Muhabir: TE Bilisim
YAŞAYAN EFSANELER (18)
Afyon Futbol’unun unutulmazlarından, belki de gelmiş geçmiş en önemli futbolcularından biridir. Türkiye’de futbol takımı sayısının çok kısır, 9-10 takımla Milli Lig’in oynandığı bir dönemde Galatasaray’a transferi gündeme gelen süper yetenek;
HİDAYET UZUNKAYA (Ciğerci Hidayet)
1940 Afyon doğumludur. Tahsilini Afyon’da yapmıştır. Küçüklüğünden itibaren Allah vergisi futbol yetenekleri dikkati çekmektedir. Böyle olunca da 16 yaşında iken o yılların önemli takımlarından olan Doğanspor’da futbola başlar. 1956-57 sezonunda burada oynar ve Çimentospor’a transfer olur. (Resim 1)
Çimentospor’da 3 yıl aralıksız oynar. Ancak Çimentospor gibi önemli bir takımda oynamasına rağmen hocanın disiplin anlayışına pek uymamaktadır. O dönemde Çimentospor’u bir dönemler Yugoslav Milli takımının unutulmaz yıldızlarından Vahittin Gezer (Vayko) çalıştırmaktadır. Çok disiplinli bir hocadır. Profesyonel takım gibi yönetir Çimentospor’u kendine bakmayan, idmanları kaçıran veya kaytaran futbolculara forma vermemektedir. Hidayet’e de hocanın bu disiplin anlayışı ters gelmektedir. Zaman, zaman kaytarmaktadır.
O Çimentospor bugün Türkiye Liglerinde çok rahatlıkla oynayabilecek dev bir kadroya sahipti. Ciğerci’de bu kadronun önemli elemanlarından biriydi. O dönemki Çimentospor’da; Kalede (Vefa’lı Sezai), Sağbek Kemal Tezcan (Afyon), Solbek Atilla Kurtbaş (Afyon), Sağhaf Yusuf (Adapazarı), Santrahaf Orhan (Kütahya) Sol Haf Ciğerci (Afyon), Sağ Açık Jet Hakkı (Afyon), Sağiç Recep (Kütahya, Santrafor Ekrem (Yugoslav), Sol İç Nuhi (Yugoslav), Sol AÇık Mıncak Yılmaz (Afyon) gibi önemli futbolcular vardı. Daha önemlisi takımın Joker futbolcusu Refik abi (Refik Demir) idi. Refik abi Ciğerci oynamazsa onun yerinde Sol Haf, ciğerci oynarsa Nuhi’nin yerinde Sol İç oynardı. Yeri gelmişken bir kez daha belirtmeden geçemeyeceğim; kaptan Refik Fenerbahçe’li Oğuz’un daha iyisiydi. Zira Oğuz tek ayaklı, Refik ağabey her iki ayağı ile müthiş futbolcu idi. Milimetrik paslar atardı. (Resim 2)
Ancak Ciğerci disiplinsiz davranışları nedeniyle Antrenör Vayka tarafından zaman, zaman kadro dışı bırakılmaktaydı.
O yıllarda Afyon Devlet Hastanesi Baş Tabibi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Nurettin Çelikaksoy idi. Galatasaray’lı yöneticilerle çok iyi dostluk ve ilişkileri vardı. Ciğerciyi Galatasaray’lı yöneticilere tavsiye der onlarda takibe alırlar.
Hidayet gerçekten çok güçlü, kuvvetli her iki ayağını ve kafasını mükemmel kullanan adeta gol için yaratılmış bir futbolcu idi. Üstelik rakip kaleci ile karşı karşıya kaldığında “sağına mı? Soluna mı? Atayım diyecek kadar soğukkanlı bir futbolcu idi.
Hidayetin futbolu kısa sürede civar illerde yankı buldu. Birçok talipleri oldu. Transfer teklifleri almaya başladı. Bir gün aniden Kütahya Şekerspor yöneticileri gelirler ve Hidayet’i Kütahya’ya götürürler. Hidayet giderken Mustafa Köken’i (Foto Venüs) arar birlikte giderler. Hidayet’in şartlarını Şekerspor’lu yöneticiler kabul ederler. 2 gün misafir olurlar. Ancak o ara Hidayet sakatlanır. “benim bunlardan alacağım para haram olur” diye düşünür ve geri döner, bir daha gitmez. O sezonu da Çimentospor’da tamamlar. Sezon sonu Tavşanlı Linyitspor’a gider. Ancak sol dizindeki sakatlık ona rahat vermemektedir. Buna rağmen 2 sezon Linyitspor’da oynar ve Afyon’a döner. Bu arada tedavi edilemeyen sakatlığı ilerlemiştir. Bu sakatlık onun Galatasaray’a transferini de engellemiş olur.
Son bir yıl ilk kulübü olan Doğanspor’da oynar ve futbolu bırakır.
Sanıyorum 1963 yılı idi. Uşak Deri Yün Mensucat takımında futbola başlamıştım. Uşak’ta Çimentospor ile bir hazırlık maçı oynadı. 5-4 kazandık. Çimenspor’un attığı 4 golün 3’ünü o atmıştı. Ertesi hafta Afyon’da oynadık, 5-0 kaybettik. Yine Çimentospor’un attığı 5 golün 3’ünü o attı.
Yani en zirvede olduğu dönemde tanıdım Ciğerci’yi son dönemde de o Doğanspor’da ben Çay Çağlayanspor’da idim. Karşılıklı oynadık. Ancak o ilk tanıdığım Hidayet gitmiş sanki yerine başkası gelmişti. Sakatlığı nedeniyle koşamıyor. Hatta zor yürüyordu. Ve futbolu bıraktı.
Futbolunu ve kendini yakından tanıdığım için hep üzülmüşümdür. Çok iyi yetlerde olması gerekirken kendi hataları nedeniye olamamıştır. Kendine bakamamıştır. Çimentospor’un unutulmaz yıldızları Refik ağabey (Refik Demir) ve Ahmet Özbay ile söyleşilerimizde söz birliği etmişçesine “kendine bakmadı yoksa çok iyi yerlerde olurdu” dediler.
Bu yazıyı hazırlamadan önce kendisini ziyaret ettim. Hasta olduğunu evden çıkamadığını duymuştum. Hem geçmiş olsun dedim, hemde eskileri konuştuk. Konumuz futboldu. Kendiside hatalarını kabul ediyor.
Ziyaretimde kendisini çok ciddi biçimde rahatsız buldum. Götürdüğüm ODAK gazetesini okudu. Mutlu oldu. Hastalığı döneminde yakın dostlarının aramamasından dolayı buruk ve kırgın.
Sağlıklar diliyorum. Allah şifa versin ağabey