Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mustafa Faysal Baysal, alerjik hastalıkların mevsim değişikliklerine bağlı olarak şiddetinin arttığını ve doğru tedaviyle kontrol altına alınabileceğini vurguladı.
KÜF MANTARLARI VE EV TOZU AKARLARI ALERJİYİ TETİKLİYOR
Sonbaharın gelmesiyle iç mekanlarda nem oranı arttıkça, ev tozu akarları ve küf mantarlarının çoğalma riski de yükseliyor. Dr. Baysal, küf mantarlarının evin nemli bölgelerinde, özellikle banyo, mutfak ve bodrum gibi alanlarda, gözle görülmeden hızla çoğalabileceğini belirtti. Mantar sporlarına maruz kalan kişilerde, burun akıntısı, hapşırık, geniz kaşıntısı, gözlerde sulanma ve öksürük gibi alerjik belirtiler görülebilir.
Ev tozu akarları ise genellikle halılarda, peluş oyuncaklarda, yatak ve yastıklarda bulunur. Özellikle hava almayan odalarda biriken bu mikroskobik canlılar, alerjik reaksiyonları tetikleyebilir.
Baysal, evde sık sık havalandırma yapmanın, halıları düzenli olarak süpürmenin ve yatak takımlarını yüksek ısıda yıkamanın alerji riskini azaltacağına dikkat çekti.
KAPALI ALANLAR ALERJİ RİSKİNİ ARTIRIYOR
Sonbahar mevsiminde, havaların soğuması nedeniyle daha fazla kapalı alanda vakit geçirilmesi alerjik bireyler için risk oluşturuyor. Dr. Baysal, okulların açılması, iş yerlerinde geçirilen uzun saatler ve evde geçirilen zamanın artmasıyla alerjenlerle temas süresinin uzadığını belirtti. Bu da burun tıkanıklığı, sürekli hapşırma, boğazda yanma ve öksürük gibi şikayetleri artırabiliyor.
Isıtma sistemlerinin havayı kurutması, burun ve boğaz mukozasının savunma gücünü zayıflatıyor. Bu durum, hem alerjik reaksiyonlara hem de üst solunum yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlıyor. Dr. Baysal, bu nedenle yaşam alanlarının düzenli olarak havalandırılmasının, filtrelerin temizlenmesinin ve ortam nem dengesinin korunmasının önem taşıdığını ifade etti.
BURUN TIKANIKLIĞINI HAFİFE ALMAYIN
Dr. Baysal, uzun süren burun tıkanıklığı, geniz akıntısı veya geçmeyen öksürüğün sadece bir soğuk algınlığı belirtisi olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirtti. Bu tür belirtiler kronikleşirse, alerjik rinit veya sinüzit gibi hastalıklara yol açabilir. Bu nedenle alerjik reaksiyonların yaşam kalitesini etkilemeden önce bir göğüs hastalıkları veya alerji uzmanına başvurulması gerektiğini vurguladı.
SONBAHAR ALERJİLERİNDEN KORUNMA ÖNERİLERİ
Dr. Baysal, sonbaharda alerjilerle mücadele etmek veya hafifletmek için şu önerilerde bulundu:
· Evde nem oranını yüzde 40-50 arasında tutun; gerekirse nem alıcı cihazlar kullanın.
· Yatak, yastık ve yorganları haftada bir 60 derecede yıkayın.
· Halı, perde ve peluş oyuncakları mümkün olduğunca azaltın.
· Pencereleri sabah erken veya gece geç saatlerde kısa süreli açarak evi havalandırın.
· Küf oluşan bölgeleri sirke veya özel temizlik ürünleriyle temizleyin.
· Gerekirse doktor tavsiyesiyle alerji ilaçları veya burun spreyleri kullanın
· Evcil hayvan tüyleri alerjiyi tetikleyebileceği için, hayvanla aynı odada uyumamaya özen gösterin.
Sonbahar, alerjik reaksiyonları artırabilen birçok tetikleyici ile dolu bir mevsim olsa da, önceden alınacak basit önlemlerle alerjiler kontrol altına alınabilir. Alerjik rahatsızlıkların önlenmesi veya hafifletilmesi için gerekli tedbirler alınarak, kışa sağlıklı bir başlangıç yapılabilir.
