerin gerçek hayatta somut eylemlerden kaçınırken sosyal medya üzerinden yapılan beğeni, paylaşım ve yorumlarla vicdani rahatlama yaşamasını tanımladığını belirtti. TDK’nın vicdanı, “kişiyi kendi davranışları hakkında yargıda bulunmaya iten, ahlaki değerler üzerine düşündüren duygu” olarak tanımladığını hatırlatan Tanyeri, dijital çağda bu duygunun ciddi bir dönüşüm geçirdiğine dikkat çekti. Sosyal medyada yapılan etkileşimlerin, çoğu zaman gerçek sorumlulukların yerini aldığını vurgulayan Tanyeri, vicdanın giderek “tıklanabilir bir işlem”e indirgenme riski taşıdığını ifade etti.
“DİJİTAL VİCDAN KAVRAMI, 2025’İN RUHUNU YANSITIYOR”
Tanyeri, Gazze ve Doğu Türkistan gibi insanlık dramlarında sosyal medya üzerinden gösterilen yoğun dijital tepkilerin, bireylerde sanal bir rahatlama oluşturduğunu ancak gerçek hayatta yardım, imza kampanyaları veya kalıcı farkındalık çalışmaları gibi somut adımlara dönüşmediğini belirtti. Bu durumun, sorunların çözümünü kolaylaştırmak yerine derinleştirdiğini kaydetti. “Dijital vicdan” kavramının, 2025’in ruhunu yansıttığını belirten Tanyeri, artan farkındalığa karşın eylemin azaldığına işaret ederek, sosyal medyanın bireyleri daha duyarlı gösterirken çoğu zaman daha pasif hale getirdiğini dile getirdi. Tanyeri, TDK’nın bu kavram seçimiyle topluma önemli bir soru yönelttiğini ifade ederek, “Vicdanım nerede yaşıyor: İçimde mi, yoksa ekranımda mı?” sorgulamasının dijital çağın ahlaki muhasebesi açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.



