CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nda usulsüzlük yapıldığı iddiasına ilişkin hukuk süreci yeni bir aşamaya geçti. Davaya bakan mahkeme, Anayasa Mahkemesi’ne yapılacak başvuru süresinin dolmasını bekleme kararı aldı. Dosyada eksik görülen teknik – evrak hususlarının da giderilmesine hükmedildi. Böylece mevcut inceleme, ana yargılama safhasına geçilmeden önce “evrak ve prosedür tamamlama” sürecine taşınmış oldu.
Yargılamanın bu aşaması, davanın içerik yönünden değil, usul yönünden ilerlediğine işaret ediyor. Başvuru sürelerinin dolması, eksik belgelerin sisteme işlenmesi ve AYM kanalının kapatılması ya da netleşmesiyle birlikte mahkemenin dosyayı ana karara doğru çekmesi bekleniyor.

YARGISAL TAKVİM 2025’E UZADI
Dava sürecinde belirleyici olan “Anayasa Mahkemesi başvuru süresi” maddesi, dosyanın mevcut aşamayı geçmeden esasa bağlanmasını engelleyen temel unsur olarak öne çıktı. Bu nedenle mahkeme, süreci hızlandırmak yerine başvuruların tamamlanması yoluna gitti. Yargı kulisleri, bunun yeni bir “bekleme takvimi” oluşturduğunu belirtiyor.
Siyaset kulislerinde ise bu beklemenin parti içi dengeleri nasıl etkileyeceği tartışılıyor. Zira CHP 38. Olağan Kurultay süreci, hem yönetim değişimi hem parti politikalarının yönü açısından önemli tarihî momentlerden biri olarak değerlendiriliyor.
Mahkeme, duruşmayı 13 Ocak tarihine erteledi. Bu tarih, CHP kurultayının hukuki yönünün 2025 yılına taşındığını gösteriyor. Ocak ayında yapılacak oturumda, usul engellerinin kaldırılıp kaldırılmadığına göre dosyanın gidişatının yeniden şekillenmesi bekleniyor. Bu nedenle 13 Ocak oturumu, davanın “kilit eşik duruşması” olarak görülüyor.




