♪♫Bizim gönlümüze hasret düşüren

Şu geçit vermeyen dağlar utansın

Bizi bizden alıp yabancı eden

Şu uzanıp giden yollar utansın♪♫

 

Panaromanın ikinci kısmıyla sahnedeyiz. İlk bölümle alakalı basit bir girizgahın ardından tek bir olay örgüsünden bahsedeceğim bugün.

Tekstil fabrikası…

Objektif anlamda bir durum değerlendirmesinin ardından neden olmadığını ve niye olmaması gerektiğini de söyleyeceğim.

Anadolu’nun metropollere göre daha az gelişmiş ya da gelişmekte olan ilçe ya da beldelerinde; aday bir belediye başkanının vizyon projesi olabilecek bir sektör aslında tekstil.

Velhasıl…

Çok da abartılacak bir konu da değil.

Zira tekstil fabrikası kurmak düşünüldüğü kadar karmaşık denklemler istemez.

Neden mi?

Teknolojik olarak kullanabileceğiniz en üst düzey makine burada dikiş makinesinden öte değildir.

Ha derseniz ki dokuma, serigrafik baskı vs…

O zaman ayrı!

 

HAYDİ BİR MAALİYET HESABI YAPALIM

Afyonkarahisar’ın Çobanlar, Bolvadin gibi ilçelerinde son yirmi yıldan bu zamana insanlarda bir beklenti oluştu.

Beklentinin adı tekstil fabrikası…

Tekstil fabrikası demek aslında son derece yanlış da bir terim!

Tekstil işletmesi denilmesi daha mantıklı; ki belediyelerin işletme, fabrika gibi kar amacı güden işlere girişmesine karşıyım.

Zira bunun tam tersi olarak belediyelerin bu işleri kendileri yapmak yerine yerli ve yabancı yatırımcılara destek olması çok daha mantıklı geliyor bana.

Hal böyleyken maalesef vatandaşlarımızın bir kısmı tekstil fabrikasını belediyelerden bekleyebiliyor.

Yukarıda söylediğim gibi tekstil fabrikası kurmak, inanın zor değil.

On tane dikiş makinesi hadi bilemediniz yirmi olsun. Bugünün dolar kuruna göre fiyatı ortalama 8 bin 500 TL’den 170 bin TL .

Kapalı bir alanın kirası, belediyenin özel şirketlerinin kurduğunu varsayarsak pekala belediyeden yer tahsis edilebilir, ki bu kaleme bedel yazmıyorum. 

Personel giderlerine bakıldığında 20 personel brüt olarak asgari ücret, artı sigortadan 10 bin 8 TL’den toplam 200 bin 160 TL. (Bu gider kaleminin bir ay sonra ödeneceğini de göz önünde bulundurun lütfen)

Görünen görünmeyen masraflar için de fazla fazla 100 bin TL yazıyorum!

Toplayacak olursak karşımıza çıkan sonuç 470 bin 160 TL…

Günümüzde orta segmentte bir araç parası hemen hemen.

Bu paraya ev alamıyorsunuz bunun da altını çizmekte fayda var.

Yani yapılamayacak ya da üzerinde uzun uzun düşünülecek bir proje değil kıymetli okuyucu.

Panaroma kapsamında Bolvadin’e bakacak olursak…

Bolvadin Belediye Başkanı Fatih Kayacan’ın tekstil ile ilgili bir somut bir sözünün olmadığını kendisi 29 Ocak 2021 tarihinde katıldığı bir programda dile getirmişti.

Öncesinde ise Bolvadin’de ünlü bir tekstil duayeni ile seçim çalışmaları esnasında Bolvadin’de boy gösterildiği kamuoyu tarafından biliniyor.

Öyle ya da böyle, ki konumuz aslında tam olarak bu değil. Neticede Şehrü-l Emin ne derse o!

Bolvadinli vatandaşların rahatsız olduğu konu tam olarak şu ki: Çobanlar, Sinanpaşa hatta bırakın ilçeleri beldelere bakılacak olursa Dişli, Özburun gibi beldelerde tekstil fabrikaları adı altında Belediye Başkanları boy boy fotoğraf paylaşırken Bolvadin’de neden yok?

Kişisel kanaatimi yeniden yineliyorum ki çok gerekli değil ama madem vatandaş bu yönde bir beklenti içerisinde, neden olmasın?

Neticede yuvarlayacak olursak beş yüz bin TL’ye kurulabilecek ve 20 kişinin çalıştığı düşünülürse dolaylı yönden 80 kişiye ekmek kapısı olabilecek bir durum.

Yani atla deve değil.

Ama vatandaşların bu durumda fark etmediği bir başka konu var.

Global bir gıda şirketi Nazmiye Kılçık döneminde hangi nedenlerden ötürü Emirdağ’ına kaçıp gittiyse bugün tekstil fabrikasının spekülatif durumu bu nedenden ötürü olabilir.

 

GÖÇ VERMENİN ÖNÜNE GEÇEMEDİ

Yıllardır bütün öz değerleri sömürülmüş, katma değerlerini birer birer kaybetmiş ve kaderine mahkum bırakılmış Bolvadin ile ilgili en temel sorun göç almaktan ziyade göç veren bir yapıya bürünmüş olması. Gelin şehri Kayacan’ın perspektifinden bizler bir değerlendirelim:

Askerlik şubesi gitti; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!

Toprak Mahsulleri Ofisi gitti; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!

Hastanede doktor durmuyor; ama olsun DEVAM İNŞALLAH

Kentsel Dönüşüm nedeniyle esnaf dükkan bulamıyor; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!

Alaca karşısına yapılan konutlar çatlak; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!

Yollar, Mars yüzeyindeki kraterleri aratmıyor; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!

İstihdam alanlarının nesli tükendi; ama olsun DEVAM İNŞALLAH!