Türkiye Cumhuriyeti’nin 102. yılı kutlamaları kapsamında gerçekleştirilen Cumhuriyet Resepsiyonu, Afyonkarahisar’da termal bir otelde düzenlendi.
Resepsiyona, Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı ve eşi Burhan Selim Yiğitbaşı ev sahipliği yaptı. Afyonkarahisar protokolü ve eşlerinin katıldığı programda, Vali Yiğitbaşı tüm katılımcıları güler yüzle karşılayarak Cumhuriyet Bayramı’nı teker teker kutladı.

Düzenlenen resepsiyona, TBMM Başkanlık Divanı Kâtip Üyesi ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Av. İbrahim Yurdunuseven, Afyonkarahisar İkmal ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Dr. Yalçın Tecimer, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal, AKÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karakaş, AFSÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Aslan, Afyonkarahisar İl Emniyet Müdürü Ahmet Birtan Erol, il başkanları ve diğer protokol üyeleri katıldı.

PASTA KESİLDİ
Afyonkarahisar Valisi Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Cumhuriyet’in 102. yılı resepsiyonunda örnek bir hassasiyet ve samimiyet sergiledi. Pasta kesimi öncesinde sahneye tüm çocukları davet eden Vali Yiğitbaşı, miniklerle tek tek ilgilenerek onlara unutulmaz bir an yaşattı. Çocuklara hep birlikte geriye saydıran Yiğitbaşı, “Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun” mesajıyla coşkulu bir şekilde pastayı kesti. Vatandaşlarla da yakından ilgilenen Vali Yiğitbaşı, herkesle tek tek fotoğraf çektirerek samimiyetiyle büyük takdir topladı.
Vali Yiğitbaşı, sahnede bulunan çocukların yanı sıra sahne arkasında kalan minikleri de yanına çağırarak hiçbir çocuğun dışarıda kalmamasına özen gösterdi. Tüm çocuklarla birlikte Cumhuriyet pastasını kesen Yiğitbaşı’nın bu ince davranışı, katılımcıların kalbini ısıttı. Gösterdiği içtenlik, ilgisi ve çocuklara olan sevgisiyle Vali Kübra Güran Yiğitbaşı, Cumhuriyet coşkusunu adeta yüreklere işledi.

“CUMHURİYET SADECE BİR YÖNETİM BİÇİMİ DEĞİLDİR”
Vali Kübra Güran Yiğitbaşı konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Sayın çok kıymetli protokolümüz, çok değerli şehit yakınlarımız, gazilerimiz, sivil toplum kuruluşlarımızın çok kıymetli temsilcileri, başkanlar, üyeleri ve çok değerli hemşerilerim; bugün bu kıymetli günde, bu anlamlı günde aramızda bulunduğunuz için her birinize ayrı ayrı şükranlarımı ifade ederek programımıza, kabul törenimize hoş geldiniz diyorum.
Daha güçlü ve istiklal aşkıyla yeniden hatırlamak için bir aradayız. 29 Ekim 1923, bu aziz milletin esareti asla kabul etmeyeceğini, bağımsızlığından asla taviz vermeyeceğini tüm dünyaya ilan ettiği gündür. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.’ sözleriyle milletimiz iradesine sahip çıkmış, geçmişin şanlı mirası üzerine bina ettiği yepyeni bir ilin tüm dünyaya ilan etmiştir.
Bilmeliyiz ki Cumhuriyet sadece bir yönetim biçimi değildir; bu milletin inancıyla, ferasetiyle, sabrıyla, diliyle yoğrulmuş, aynı zamanda her birimize birer emanettir. Bu emanet bizler için büyük bir kazanım olmasının yanında, omuzlarımızda taşıdığımız çok büyük bir sorumluluktur” dedi.

“BU TOPRAKLAR BİZLERE BÜYÜK BEDELLERLE VATAN KILINDI”
Yiğitbaşı konuşmasının devamında ise: “Değerli misafirler, bu topraklar bizlere büyük bedellerle vatan kılındı. Çanakkale’de, Sarıkamış’ta, Sakarya’da, Kocatepe’de, Dumlupınar’da nice isimsiz kahraman ‘Allahu ekber’ nidalarıyla şehadete yürüdü. Bugün ezanlarımız göklerde yankılanıyorsa, bayrağımız semalarda özgürce dalgalanıyorsa bunu fedakâr yiğitlere borçluyuz. Her birinin ruhları şad, makamları âli, mekânları cennet olsun.
Biz, tarih boyunca her daim mazlumun yanında olduk ve zalimin karşısında dimdik durduk. Bizler, hangi coğrafyada bir feryat varsa oraya el uzatan, yüreğini koyan, desteğini ve duasını esirgemeyen bir milletin evlatları ve torunlarıyız. Çünkü bizim kültürümüzde merhamet vardır, vefa vardır, adalet vardır. Ve bu, Cumhuriyetimizi şekillendiren manayı da aynı zamanda içerisinde barındırmaktadır” ifadeleri kullandı.

“MİLLETİMİZ HER ZORLUKTA VAKUR DURUŞUNU KORUDU”
Yiğitbaşı, Cumhuriyet’in 102 yıllık yürüyüşüne de değinerek: “Cumhuriyetimizin 102 yıllık onurlu yürüyüşü boyunca nice badireler atlatıldı, çeşitli vesayet odaklarıyla mücadele edildi, darbeler yaşandı, ekonomik saldırılar, terör gibi pek çok belayla uğraşıldı. Ama her seferinde milletimiz vakur duruşu, inancı, duası ve vefasıyla bu topraklara yeniden sahip çıkmayı her daim bildi. İşte en son, tıpkı 15 Temmuz gecesi olduğu gibi yeni destanlar yazmaya da devam etti” dedi.

“AFYONKARAHİSAR ZAFERİN TOPRAKLARIDIR”
Konuşmasında Afyonkarahisar’ın tarihî önemine vurgu yapan Vali Yiğitbaşı: “Kıymetli hemşerilerim, bizler Afyonkarahisar olarak bu kutsal yürüyüşte üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu şehir tarihimizin bir mihenk taşlarından birisidir; Kurtuluş Savaşı’nın karargâhı, zaferin topraklarıdır. Burada atılan her adım, Türkiye’nin geleceğine uzanan büyük bir hamledir. Afyonkarahisar tarımıyla, sanayisiyle, turizmiyle, kültürüyle büyüyen, gelişen, diriliş ve yükselişin lokomotif şehirlerinden biridir ve böyle olmaya da inşallah daha güçlü bir azimle devam edecektir” ifadelerini kullandı.

“GÜÇLÜ AFYONKARAHİSAR, GÜÇLÜ TÜRKİYE DEMEKTİR”
Yiğitbaşı, konuşmasında gençler, kadınlar ve çocuklar için yürütülen çalışmalara da değinerek: “Bu bakımdan bizler, devletimizin tüm imkânlarını vatandaşlarımızla buluşturmak için sahada gece gündüz demeden tüm kurumlarımızla çalışmaya devam ediyoruz.
Gençliğimize daha iyi bir gelecek sunmak, kadınlarımıza daha fazla imkân sağlamak, çocuklarımızı çağın gereklilikleriyle donatmak için var gücümüzle çabalıyoruz. Çünkü biliyoruz ki güçlü bir Afyonkarahisar, aynı zamanda güçlü bir Türkiye demektir. Cumhuriyetimizin gücünün kaynağı, bu milletin iman dolu yüreğidir” dedi.
“BU MİLLETİN MAYASI SAĞLAMDIR”
Vali Yiğitbaşı devamında:“Bizler bir olduğumuz sürece, iri ve diri kaldığımız sürece Allah’ın izniyle millet olarak aşamayacağımız engel, varamayacağımız hiçbir hedef yoktur. Yeter ki aramıza nifak sokmak isteyenlere fırsat vermeyelim; yeter ki ezanlarımızla, bayrağımızla, ahlakımızla, ailelerimizle, değerlerimizle tüm dünyada var olmaya özgüvenle devam edelim.
Bu milletin mayası sağlamdır, çünkü hamuru dualarla, imanla yoğrulmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzyılı aşan yürüyüşü göstermiştir ki bu millet, tüm zorlukların üstesinden gelebilecek sarsılmaz bir inanç ve iradeye sahip olmuştur, olmaya da devam etmektedir” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE DAİMA MAZLUM COĞRAFYALARIN YANINDA OLACAK”
Vali Yiğitbaşı, terörle mücadele ve Filistin’de yaşanan insanlık dramına da değinerek: “Bugün bu iradenin en somut tezahürlerinden biri olan terörle mücadele süreci de kararlılıkla yürütülmektedir. Bu süreç, terörün ve şiddetin karanlık gölgesini ülkemizin üzerinden tamamen kaldırmak ve her bir vatandaşımızın geleceğe umutla bakmasını sağlama yolunda atılmış stratejik ve tarihi bir adımdır.
Diğer yandan bugün coşkuyla kutladığımız bayram sevincimizin yanı sıra, gönül coğrafyamızda yaşanan derin acıları da sizlerle birlikte yüreğimizde hissediyoruz. Özellikle Filistin’de, bildiğiniz gibi, Gazze’de masum sivillerin, kadınların, çocukların, yaşlıların yaşadığı büyük insani dram, vicdan sahibi herkesin yüreğini derinden yaralamaktadır.
Devletimiz, tarihi bir sorumlulukla çatışmaların derhal sona ermesi, kalıcı bir ateşkesin sağlanması, bölgeye kesintisiz insani yardımların ulaştırılması için üst düzey diplomatik bir çaba göstermiştir, göstermeye de devam etmektedir.
Kadim medeniyetimizin ve Cumhuriyetimizin bize miras bıraktığı insan odaklı, adil ve merhametli dış politika vizyonuyla Gazze’deki kardeşlerimizin yanında olmaya ve küresel vicdanın sesi olmaya, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde devam edeceğiz. Türkiye, daima mazlum coğrafyalardaki kardeşlerinin yanında duracaktır” dedi.

“CUMHURİYETİMİZİN İKİNCİ YÜZYILINA KARARLILIKLA YÜRÜYORUZ”
Vali Yiğitbaşı konuşmasını: “Sözlerime son verirken başta Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu vatanı bizlere emanet eden tüm aziz ecdadımızı, şehitlerimizi rahmetle ve minnetle yâd ediyorum. Ahirete intikal eden tüm gazilerimize Rabbim’den rahmet diliyorum, aramızda bulunan tüm gazilerimize ve ailelerine de sağlık ve huzur dolu ömürler diliyorum.
Hepinizden Allah razı olsun. Bugün Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını kutlarken, kararlılıkla yürüdüğümüz bu kutlu yolda, Türkiye Yüzyılı vizyonu rehberliğinde geleceğe adım atarken sizlerle beraber, el ele, kol kola yürümeye devam edeceğiz. Rabbim devletimize ve milletimize zeval vermesin; birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim ve kaim kılsın.
Vatanımıza, arazimize, bayrağımıza kastedenlere hiçbir zaman fırsat vermesin. Bu anlamlı gün vesilesiyle, bugün burada bulunduğunuz için, bu bayram coşkusunu bizlerle beraber kutladığınız için ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.
Tekrar her birinizi Allah’a emanet ediyorum. Nice yüzyıllara, Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun” sözleriyle tamamladı.




