Moğolların Anadolu'ya olan istilası sırasında Mevlana, Konya'daki tekkesinde faaliyetlerini sürdürüyordu. Moğolların Mevlana'ya büyük bir saygı gösterdiği ve onu koruduğu bilinen bir gerçek. Bu durum, Mevlana'nın Moğol zulmüne destek verdiği yönündeki eleştirilerin doğmasına neden oldu.

MEVLANA MOĞOLLARA NEDEN YAKIN DAVRANDI?

“Ramiz Dayı’nın” ardından 11 yıl geçti! “Ramiz Dayı’nın” ardından 11 yıl geçti!

Mevlana'nın Moğollarla olan ilişkisi iki farklı şekilde açıklanıyor. Birincisi, Moğolların dini inançlara karşı hoşgörülü bir tutum sergilemeleri. Mevlana, Moğolların dini inançlarını ve kültürel değişimlere olan açıklıklarını göz önünde bulundurarak onlara olumlu yaklaşmış olabilir. Nitekim ünlü eseri Dîvân-ı Kebîr'de geçen bir beyit, bu görüşü destekler nitelikte:

"Moğollardan korkuyorsanız, Allah'ı tanımıyorsunuz demektir. Siz onlara baktığınızda kafirleri görüyorsunuz, ben ise geleceğin müminlerini görüyorum."

MEVLANA MOĞOLLARI MÜSLÜMANLAŞTIRMAYI MI AMAÇLIYORDU?

Mev

Mevlana'nın Moğollarla olan yakın ilişkisi, onların Müslümanlaşmasını sağlama amacı taşıdığı yönünde yorumlanıyor. Hatta İlhanlı hükümdarı Gazan Han’ın Müslüman olmasının, Mevlana’nın bu düşüncelerinin bir sonucu olduğu iddia ediliyor. Rivayete göre, Gazan Han, Mevlana'nın Moğollar hakkında yazdığı övgü dolu sözleri kaftanına işletti.

MEVLANA'NIN STRATEJİK YAKLAŞIMI

Bir diğer görüşe göre Mevlana, ailesiyle birlikte Moğol istilalarından kaçarak Anadolu’ya gelmişti ve Moğol zulmüne karşı koymanın fayda getirmeyeceğini düşünüyordu. Bu nedenle, Moğollarla uzlaşı içerisinde olarak Anadolu’nun daha fazla tahrip edilmesini engellemek istemiş olabileceği iddia ediliyor.

MOĞOLLARA KARŞI ÇIKANLAR: AHİ EVRAN VE SADREDDİN KONEVİ

Öte yandan, Anadolu'da Moğol karşıtı bir cephe de mevcuttu. Ahi Evran ve Sadreddin Konevi gibi isimler, Batı Anadolu’da Moğollara karşı direnişi savunmuşlardır. Bu cephe, Moğollara karşı direniş gösteren Türkmen zümreleri ile de desteklenmişti. Vergi vermeyi reddeden bu gruplar, Moğol otoritesine karşı isyan başlatmışlardır.

SONUÇ OLARAK

Mevlana'nın "Moğol ajanı" olup olmadığı tartışması, dönemin iki farklı stratejisi arasındaki çatışmanın bir uzantısıdır. Mevlana’nın stratejisi, Moğollara karşı doğrudan bir karşı duruş sergilemek yerine onları İslam’a kazandırma yönünde olmuştur. Bu iki strateji, zamanla farklı şekillerde başarıya ulaşmıştır. Ahi Evran’ın öngördüğü direniş stratejisi Osmanlı Devleti'nin kuruluşuna zemin hazırlarken, Mevlana’nın stratejisi Gazan Han’ın Müslüman olmasıyla sonuçlanmıştır.

Kaynak: Mustafa Dadak