Ana haber bültenlerinde sıkça duyduğunuz bir tabir vardır.

“Gün geçmiyor ki yeni bir skandal ile karşı karşıya kalmayalım” şeklinde.

Bu söz bu aralar Bolvadin Belediyesi için sıkça geçerli bir durum. Zira iyi yönetilmediğinden mi yoksa Bolvadin Belediye Başkanı Sayın Fatih Kayacan’ın üzerinde ki metal yorgunluğundan mıdır bilinmez.

Kendisi dini vecibeler noktasında hassas bir arkadaş.

En azından çizdiği görüntü bu yönde… O yüzden skandalı anlatmadan önce konuyla ilgili bir hadisle giriş yapmakta zaruriyet görüyorum.

“Ebu Said (r.a) rivayet olan bir hadiste alemlerin efendisi şöyle buyurdu : ‘Erkek, erkeğin avret yerine, kadın da kadının avret yerine bakamaz. Bir erkek  başka bir erkek ile  bir kadın ise başka bir kadınla bir örtü altında yatamaz’

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki hadisin ikinci kısmıyla HHHHHHHhhhhhHHHhhhhhhhhhhjjjjjdnnnnmöcıoğdHeybeli’de yaşanan olayın bir bağlantısı yok. Sadece hadisi bölmemek adına ikinci kısmı da koymayı uygun gördüğümü bilmenizi isterim.

Bizi ilgilendiren kısmı hadisin ilk kısmıyla ilgili.

Heybeli Termal Tesislerinde skandala konu olan alan erkekler büyük havuzuyla ilgili.

İlginçtir ki tuvaletlerin kapıları bir nedenden dolayı yok.

Evet evet yanlış okumadınız.

Heybeli Termal Tesisleri'nde erkekler umumi havuzunda tuvaletin kapısı yok değerli okuyucular. Hatta duş yerlerinde de herhangi bir kapı yada benzeri işlevi görebilecek bir şey yok.

Yani diyelim ki Kayacan’ın vizyon projesi olan Heybeli Termal Tesisleri'ne gittiniz. Resepsiyon kısmından biletinizi aldınız. O sırada her insanın anatomisinin gereği böbreklerinizin ve kalın bağırsağınızın yaptığı mesai sonrasında tuvalet ihtiyacınız ortaya çıktı.

Kusura bakmayın.

Ya kapısız tuvaletlerden birisini kullanarak etraftakilere naklen canlı yayın yapacaksınız ya da prostat ve basur sıkıntınız yoksa tutma yoluna gideceksiniz.

Tuvalet kapıları önceden var mıydı, yoksa hiç mi var olmadı bilemiyorum.

Bildiğim tek şey var; o da görüntülerde gördüğünüz üzere şu an itibariyle Heybeli’de kapısız tuvaletlerin ve duş alanlarının olduğu.

Sayın Kayacan’dan herhangi bir cevap alamayacağımızı bile bile bir soralım bakalım “Sayın şehrül eminimiz, haşmetlimiz ve dahi Fatih’imiz vizyon projenin kapıları nerede?”

Yoksa inek mi yedi?

Yoksa dağa mı kaçtı?

Yoksa dağ yandı, bitti de kül mü oldu?

Bunlar işin trajikomik yanı elbette. Bunca vizyonsuz vizyonluluğa iyi bile bu olay. Kapılara ne oldu bilemem fakat kurumsallaşamama sebep, kapısız tuvalet sonuçtur.