Kurtulmuş, “Maalesef bütün dünyanın gözü önünde, artık açlık ve gıda yardımları da birer silah olarak kullanılıyor. Bu açıkça bir soykırımdır. Türkiye olarak her vesileyle, her platformda bu zulme karşı sesimizi yükseltmeye devam ediyoruz. İsrail’in Filistin’de yaptıkları yalnızca İsrail’in ayıbı değil, buna sessiz kalan bütün insanlığın ortak ayıbıdır. Bu soykırımın failleri olan Netanyahu ve çetesi, hem uluslararası mahkemelerde hem de insanlığın vicdanında hesap verecek. Ama en az onlar kadar bu savaşa sessiz kalan, destek veren, siyasi, fikri ya da askeri yardımlarda bulunanlar da suç ortağıdır” dedi.
“AGİT MİNSK GRUBU TARİHE KARIŞTI”
Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecine de değinen Kurtulmuş, bu sürecin AGİT Minsk Grubu'nun işlevsizliğini ortaya koyduğunu belirtti. “Hiç şüphesiz Azerbaycan ile Ermenistan’ın normalleşmesi, aynı zamanda AGİT Minsk Grubu’nun işlevini yitirdiğini göstermiştir. 33 yıl boyunca hiçbir somut adım atmadan süreci izlemekle yetinen ve yalnızca bazı tavsiyelerde bulunan AGİT Minsk Grubu’nun ne kadar etkisiz olduğu artık kesinleşmiş ve bu durum tarihe geçen örneklerden biri olmuştur” ifadelerini kullandı.
"RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI DIŞ GÜÇLERİN ETKİSİYLE UZUYOR"
Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Kurtulmuş, bazı bölge dışı ülkelerin savaşın bitmesini istemediğini belirterek, bu nedenle çatışmaların dört yılı aşkın süredir devam ettiğini söyledi. “Bazı bölge dışı ülkeler bu savaşın sona ermesini istemediği için çatışmalar halen devam ediyor ve çok sayıda insan hayatını kaybediyor. Temennimiz, bu savaşın en kısa sürede sona ermesidir” dedi.