Seçim önce partilerin Genel Başkanlarının söylemleri, sonra parti politikası vaatleri, daha sonra adaylar ve İl Başkanlarının  Teşkilatın çalışmalarıyla birlikte kazanılır.

Medya ve tanıtımda önemlidir elbette.

Önemli bir husus daha var.

Senkronize...

 

Yukarıda saydıklarımın hepsinin senkronize olması şarttır.

 

Büyük bir orkestrada...

Yüze yakın sanatçının içerisinde bir davulcunun yanlış bir ritmi hepsini etkiler.

Seyircide zevk almaz, orkestrada da moral motivasyon tükenir.

 

Siyasi partilerimizde böyle...

Adaylar ile İl Başkanı arasında bir problem yaşanıyorsa, İl Başkanı bir adayın listede yer almasını istiyorsa, hatta kendi istediği bir sırada olmasını istiyorsa...

Eğer ki bu isteği yerine gelmediyse...

Yandı gülüm keten helva.

*

AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti...

Seçim takvimi başladığında, aday adayları birer birer açıklamalar yaptıkça hemen hepsini gözlemledim.

İki parti...

AK Parti ve İYİ Parti İl Başkanları hariç diğer ikisi kendilerini bir adaya kanalize ettiklerini o kadar belli ettiler ki...

Sonunda MHP İl Başkanı istifa etmek zorunda kaldı.

Zaten...

Eğer istifa etmeseydi...

Ne olacağı malum...

*

CHP=BKP

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı Yusuf Onur Seçme, önceki Başkan Yalçın Görgöz’ün Milletvekili aday adayı olması nedeniyle istifasının ardından atandı.

Mevcut Milletvekili Burcu Köksal istiyordu O’nu.

 

Yusuf Bey efendi bir kişidir.

Lakin...

Burcu Köksal ve eşi Yasin Köksal’ın adeta ne derlerse yapar gibi hale gelen davranışları, parti içerisinde diğer aday adayları arasında tepki topladı.

Şevkleri kırıldı aday adaylarının.

Liste açıklandıktan sonra da...

Bazıları dedi ki;

  • CHP oldu BKP.
  • İl Başkanı İl Başkanı olduğunun farkında olmalı.
  • BKP Lideri Burcu Köksal’a ve eşine bir şey dememize gerek yok.
  • Onlar kendilerine yakışanı yapıyorlar. İçleri neyse dışları da o.

 

Yorumlar bunlar.

Daha ağırları da var.

Burcu Köksal’ın avukatlık işleriyle ilgili.

Ama onlar hukuki konular.

Cumhuriyet Başsavcılığını ve Baroyu ilgilendiriyor.

 

Neyse biz dönelim konumuza...

Söylediğim gibi İl Başkanını ve ailesini tanırım.

Şimdi aslında bu seçim O’nun imtihanı.

Ya sadece BKP’nin İl Başkanı olmayı seçecek.

Ya da...

CHP’nin İl Başkanlığının hakkını verdiğini gösterecek.

 

Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanı bu süreçte maalesef  şimdilik ‘orta’ not alabiliyor.

Genel kanaat böyle...

İlk yarı karne notu 4,5’tan 5

 

*

AK PARTİ...

AK Parti İl Başkanı Hüseyin Uluçay son derece beyefendi ve nazikliği ile götürdü süreci.

Hiç bir aday adayını ön plana çıkartacak çalışmalar yapmadı, öyle görüntüler vermedi.

Aday adaylarının daha çok olması için gayret sarfetti.

Temayül çalışmalarını da başarılı bir şekilde yönetti.

 

Bu ilk devre idi maçta.

Şimdi ikinci devre başlıyor.

Bu devre, ilk devreden daha önemli.

Netice bu devre sonunda belli olacak.

 

Listenin bazı handikapları yok değil.

Ama aşılamayacak şeyler değil bunlar.

 

AK Parti’nin şöyle bir özelliği var...

Lidere ve Teşkilata kesin bir sadakat var.

Bunun en büyük nedeni...

AK Parti’nin iktidar olması ve tekrar iktidar olacağına olan inanç.

 

Bir de...

Lider Recep Tayyip Erdoğan’ın ahde vefa kişiliği.

Bugüne kadar kimseyi göz ardı etmedi.

 

Mesela...

Burhanettin Çoban.

İl Başkanıydı.

Görevden alındı.

Gözyaşları içinde terk etti Genel Merkezi.

Sonra...

Reis O’nu Afyon’un Reisi yaptı.

 

Mehmet Zeybek...

İl Başkanıydı.

FETÖ’nün gazabına uğradı.

Görevden aldı O’nu da Reis.

Sonra...

O’nu da Afyon’un Reisi yaptı.

 

Hüseyin Sezen...

İl Başkanıydı.

Başarılıydı da.

Ama kan değişimi istedi Reis.

Bayrağı devretti O’da.

Küsmedi, darılmadı.

Şimdi aday adayı oldu.

Bildiğim kadarıyla...

Son anda Reis, iki vekilde listede olsun deyince...

Böyle oluştu liste.

Hüseyin Sezen yine küsmedi, darılmadı.

Çünkü davasına, Liderine bağlı.

AK Parti iktidarının nimetlerinden faydalanmak gibi bir derdi yok O’nun da.

 

Ama bazıları öyle değil maalesef...

İsim isim yazacağız bunları da elbette sırası geldikçe.

 

AK Parti’de gördüğüm, bildiğim.

Genellikle...

Recep Tayyip Erdoğan davaya ve kendisine sadık olanları vakti saati geldiğinde unutmadığını gösteriyor.

 

Hüseyin Uluçay’ın ilk yarı dönem notu 10

*

İYİ Parti

Muhammet Mısırlıoğlu.

Önce İlçe Kongreleri.

Sonra İl Kongresi.

Medya ile ilişkisi.

Bu arada partiye yaptığı transferler ve yeni üye kayıtlarında rekora koşması.

Seçim sürecinin başlangıcında yaptığı çıkış.

Bu süreç içerisinde Ronaldo’yu transferi.

Genel Merkez ile, Afyon Teşkilatı ile, aday adayları ile olan ilişkileri mükemmel.

Şu ana kadar kazasız bir şekilde idare etti süreci.

 

Şimdi ikinci yarı başlıyor.

İlk yarıdaki performansını gösterirse...

Bu seçimde en mutlu olan O olur.

Ama...

MHP yenileniyor.

Küskünler birer birer partilerine dönme sinyali veriyor.

İşte bu ikinci yarıda etkileyebilir Muhammet Mısırlıoğlu’nun başarısını.

Bu arada...

İYİ Parti Genel Merkezindeki performans kaybı da etkileyecektir yerelde Muhammet Mısırlıoğlu’nu ve teşkilatını.

 

İlk yarı notu 9

*

MHP

Aday adaylığı sürecinden çok önce...

Beş yıldan bu yana MHP İl Başkanlığı görevini yapan Mehmet Kocacan’ın bu süreçte ne yaptığını sorarsanız...

İlk yıllarda uyumlu ve mütevazi görüntüsüyle tanımıştık.

Öncesinden de tanırım kendisini.

Okul yıllarından...

 

MHP İl Başkanlığı koltuğuna oturmasına ön ayak olan ve kendisine her zaman desteği nedeniyle teşekkür ettiği Mehmet Taytak’a nedense altı ay kadar önceden itibaren bir farklı olmaya başladı Mehmet Kocacan.

Sanki bir yerlerden bir talimat almış gibiydi.

Az bir süre sonra anlaşıldı durum...

Aziz Aslan’a kilitlemişti kendisini adeta.

Taytak off, Aslan in...

Aziz Aslan’ın birinci sıraya geleceğine kesin gözüyle bakıyordu Mehmet Kocacan.

Çünkü...

Aziz Aslan her yerde öyle bir hava estiriyordu ki...

Sanki kendisi aday adayı olmak istememiş, Ankara’dan birileri kendisine gel adaylık müracaatını yap demişlerdi.

Hatta...

O’nun yetişebilmesi için adaylık başvuru saatini bile bir saat ileriye almışlardı.

Kamuoyuna, daha doğrusu MHP camiasına pompalanan buydu.

Sonra...

MHP Lideri Devlet Bahçeli ve MHP Genel Merkezinin verdiği kararla Mehmet Taytak birinci sıra adayı gösterilince Aziz Aslan’ın söylemlerinin fos olduğu ortaya çıktı.

 

Sakızı yere düşürmüştü Mehmet Kocacan.

Aslında...

Tarafsız kalsa, İl Başkanının olması gerektiği duruşu yapabilseydi...

Vefasızlık yapmasaydı...

Hiç bu duruma düşmeyecekti.

 

Yine biraz geriye gidersek...

Mehmet Kocacan MHP’de Milletvekili Mehmet Taytak’a sempatisi olanlara kem gözle bakar hale gelmişti.

Bu kapsamda İl Yönetimi içerisinde görev değişiklikleri, İl Genel Meclisinde bazı değişiklikleri yapmaktan çekinmedi.

Antalya’da son yapılan MHP’li Belediye Başkanları istişare toplantısında MHP Afyon Milletvekili Mehmet Taytak’ın fotoğrafını çektiği için partinin tüm basın işlerinde yardımcı olan ve gece gündüz koşturan Murat Emre’yi bu görevden uzaklaştırdı Kocacan.

Aklınca...

Ne kadar çok kelle alırsa, o kadar çok itibarı olacağını düşündü.

Ama MHP böyle bir parti değil.

Bunu ya hiç bilmiyordu, ya da unutmuştu.

 

Geçen hafta...

MHP Genel Merkezi geçtiğimiz Perşembe akşam 22.00’de Milletvekili adaylarını açıklamıştı.

Ertesi gün MHP Genel Başkan Yardımcısı Emirdağlı İzzet Ulvi Yönter’in Emirdağ ve Afyon programı vardı.

Yönter ve Taytak Ankara’dan birlikte geldiler Emirdağ’a.

Bu görüntü Kocacan’ı ve yanındaki iki kişiyi çok rahatsız etti.

 

Neden rahatsız olduklarına gelince...

İzzet Ulvi Yönter ile Mehmet Taytak’ın arasının açık olduğunu pompalıyordu aynı cenah uzun zamandan beri.

Amaçları belliydi.

Ama Genel Başkan Yardımcısı ve Milletvekili aynı araçla Ankara’dan Emirdağ ve Afyon’a gelince, hem de Taytak’ın Milletvekili adaylığının açıklanmasının hemen akabinde...

Kocacan suyunun ısındığını anladı.

 

Yaptıkları yenir yutulur şeyler değildi.

Aziz Aslan uğruna altını oymaya kalktığı kişi halen MHP’nin Milletvekili idi.

Tüm bu gelişmelerden sonra..

Görevden alınmadan önce de hızlıca istifa etti.

Aklınca istifa ederek itibarını kurtarmaya çalıştı.

 

Fakat...

Yıllar boyu unutulmayacak bir yanlışa da imza atarak ayrıldı.

Aynen İYİ Partiden istifa ederken bir açıklama yapan Aytun Çırağ gibiydi sözleri.

 

Yediği kabı pisletme ifadesi sanıyorum bu tür kişiler için kullanılmış olsa gerek geçmişte.

İstifa açıklamasındaki ifadeler, birisinin başına silah dayansa söyleyeceği sözler değildi.

Genel Başkan, MHP Lideri Devlet Bahçeli ile Genel Merkez Yönetimini açıkça yanlış yapmakla suçluyordu.

Demek ki kendisini bu kadar içselleştirmişti diğer aday adayı için.

 

O açıklamaya daha fazla değinmeye gerek yok.

Ama...

Bir ifadesi var Kocacan’ın.

Gönlünün kırıldığını söylemekte.

Sormak lazım kendisine...

Ey Başkan sen beş yıldır o koltuktasın.

MHP’nin Afyon’daki en üst makamı.

Sen bu beş yıllık süreçte kaç kişinin gönlünü kazandın?

 

Ve...

Sen bu süreçte acaba kaç kişinin gönlünü kırdın?

 

Kocacan’ı not değerlendirmesine tabi tutmak bile olası değil.

Önce Lidere saygıyı öğrenmeli.

 

Hani meşhur bir söz vardır ya;

Otur yerine sıfır...

*

*

*

*

*