Konya’da bahar yağmurları sonrası doğa canlanmış durumda. Kırsal alanlar yeşilin birçok rengini alırken, madımak otu da tekrar toprağa döndü. Doğayı sevenler ve köylüler, sabah erken saatlerde doğal alanlara gidip madımak hasadına başlamışlar.
KONYA’DA DOĞA CANLANDI
Gecikmiş bahar yağmurları, daha çok Konya’nın kırsal kesiminde doğanın dengesini tekrar sağladı. Dağlar, yaylalar ve açık alanlar yeniden canlanırken, toprak derin bir nefes aldı. Bu doğanın uyanışıyla beraber, mantar ve ot toplanması dönemi de hızlandı.
MADIMAKTA BOLLUK VAR
Bu yıl, kuzugöbeği ve çayır mantarının yanı sıra domalan şeklinde mantar türleri ön planda, ancak en fazla ilgi madımak otuna gösteriliyor. Toprağı neredeyse örtü gibi kaplayan bitki, özellikle sabah saatlerinde çayırlara giden insanlar tarafından toplanmaktadır.
Sert yapısı sayesinde, madımak keskin bıçak ya da jiletle toplanmakta. Bu durum, kırsal halk için hem bir gelenek haline gelmiş hem de geçim kaynağı olmuştur.
ŞİFALI OTUN ÇEŞİTLİ KULLANIMI
Madımak otu, Anadolu mutfağında yalnızca bir yemek bitkisi değil, ayrıca şifa kaynağı olarak da tanınmaktadır.
– Haşlanarak yapılan yemeği
– Kurutulduktan sonra demlenen çayı
– Taze olarak salatalarda kullanılması
gibi çeşitli şekillerde tüketilmektedir. Şehirde yaşayanlar, kırsaldan gelen madımakları dikkatlice temizleyip dondurarak, yıl boyu tüketmeye devam etmektedirler.
MADIMAK ÜRETİMİ BAŞLADI
Artan talep doğrultusunda, bazı bölgelerde kontrollü olarak madımak üretimi de yapılmaya başlanmıştır. Bu sayede doğadan elde edilen ürünlerin yanı sıra, pazarlarda kültür madımağının da satılmaya başlandığı görülüyor. Bu gelişme ise, bitkinin sürdürülebilir bir şekilde üretilmesi açısından önemli adım şeklinde değerlendirilmektedir.
YALNIZCA TÜRKİYE’DE BULUNAN ENDENİK BİR BİTKİDİR
Yapılan araştırmalar, madımağın sadece Türkiye’de yetiştiğini göstermektedir. Bu özelliği sayesinde madımak, endemik bitkilerin arasında yer almakta ve Anadolu kültüründe derin yere sahip olduğu söylenmektedir.
Özellikle Sivas bölgesinde, madımak hakkında bestelenmiş türküler ile düğünlerde çalınan melodiler, bu bitkinin kültürel miras içindeki yerini gözler önüne sermektedir.