Aloe vera, yaprakları gri ve yeşil tonlarında su depolayabilen, kenarlarında keskin dikenler bulunduran, sıcak ve kuru olan iklimlerde yetiştiği bilinen, 500’den fazla türü bulunan kaktüs benzeri bir tropikal bitkidir.
Aloe verayı içeren herhangi bir gıda bulunmadığından dolayı bu bitki genellikle takviye ya da jel şeklinde üretilmektedir.
ALOEDA BESİN DEĞERLERİ AŞAĞIDAKİ GİBİDİR:
A, C ve E vitaminleri
B1, B2, B3, B6 ve B12 vitaminleri
Beta karoten, yeşil ve turuncu renkli sebzelerde ve meyvelerde bulunan bir madde olup, vücutta A vitaminine dönüşür. Bu madde, göz sağlığını korumaya yardımcı olur ve bağışıklık sistemini destekler. Ayrıca, antioksidan özellikleri sayesinde hücreleri serbest radikallerin zararlarından korur.
Folik asit, B9 vitamini olarak da bilinir ve vücut için önemli bir besin maddesidir. Özellikle hamilelik döneminde, hücre bölünmesi ve DNA sentezi için gereklidir. Ayrıca, kırmızı kan hücrelerinin oluşumuna yardımcı olur ve genel sağlık üzerinde olumlu etkiler sağlar. Folik asit, yeşil yapraklı sebzelerde, baklagillerde ve tam tahıllarda bulunabilir. Yeterli miktarda alımı, sağlık açısından büyük önem taşır.
Kalsiyum, bir mineral olarak, insan vücudu için önemli bir bileşendir. Kemiklerin oluşumunda ve sağlıklı kalmasında kritik bir rol oynamaktadır. Ayrıca, kas fonksiyonları ve sinir iletimi gibi birçok biyolojik süreçte de görev üstlenir. Kalsiyum, çeşitli gıdalarda bulunur ve dengeli bir beslenme ile yeterli miktarda alınması önerilmektedir.
Magnezyum, vücudumuz için önemli bir mineraldir. Bu mineral birçok biyolojik işlevde rol oynar ve sağlıklı yaşam için gereklidir. Magnezyum, kas ve sinir fonksiyonlarının yanı sıra kemik sağlığında da kritik bir etkendir. Ayrıca enerji üretimi ve protein sentezinde de görev alır. Magnezyum eksikliği, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir, bu nedenle yeterli alımı sağlamak önemlidir. Magnezyumu içeren yiyecekler arasında yeşil yapraklı sebzeler, kuruyemişler ve tam tahıllar bulunmaktadır.
Amino asitler ve yağ asitleri.
Aloe vera, hem sinir hem de kas işlevi için önemli bir mineral olan magnezyumun yüksek miktarda bulunduğu bir bitkidir. Magnezyum, kan basıncı durumunu düzenlemekle kalmaz aynı zamanda 300’den fazla çeşitli enzim tepkimesine vücutta destek sağlar.
ALOE VERA’NIN YARARLARI NELERDİR?
Enfeksiyonların yayılmasını engeller.
Yaraların ve yanıkların daha hızlı iyileşmesini sağlar.
Cilt sağlığını korur, kırışıklıkları azaltır, akneleri yok eder.
Diş plaklarında azalmaya neden olur.
Mide ekşimesini hafifletir.
Kabızlık sorununa fayda sağlar.
Kan basıncını azaltır.
Aloe vera, güneş yanığının neden olduğu etkileri azaltır ve tedavi eder.
Saç ile saç derisini su ve besinle destekler.
Aftların tedavisine destek sağlar.
Göz sağlığını korur ve geliştirir.
Antioksidan özellikleri sayesinde enfeksiyonların yayılmasını engeller.
Antibakteriyel özellikler taşıyarak yaraların iyileşmesine yardımcı olur.
Ancak hatalı kullanılması ve aşırı miktarda tüketilmesi ishal gibi sorunlara neden olabilir. Bundan dolayı da aloe verayı itinalı ve ölçülü bir şekilde kullanmak büyük bir önem taşımaktadır.
Kan şekeri seviyesini düzenlemeye katkıda bulunur.
Günde birkaç bardak kadar aloe vera jelinden çıkarılan suyu tüketmek, bireylerin kan şekerini azaltmalarına yardımcı olabilir; ancak diyabet hastalarının, aloe vera suyu almadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları gerekmektedir.
Aloe vera, bununla birlikte kan basıncını azaltma özelliğine sahiptir.
Aloe veranın içerisinde bulunan magnezyum, kan basıncınızı düzenleyen 300’den fazla olan farklı enzim tepkimesi aracılığıyla kan basıncını düşürmeye yardımcı olan faydalı bir besin olarak tanımlanır. Aloe vera, kalp atışlarının düzenlenmesine de katkıda bulunur.
Aloe vera jeli, güneşten bağlı yanığa olan iltihapları hafifletir.
Aloe vera, hem iltihap önleyici hem de serinletici etkileriyle, güneş yanığına bağlı iltihaplardan rahatsız olan kişilerde iltihapları gidermeye yardımcı olmaktadır.
“Aftların tedavisine destek sağlar”
Günlük yaşamda sahip olduğumuz alışkanlıklar nedeniyle meydana gelebilecek ağız ülseriyle aft yaraları, dudakların altında ve ağız içinde oluşmakta olup, yaklaşık olarak bir hafta boyunca devam edebilir. Aloe vera, ağız içindeki yaraların iyileşme sürecini hızlandırarak acıyı azaltma özelliğine sahiptir.
“Göz sağlığını teşvik eder”
Beta-karoten adlı medde, aloe vera bitkilerinin içinde yer alan sarı-kırmızı pigmenttir. Retina ve korneanın işlevi da dahil olmak kaydıyla göz sağlığını destekleyen bir antioksidan rolü üstlenmektedir.
ALOE VERA JELİ’NİN KULLANIM ŞEKİLLERİ NELERDİR?
Taze aloe vera jeli kullanırken, jeli doğrudan cildinize sürebilir ya da ev yapımı doğal tarifler ve karışımlarla beraber kullanarak yararını görmek istediğiniz bir alana sürebilirsiniz. Aynı zamanda aloe vera jeli, yiyeceklerin içine, smoothielere ve içeceklere ilave edilebilir. Aloe vera suyunu hazırlamak amacıyla her iki yemek kaşığı kadar aloe jeline bir bardak su ekleyiniz.
ALOE VERA’NIN YAN ETKİLERİ
Aloe vera, çoğunlukla güvenilir bir bitki olarak değerlendirilse de, belirli durumlarda olumsuz etkiler ve zararlar ortaya çıkarabilir.
Bundan dolayı, aloe vera jelini kullanmadan önce potansiyel yan etkileri ve zararları hakkında mutlaka bir uzmana başvurmanız önemlidir.
ALOE VERANIN OLABİLECEK YAN ETKİLERİ ŞÖYLE LİSTELENEBİLİR:
Aloe vera, çok hassas ciltlerde tahrişe neden olabilir.
Müshil etkisi potansiyeline sahip olan aloe vera, kasılmalara ve ishal durumuna yol açabilir.
Birçok günden fazla şekilde aloe vera kullanan bireylerin kanlarında elektrolit dengesizlikleri meydana gelebilir.
Derin yaralara ya da ağır yanıklar üzerine
doğrudan aloe vera sürmeyin.
Aloe vera, çok hassas ciltlerde tahrişe yol açabilir.
Aloe vera, çok hassas ciltleri rahatsız edebilen bir özelliğe sahiptir.
Genel olarak cilt için yararlı olsa da, hassas cilde veya alerjik yapıya sahip bireylerde tahrişe yol açabilir. Cildin yüzeyinde, kızarma, kaşıma ve yanma duyguları ile kendini gösterir. Bundan dolayı aloe vera kullanmadan önce muhakkak küçük bir alanda test edilmesi gerekmektedir.
Müshil etkisi bulunan aloe vera, kramp ve ishal yapma potansiyeline sahiptir.
Aloe vera, doğal laksatif olarak işlev gösterdiğinde, aşırı kullanımında bağırsakların aşırı uyarılmasına yol açabilir. Bu durum, karın bölgesinde kramplar, şişkinlik ve ishal şeklinde sindirim problemleri oluşturur. Bu etkiler, özellikle aşırı şekilde tüketildiğinde veya kullanıldığı zaman daha belirgin bir şekilde ortaya çıkabilir.
Aloe vera, uzun süre yüksek miktarda kullanıldığında vücutta elektrolit dengesizliklerine sebep olabilir. Bundan dolayı da, özellikle potasyum düzeylerindeki düşüşten kaynaklanan kalp ritmi bozuklukları gibi önemli sorunlara neden olabilir. bu nedenle, aloe veranın uzun süreli kullanımından uzak durmak önemlidir.
Aloe vera, meydana gelen küçük yaralarla yüzeysel yanıklara karşı yararlı olduğu bilinmektedir. Ancak derin yaralar veya ciddi yanıklar mevcut olduğunda, doğrudan uygulanmaması tavsiye edilir. Uygulandığı takdirde enfeksiyon riskini artırabilir.