Programa; Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Ünal Üstel, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Büşra Özdemir, Türkiye İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, Zafer Turistik Otelciler ve İşletmecileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve İkbal Termal Otel Genel Müdürü Ali Gümüşhan ile sektörün önde gelen temsilcileri katıldı.

AKTOB BAŞKANI KAAN KAVALOĞLU AÇILIŞ KONUŞMASINDA AYRINTILI MESAJLAR VERDİ
Programın açılışını yapan AKTOB Başkanı Kaan K. Kavaloğlu, sahneye çıkarak uzun ve kapsamlı bir konuşma gerçekleştirdi. Konuşmasında hem kongrenin öneminden hem de turizm sektörünün geleceğine dair kritik değerlendirmeler yaptı.
Kavaloğlu konuşmasına şu sözlerle başladı: “Bugün burada sadece bir kongre açılışı yapmıyoruz. Yıllardır hep birlikte büyüterek getirdiğimiz bir ortak akıl platformunu yeni bir değişiklikle, yeni bir temayla, yeni bir sorumlulukla yerine taşıyoruz. 15 yıl önce yola çıktığımızda Antalya'nın Türk Turizmini ve Dünya Turizmini’nin ilkelerini konuşmak için kalıcı bir buluşma noktası hedeflemiştik.” dedi.
Bu sözleriyle kongrenin artık yalnızca bir toplantı değil, Türkiye turizminin ortak stratejisinin üretildiği bir mekanizma haline geldiğini vurguladı. “Kongre artık Türkiye’nin turizm takviminin en önemli buluşmalarından biri” diye de belirtti

“ARTIK SADECE ANTALYA'NIN DEĞİL”
Kavaloğlu konuşmasına şu şekilde devam etti: “Bugün görüyoruz ki Resort Turizm Kongresi artık sadece Antalya'nın değil, Türkiye'nin turizm takviminin en önemli buluşmalarından biri haline gelmiştir. Bu nedenle bu organizasyonu Türk turizmine kazandıran ve kırk ikinci kuruluş yıl bölümünü kutladığımız AKTOB’a destek veren başkanlarımıza, yönetim kurullarımıza, çalışanlarımıza, yerel yönetimlerimize, sektör temsilcilerimize, sponsorlarımıza, basın mensuplarımıza ve her yıl bizimle olan siz değerli katılımcılara teşekkür ediyorum.”
Sektörde çok şeyin değiştiğini ancak iş birliği kültürünün devam ettiğini söyleyen Kavaloğlu şunları ifade etti: “15 yıllık yolculuğumuzda dünya, Türkiye, Antalya ve hizmet verdiğimiz turist profilleri çok değişti. Ama değişmeyen çok önemli bir konu var: Bizim birlikte düşünme, birlikte büyütme, birlikte büyümeye olan kararlılığımız.”

YENİ STRATEJİLER VURGUSU: “ARTIK İYİ OLMAK YETMİYOR”
Kavaloğlu, sektörün yeni bir stratejiye ihtiyaç duyduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu yıl dönemimizi yeni stratejilerle farklılaştırarak belirledik. Çünkü artık iyi olmak yetmiyor. ‘Ben de öyleyim, ben de aynı ürünü sunuyorum’ demek bizi bir adım ileri taşıyamıyor. Bugün dünya üzerinde başarı, fark yaratan ve kendi özgün hikayesini cesurca anlatan destinasyonların elinde.”
TURİZMDE BÜYÜK DÖNÜŞÜM ÇAĞI
Geleceğin turizminde yeni bir tasarım anlayışına ihtiyaç olduğunu belirten Kavaloğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Neden yeni stratejiler diyoruz? Çünkü günün ezberleriyle bugünün ve yarının misafirini ikna etme şansımız çok zor. Pandemi sonrası yeniden şekillenen turizm motivasyonları, iklim krizi ve sürdürülebilirlik baskısı, dijitalleşme, yapay zeka, jeopolitik belirsizlikler… Bütün bunlar bize gösteriyor ki turizmde bildiğimiz dönemi geride bıraktık. Yeniden tasarlanmamız gereken bir dönemdeyiz.”
Kavaloğlu şöyle devam etti: “Turizm yalnızca ezberleri tekrar ederek yürütülecek bir alan değildir. Farklı düşünmek, farklı tasarlamak gerekir. Bugün misafirlerimize kültürel mirası modern yorumlarla sunan gastronomi, sağlık, spor ve sanat gibi alanlarda yeni konseptler üreten destinasyonlar öne çıkıyor.”
TÜRKİYE’NİN TURİZM POTANSİYELİ ÜZERİNE AYRINTILI MESAJLAR
Kavaloğlu, Türkiye’nin tanıtım gücünün dünya çapında arttığını belirterek şu ifadeleri kullandı: “Türkiye her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlayan bir medeniyet beşiğidir. Turizm Geliştirme Ajansı, 140’dan fazla uluslararası fuarda faaliyet yürütüyor; yabancı basınla ve influencerlarla yılda 2.000’in üzerinde iş birliği gerçekleştiriyor. CNN, National Geographic, BBC, Lonely Planet gibi platformlarda Türkiye artık sadece tatil ülkesi olarak değil, hikayesi olan bir medeniyet ülkesi olarak anlatılıyor.”

ANTALYA VURGUSU: “DÜNYA TURİZMİNİN EN GÜÇLÜ DESTİNASYONLARINDAN BİRİ”
Kavaloğlu, Antalya’nın turizmdeki üstün konumunu ayrıntılarıyla anlattı: “Antalya bugün sadece Türkiye'nin değil, Akdeniz çanağının ve dünya turizminin en güçlü destinasyonlarından biri. Paket tur pazarının, resort turizminin, spor turizminin, sağlık turizminin ve etkinlik turizminin en önemli merkezlerinden biriyiz.”
“BAŞARI ALIŞKANLIĞA DÖNÜŞMEMELİ” DİYE UYARDI
Kavaloğlu, mevcut başarının rehavete yol açmaması gerektiğini uzun bir şekilde anlatarak şöyle ifade etti: “Başarı hikayeleri bir süreden sonra alışkanlığa dönerse yerini konfora bırakır. Antalya’yı yalnızca sayılarla değil; nitelikli turist, yüksek gelir, güçlü tanıtım, farklı sezon dağılımı ve daha fazla refahla geleceğe taşımak zorundayız.”
KÜRESEL ZORLUKLAR AYRINTILI ŞEKİLDE MASAYA YATIRILDI
Sektörü bekleyen finansal ve yapısal zorlukları detaylandıran Kavaloğlu şunları belirtti: “Enerji maliyetleri, iş gücü sorunları, finansmana erişimde zorluk, iklim krizi, su kaynakları üzerindeki baskı ve artan rekabet sektörümüzü etkiliyor. Rakip ülkelerde otel yatırımları bizden daha kolay fon buluyor. Bu da rekabet gücümüzü zayıflatıyor.”
“TURİZM SEKTÖRÜNÜN DESTEKLENMESİ ŞART”
Kavaloğlu devlet desteğinin gerekliliğini şu sözlerle vurguladı: “Yakın gelecekte oluşabilecek ilave mali yükler sektörü ciddi şekilde zorlayacak. Finansal anlamda özellikle geçiş dönemlerinde rahatlamaya ihtiyacımız var.”
Sektör çalışanlarının önemine de dikkat çeken Kavaloğlu şöyle dedi: “Turizm her gün yeniden doğan bir dönemdir. Bizler insanlara sadece konaklama değil, bir duygu, bir farkındalık, bir anı kazandıran fedakâr bir sektörün temsilcileriyiz.”
ANTALYA’NIN 2025–2026 TURİZM VERİLERİ
Kavaloğlu performans rakamlarını paylaşarak şunları belirtti: “Antalya, 3.000’i aşkın tesis ve 200.000’den fazla yatak kapasitesiyle Akdeniz’de en güçlü turizm merkezlerinden biridir. Türkiye’de bu yılın ilk 10 ayında gerçekleşen turist girişlerinin %60’tan fazlası Antalya’da gerçekleşmiştir.”
“REKABET MODELİMİZ FİYAT DEĞİL, DEĞER REKABETİDİR”
Konuşmasını turizmde kalite odaklı vizyonla tamamlayan Kavaloğlu şunları vurguladı: “Bizim rekabet modelimiz fiyat değil, değer rekabetidir. Farkımız ucuz olmak değil, daha iyi olmaktır. Daha iyi hizmet vermek, daha iyi deneyim yaratmak ve daha iyi bir gelecek inşa etmek için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz.”


