Yüz gençleştirme ve kırışıklıkların giderilmesinde en sık başvurulan yöntemlerden biri olan dolgu ve botoks işlemleri, her ne kadar hızlı sonuç verse de beraberinde önemli riskleri de taşıyor. Uzmanlar, bu uygulamaların mutlaka hekim gözetiminde yapılması gerektiğini vurguluyor.
Dolgu, cilt altına enjekte edilen maddelerle yüz hatlarını şekillendirirken; botoks, sinir-kas iletimini geçici olarak durdurarak kırışıklıkları azaltıyor. Ancak her iki yöntemin de hafif kızarıklıktan ciddi doku kayıplarına kadar değişen yan etkileri bulunuyor.
DOLGUNUN OLASI YAN ETKİLERİ
Dolgu uygulamalarında en sık görülen yan etkiler arasında şişlik, morarma, hassasiyet ve kaşıntı yer alıyor. Daha ileri durumlarda ise enfeksiyon, asimetri veya topaklanma gibi problemler ortaya çıkabiliyor.
Uzmanlara göre en ciddi komplikasyon, dolgu maddesinin damar içine enjekte edilmesi sonucu dolaşımın tıkanması. Bu durum doku ölümüne hatta göz çevresinde görme kaybına yol açabiliyor.
BOTOKSUN RİSKLERİ
Botoks uygulamalarında da benzer şekilde hafif ağrı, ödem ve baş ağrısı en sık görülen yan etkiler arasında. Fakat yanlış noktaya yapılan enjeksiyon, kaş veya göz kapağında düşüklüğe sebep olabiliyor.
Çok nadir görülen ciddi komplikasyonlar arasında ise yutma güçlüğü, nefes darlığı ve görme bozuklukları bulunuyor. Uzmanlar, botoksun kas ve sinir hastalıkları olan kişilerde daha yüksek risk taşıdığına dikkat çekiyor.
KİMLER DİKKAT ETMELİ?
Uzmanlar, hamileler, emzirenler, kan sulandırıcı ilaç kullananlar ile bağışıklık sistemi ve kas hastalığı bulunan kişilerin bu işlemlerden kaçınması gerektiğini belirtiyor. Ayrıca daha önce dolgu veya botoksa karşı alerjik reaksiyon göstermiş kişilere de uyarıda bulunuluyor.
“Doğru ellerde güvenli olan bu işlemler, yanlış uygulandığında ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir” uyarısında bulunan uzmanlar, estetik yaptırmak isteyenleri dikkatli olmaya çağırıyor.