Teknolojinin hayatın her alanında hızla yaygınlaşması, ruh sağlığı alanında da yeni eğilimleri beraberinde getiriyor. Son dönemde çok sayıda birey, yaşadığı psikolojik sorunlara çözüm ararken yapay zekâ tabanlı sohbet sistemlerine başvuruyor. Ancak uzmanlar, yapay zekânın profesyonel terapi sürecinin yerini almasının mümkün olmadığını vurguluyor.
EMPATİ KURMA BECERİSİ YOK
Psikolog Dr. Fatma Kayım, yapay zekânın verdiği yanıtların sınırlı olduğunu belirterek, “Yapay zekâ ‘Sana tam anlamıyla bir terapist olamam. Çünkü terapi uzun süreli, profesyonel ve yüz yüze ilerlemesi gereken bir süreçtir’ şeklinde cevap veriyor” dedi.
Dr. Kayım, terapistlerin kişisel öykü, geçmiş yaşantılar ve danışanın ihtiyaçlarını dikkate aldığını, sözel olmayan ipuçları olan mimik, ses tonu ve beden dilini değerlendirdiğini hatırlattı. “Bu unsurlar yapay zekânın veremeyeceği bir derinliktir. Ayrıca yapay zekâ araçlarının empati kurma becerisi yoktur. Bu nedenle tam anlamıyla anlaşılmak mümkün değildir” ifadelerini kullandı.
PROFESYONEL DESTEK ŞART
Kayım, yapay zekânın belirtilere göre muhtemel tanılar önerebileceğini ancak psikiyatrik tanının çok daha derin bir analiz gerektirdiğini söyledi. Özellikle eş tanı gibi karmaşık durumlarda yapay zekânın yetersiz kaldığını belirten uzman, “Yapay zekâ tarafından sunulan yüzeysel öneriler uzman kontrolü olmadan uygulandığında ciddi olumsuz sonuçlara yol açabilir” uyarısında bulundu.
Sonuç olarak yapay zekânın yalnızca anlık rahatlama sağlayabileceğini belirten Dr. Kayım, ruhsal sorunlarla mücadele eden kişilerin mutlaka profesyonel destek almaları gerektiğini vurguladı.