Gaziantep’in Şehitkamil ilçesinde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Almanya Münster Üniversitesi iş birliğinde süren Dülük Antik Kenti kazılarında ortaya çıkarılan yazılı ve görsel eserler, Roma dönemine ait yemek tariflerini gün ışığına çıkardı.
Pompei Ekmeği, Olivatum (zeytin ezmesi), Libum (ballı kek), Globuli (ballı peynirli kek) ve Dulcia Piperatta’nın (ballı kek) reçeteleri, kazı başkanı Prof. Dr. Kutalmış Görkay ve gastroarkeoloji uzmanı Doç. Dr. Tulga Albustanlıoğlu tarafından usta şeflere aktarılırken, bu lezzetler Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca düzenlenen GastroAntep Kültür Yolu Festivali’nde vatandaşlara ikram ediliyor.
GASTRONOMİYE YENİ KATKILAR
Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz, Gaziantep’in gastronomiyle anılan bir şehir olduğunu vurgulayarak, kazılarda ortaya çıkarılan tariflerin günümüze kazandırılmasının önemine değindi. Yılmaz, Roma dönemine ait ekmek ve yemekleri geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakanına da tattırdıklarını belirterek, “Gaziantep uçaklarında bu lezzetleri tanıtmak istiyoruz. Gaziantep’e gelen herkes hem bu yemekleri tatsın hem de Dülük’ü tanısın” dedi
ANTİK TATLAR SOFRALARA GİRİYOR
Pompei ekmeğinin eşsiz bir lezzet olduğuna dikkat çeken Yılmaz, bu yiyeceklerin kente özgü gastronomi kimliğine dahil edileceğini ifade etti. “Bu lezzetler bu toprakların ürünleri. Gaziantep’i ziyaret eden herkes burada Pompei ekmeğini tadacak. Bu yiyeceklerle hem şehrimizi tanıtacağız hem de Dülük’ün tarihini anlatacağız” diye konuştu.
ŞEFLERDEN ÖZGÜN YORUM
Binlerce yıllık tarifleri gün yüzüne çıkaran şeflerden Mutlu Durgun ise, yemeklerin dönemin savaş koşullarına uygun malzemelerle hazırlandığını anlattı.
Şekerin o dönemde bulunmaması nedeniyle tatlıların balla yapıldığını belirten Durgun, “Kazılarda ortaya çıkan reçeteleri birebir uyguluyoruz. Hocalarımızın desteğiyle orijinal tariflere sadık kalmaya çalışıyoruz” dedi. Durgun, yöre halkına bu reçeteleri öğretip seri üretimle ziyaretçilere sunmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi.
DÜLÜK’ÜN TARİHİ ÖNEMİ
Antik ticaret yollarının kavşak noktasında yer alan Dülük, Mezopotamya’dan Kilikya’ya, Antakya’dan Zeugma’ya uzanan güzergâhta tarih boyunca önemli bir merkez oldu. Taş Devri’nden itibaren yerleşim izleri bulunan kentte Bakır Çağı’ndan kalma eserler ve en eski matematiksel işlemler keşfedildi.
Hititler, Medler, Asurlular, Persler ve İskender İmparatorluğu’nun hüküm sürdüğü Dülük, yer altına inşa edilmiş dünyanın en büyük Mitras Tapınağı ile de dikkat çekiyor.