Türkiye genelinde art arda yaşanan gıda zehirlenmesi vakaları, Afyonkarahisar’da da büyük bir tedirginliğe yol açtı. İstanbul’da aynı aileden dört kişinin hayatını kaybetmesiyle gündeme oturan üzücü olay, ardından Şişli’de 25 kişinin lahmacun yedikten sonra fenalaşması ve üç farklı kentte toplam 376 kişinin yedikleri yemekler nedeniyle hastaneye kaldırılması, vatandaşların kaygılarını daha da artırdı.
GEÇMİŞ OLAYLAR HALA HAFIZALARDA
9 Kasım’da Almanya’dan İstanbul’a gelen Servet ve Çiğdem Böcek ile iki çocuklarının yaşadığı trajedi, kamuoyunda derin bir iz bırakmıştı. Fatih’te kaldıkları otelde mide bulantısı ve kusma şikayetiyle hastaneye kaldırılan aileden iki çocuk tüm müdahalelere rağmen kurtarılamamış, anne 14 Kasım’da, baba ise 17 Kasım’da yaşamını yitirmişti. Soruşturma kapsamında otel sahibi ve bir çalışan tutuklanmıştı.
Benzer bir diğer olayda ise İstanbul Şişli’de aynı restorandan lahmacun yiyen 25 kişi, zehirlenme şüphesiyle hastanelere başvurmuştu. Öte yandan Adıyaman’daki KYK yurdunda 70 öğrenci akşam yemeği sonrası fenalaşmış, sağlık ekipleri tarafından tedavi altına alınmıştı. Bu olaylar, kamuoyunda “Gıda güvenliği ne kadar denetleniyor?” sorusunu yeniden gündeme taşıdı.
AFYON’DA VELİLERİN TEDİRGİNLİĞİ ARTIYOR
Türkiye genelindeki bu gelişmelerin ardından Afyonkarahisar’da da endişe büyüyor. Özellikle Selçuklu Mahallesindeki Neriman-ibrahim Küçükkurt Orta Okulu’nun önünde öğle aralarında satılan ve içeriği belirsiz olan gıda ürünleri velileri alarma geçirmiş durumda.
“DENETİM BİR GÜNLÜK OLMAMALI”
Bölgedeki veliler, seyyar satıcıların çocuklara ne sattığının bilinmediğine dikkat çekerek Afyonkarahisar Belediyesi Zabıta Müdürlüğüne çağrıda bulundu.
Veliler, “Her gün aynı manzara. Ne olduğu belli olmayan şeyleri çocuklara satıyorlar. Bu kadar olay yaşanmışken buna izin verilmemeli. Çocuklarımız için endişe duyuyoruz. Afyonkarahisar Belediye Başkanımız Burcu Köksal ve Zabıta ekiplerine sesleniyoruz. Lütfen her gün denetim yapılsın. Sürekli kontrol edilmesi lazım. Özellikle okul çevrelerinde satılan ürünlerin içeriği, saklama koşulları ve hijyen standartları konusunda ciddi soru işaretleri bulunuyor” dediler.
MÜDÜRLER VE MEM DUYARLI OLMALI
Öte yandan veliler, yalnızca zabıta denetimlerinin değil, okul müdürleri ve Milli Eğitim Müdürlüğü yetkililerinin de bu konuda daha duyarlı olması gerektiğini belirtiyor. Okul yönetimlerinin öğrencilerin güvenliğini sağlama konusunda önemli bir sorumluluğu olduğuna dikkat çeken veliler, seyyar satıcıların okul çevresinde durmasının uygun olmadığını vurguluyor.




