Yaklaşık bir yıl kadar önceydi...

Bir yerel gazetede manşetten verilmişti haber.

Belediye Başkanımız Burcu Köksal’ın eşi Yasin Köksal ve YÜNTAŞ A. Ş. nin Genel Müdürü Kemal Doğan’ın fotoğraflarını da kullanarak CHP’li Belediyeden imar affı için Şantaj şeklinde bir alt haberle desteklenmişti o haber aynı gazetede.

Gazete bu haberi durduk yere vermedi elbette.

CHP’nin o tarihteki Gençlik Kolları Başkanının iddiasıydı bu ve CHP İl Başkanlığı ile CHP Genel Merkezine de bildirdiğini ifade ediyordu bu iftirayı atan CHP’li Muhammed Turalı.

O haber daha sonra bazı internet haber sitelerinde de yer aldı.

Hatta...

Ulusal nitelikte yayın yapan gazete ve internet siteleri de atladılar bu habere.

Daha doğrusu bu iftiraya...

Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı bu haberler sonrasında harekete geçti.

Önce Gazetecilerin ifadelerini aldı...

Tam 7 Gazeteci ifade verdi bu konuda.

Bu 7 Gazeteciden 5’i aynı sözleri söylediler.

Dediler ki...

Olaya konu haberi kendisinin yaptığını, olaya konu haberin kendisine ismini vermek istemediği bir kişi tarafından geldiğini, bu haberin yerel bir gazetede de yayınlandığını söylediler.

Diğer iki Gazeteciden birisi bu haberin bazı gazetecilere Muhammed Turalı tarafından gönderildiğini bildiğini, bunun üzerine yapmış olduğu araştırmalar neticesinde haberi teyit ettiğini ve yayınladığını söyledi.

Diğer Gazeteci ise bir Ajansın Afyon Temsilcisi.

Bu haberi kendisine CHP Gençlik Kolları Başkanı Muhammed Turalı’nın gönderdiğini, bu konuda wattsap yazışmaları olduğunu söyledi ve o yazışmaları Savcıya ibraz etti.

Savcılığın bu konuda, gazeteciler ile ilgili soracağı bir şey kalmamıştı.

O iftira niteliğindeki haberin Gazetecileri ilgilendiren bölümü bu şekilde...

Bu iddiaları, daha doğrusu iftirayı atanın ifadesi alındı daha sonra.

*

*

*

Her şeyi yalan olan Gençlik Kolları Başkanı...

Gelelim olayın CHP boyutuna.

CHP’de siyasi emelleri olanların bir kısmının seyirci kalarak ve bazen de bu konu açıldığında müstehzi ifadeler ile olayı doğrular nitelikte katkı verdikleri, bazılarının ise bizzat içerisinde olduğu bir organize iftira olayıydı bu konu.

O tarihte CHP Gençlik Kolları Başkanıdır Muhammed Turalı.

Seçim öncesinde Burcu Köksal’ın aleyhinde hareketleri biliniyordu.

Burcu Başkanın, DEM Partililer ile ilgili sözlerine kızgındı.

O’na karşı gençlik içerisinde bazılarını kışkırttığı bile ifade ediliyordu.

CHP’den Belediye Meclis Üyesi olmak istedi.

Parti hayır dedi.

Buna da kızmıştı.

Seçim bitti.

Burcu Köksal Başkanlık koltuğuna oturdu.

Hemen yön değiştirdi.

Neredeyse ‘En Büyük Başkan Burcu Başkan’ diye tempo tutmadığı kalmıştı.

Kapağı bir şekilde YÜNTAŞ’a atmak istiyordu.

Kemal Doğan’a açtı mevzuyu.

Hayır’ cevabını aldı.

Sonra tahmin edeceğiniz üzere hemen herkese bu talebini iletti.

Destek bulamadı bu talebine.

Bu defa hepsine birden bilendi, kızdı...

Aradan bir süre geçti.

Bazılarıyla böyle bir organize iftira kampanyası başlattı.

İddiaları o kadar vahimdi ki...

Burcu Başkana, Yasin Köksal’a, Kemal Doğan’a, hatta ve hatta Belediye’de Ziya Kükey’e bile kızgın olanlar ile CHP’de siyasi hedef içerisinde olanların pek çoğu bu kumpas iftira değirmenine su taşıdılar.

Kimileri de bu iftirayı dedikodu halinde yayarak bilmeden katkı verdiler bu organizasyona.

Afyonkarahisar Belediye Başkanlığını kaybeden bazı AK Partililer geri durur mu?

Onlarda tabiri yerindeyse tepindiler bu iftiranın tepesinde...

Neyse konuyu fazla uzatmayalım.

Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı bu konuda yayınlanan her haberi, açıklamaları teker teker inceledikten sonra Afyonkarahisar Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğüne konu ile ilgili bazı araştırmaların yapılması talimatı vermesiyle ilgili birim harekete geçerek görüşüldüğü belirtilen yerler dahil bazı kamera görüntüleri ve telefon kayıtlarına kadar her şeyi titizlikle araştırdılar.

Savcılık bu arada CHP’nin hem Afyon İl Başkanlığına, hem de Genel Merkezine Muhammed Turalı’nın gönderdiğini iddia ettiği dilekçeleri sorar.

Hem İl Başkanlığından, hem de Genel Merkezden cevap gecikmez Savcılığa.

Böyle bir evrak veya müracaat yok.’

Muhammed Turalı’nın bir yalanı daha ortaya çıkar.

Muhammed Turalı bu arada Savcılığa ifade çağrılır.

İfadesinde Gazetecilere bu haberi kendisinin gönderdiğini yalanlar.

Bir ay kadar sonra Savcılığa bu kez kendiliğinden gider.

İlk geldiğinde yalan söylediğini ikrar eder.

Haberi kendisinin gönderdiğini söyler bu defa.

Muhammed Turalı’nın ilk ifadesiyle ikinci ifadesindeki tutarsızlıklar sadece bu değildir.

Savcılık o konularda da defalarca soru yöneltir kendisine.

İddiası vahimdir çünkü.

İrtikap

Türk Ceza Kanununda karşılığı en az 6 yıl ağır hapistir.

Savcılık ince eler, sık dokur.

KOM Ekipleri gecelerini gündüzlerine katarlar.

Her iddiayı en ince ayrıntısına kadar araştırırlar.

Muhammed Turalı’nın falancayla filanca yerde konuştum dediği her yere geçmişe dönük görüntülere ve başkaca şeylere bakılır.

Hiç birisinde Muhammed Turalı’nın sözlerini, iddialarını doğrular nitelikte deliller bulunamaz.

Savcılık bu arada 60 milyon TL istendiği ifade edilen Hasan Aktan ve babası Ömer Aktan’ın da ifadelerini alır.

Onlarda böyle bir konunun olmadığını, kendilerinden kimsenin bir talepte bulunmadığını ifade ederler.

Muhammed Turalı avukattır aynı zamanda.

Bu imar konusu ile ilgili olarak İdare Mahkemesinde Belediye aleyhine dava açtıklarından falanda bahseder.

Savcılık, İdare Mahkemesi Başkanlığına sorar resmi yazıyla.

Oradan gelen cevabi yazıda Muhammed Turalı’nın yalan söylediğine işaret eder.

Yazıda, ‘Söz konusu kişi ve şirketleriyle, Belediye arasında açılmış olan her hangi bir dava yoktur’ denilmektedir.

Muhammed Turalı bu olaylar nedeniyle kendisinin ismini verdiği bazı kişilerce tehdit edildiğini de ileri sürer ifadesinde.

Savcılık ve Emniyet o iddiaları da araştırır.

Suçlanılan kişilerin ifadeleri alınır.

Belirtilen yerler ile ilgili araştırmalar yapılır, telefon kayıtlarına bakılır.

Muhammed Turalı’nın bu iddialarının da yalan olduğu tespit edilir.

*

*

*

Sonuç...

İftira at yapışmasa da izi kalır’ mantığı ile hareket eden bu organize ekibin aslında bilinen FETÖ taktiği olan itibar suikasti yaparak Burcu Köksal’ı toplumda itibarsızlaştırmaya yönelik hareket ettikleri aşikardır.

İtibarsızlaştırmaya çalıştıkları sadece Burcu Köksal değildir.

Bir taşla 11 kuş birden vurmaya yöneliktir bu organize iftira kampanyası.

İftira atanın da, bu iftiralara destek verenlerinde kendilerince hesapları vardır.

Burcu Köksal’ı anladık ta, diğerleri? diye soracak olursanız...

Afyonkarahisar Belediyesidir.

YÜNTAŞ Şirketidir.

Yasin Köksal’dır.

Kemal Doğan’dır.

Hasan Aktan’dır.

İstek Okulları’dır.

Ziya Kükey’dir.

Hikmet K.’dır.

Sami B.’dir.

Cumhuriyet Halk Partisi’dir.

Yukarıda saydığım bunların hepsi muhtemelen bu iftirayı atanla, iftirayı sahiplenip o yalan değirmenine su taşıyanlardan ya bu dünyada ya da ahirette hesap soracaklardır.

Sanıyorum...

Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığı da hem bu iftiraları atan ilgili kişi hakkında, hem de sosyal medya mahkemelerinde savcı-hakim gibi karar verip, iftiraları kamuoyuna yayanlara karşı harekete geçecektir.

*

*

*

*

*

Emniyet ve Yargıya parmak sallar gibi...

Dün...

Yasin Köksal basın açıklamasını yaptıktan bir süre sonra AK Parti İl Başkanımız Avukat Turgay Şahin’in sosyal medya hesabından yaptığı bir açıklamayı gönderdi Haber Merkezimizdeki nöbetçi arkadaşımız.

Okudum inanamadım önce.

Sonra teyit etti arkadaşlarımız, ‘Açıklama Turgay Beyin’ dediler.

Turgay Başkan o sosyal medya hesabında birden fazla defa bir şeye vurgu yapmakta.

Diyor ki...

Emniyet ve Yargı vazifelerini tam, eksiksiz ve titizlikle yapmışlardır diye düşünüyorum!

Evet o sözlerinin sonuna da bir ünlem işareti koymakta...

Başka ifadeleri de var Turgay Başkanın Yargı ve Emniyete adeta parmak sallayan...

Emniyet ve Yargının işlerini layıkıyla yapmadıklarını ima ediyor satır aralarında anlayacağınız...

Beğenmemiş anlaşıldığı üzere Turgay Başkanımız Afyonkarahisar Cumhuriyet Başsavcılığının kararını.

Ankara’da yargıçlar var!’ demekte...

Afyonda da Savcılar-Hakimler var Turgay Başkan.

Sizin beklentiniz yönünde kararlar verilmeyince nedir bu aba altından sopa göstermeler?

Fena alıştırmışlar galiba sizi bazı Kamu Kurum ve Kuruluşların başlarındaki idareciler.

Sizden habersiz kuş uçmayacaksa söyleyin bilsin tüm kamuoyu.

Unutmayın ki...

Bu İl’in bir Valisi var tüm Kamu Kurum ve Kuruluşlarının başında...

Kamu Kurum ve Kuruluşlarının idaresinde söz sahibi ve yetki sahibi O’dur.

Cumhuriyet Savcılarının başında da bir Başsavcı var.

Bu kararda olduğu gibi, Savcıların verdiği tüm kararlarda T.C. Cumhuriyet Başsavcılığı ibaresi var.

Siz hem mesleğiniz, hem de tecrübeleriniz nedeniyle bizlerden daha iyi bilirsiniz bunları elbette...

Kırmayın kimsenin kalbini de, şevkini de...

Çok naif bir kişi olarak tanıyorum sizi.

Ne olur yanıltmayın beni.

*

*

*

*

*

Günün sözü

Yalancının mumu yatsıya kadar yanar...