Hayatın koşturmacası arasında biraz soluklanmaya ve düşünmeye hazırsanız; buyurun, kelimelerin yolculuğuna birlikte çıkalım...

Enerji, modern çağın en büyük ihtiyacı. Temiz, çevreci ve sürdürülebilir enerji kaynakları bulmak ise her ülkenin temel hedefi olmalı. Bu açıdan bakıldığında doğalgaz, hem Türkiye hem de Afyonkarahisar için büyük bir nimet. Hem çevre dostu hem de konforlu bir yaşam sunan doğalgaz, bugün şehirlerimizin havasını temizliyor, insanımızın hayatını kolaylaştırıyor.

Afyonkarahisar bu nimetin kıymetini en iyi bilen illerimizden biri oldu. Bugün şehrin dört bir köşesinde bacalardan kara dumanlar yerine temiz hava yükseliyorsa, bunda doğalgazın payı tartışılmaz. Ancak, yalnızca enerji kaynağına sahip olmak yetmez; o enerjiyi vatandaşa ulaştıracak güçlü, planlı ve kararlı bir hizmet anlayışı da gerekir. İşte bu noktada Doğalgaz şirketinin başarılı çalışmalarını takdir etmek gerekiyor.

Hizmet Kalitesi

Afyonkarahisar’da doğalgazın yaygınlaşması, alt yapı çalışmalarının titizlikle yürütülmesi, vatandaşa verilen hizmetin hızlı ve güvenli olması Afyonda Doğal gaz şirketinin başarısının göstergesidir. Vatandaşın şikâyetlerini anında çözen, mahallelere doğalgazı zamanında ulaştıran, yatırımlarını sürekli büyüten bir anlayışla çalışan şirket, bu şehirde adeta görünmez bir kahraman haline gelmiştir.

Tuncay Gezer'in Başarısı

Özellikle Doğalgaz Müdürü Tuncay Gezer’in gayreti, özverisi ve başarıyla yürüttüğü hizmetler halk arasında da büyük takdir topluyor. Tuncay Bey’in hikâyesi ayrı bir anlam taşıyor: Tabandan, çekirdekten yetişmiş bir isim olması, sadece görevini yapmakla kalmayıp bu görevini gönülden sahiplenmesi, örnek bir liderlik ve yöneticilik sergilemesi onun değerini kat kat artırıyor. Bu toprakların içinden çıkmış bir evladın, kendi memleketinde böylesine güzel işlere imza atması, halk için de büyük bir gurur kaynağıdır.

Teşekkür ve Takdir

Bugün Afyonkarahisar’da aileler kışa daha güvenle giriyorsa, çocuklar soba dumanına maruz kalmadan büyüyorsa, esnafı, sanayicisi doğalgazla daha verimli çalışabiliyorsa bunda Tuncay Gezer’in büyük payı vardır. Kendilerine teşekkür etmek, bu hizmetleri görmezden gelmeyip takdir etmek bir vatandaşlık görevidir.

Sonuç olarak, doğalgaz yalnızca bir enerji kaynağı değil; aynı zamanda temiz bir çevre, sağlıklı bir yaşam ve gelecek nesillere bırakacağımız en güzel miraslardan biridir. Afyonkarahisar’ın bu alandaki kazanımı, Türkiye’nin genel enerji vizyonunun da bir parçasıdır. Bugün hep birlikte daha temiz bir şehirde nefes alabiliyorsak, emeği geçen herkese şükran borçluyuz.

Her İki Kelimemiz Kadın, Peki Ya Gerçekten?

Bir toplumun gelişmişliği yalnızca yollarının uzunluğu ya da binalarının yüksekliğiyle değil, kadınlarına verdiği değerle ölçülür. Çünkü kadın; yalnızca evin değil, toplumun da direğidir.

Afyonkarahisar’da, Türkiye’nin dört bir yanında olduğu gibi kadınlarımız evinde, tarlasında, fabrikasında, kooperatiflerinde alın teriyle hayatı ayakta tutuyor. Ama ne yazık ki bu fedakâr emeğin karşılığında siyasette, karar mekanizmalarında ve sosyal hayatta hak ettiği değeri göremiyor.

Görünmeyen Emek, Görünür Başarılar

Bir kadın sabah tandırda ekmek pişirir, tarlada çalışır, akşam çocuklarını okutmak için mücadele eder. Bu görünmeyen emek, toplumun harcıdır. Bugün Afyonkarahisar’daki kadın kooperatifleri, ürettikleri erişte, tarhana, sucuk, lokum gibi ürünlerle bu emeği görünür kılıyor. Sandıklı’da Emine Hanım’ın tandır ekmeklerini kooperatifleşme ile büyütmesi, Bolvadin’de genç kızların bilim olimpiyatlarında başarı göstermesi bunun en somut örnekleri. Kadın isterse, fırsat bulursa başarır.

Siyaset Sahnesinde Eksik Yarım

Ama aynı başarıyı siyasette göremiyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kadın oranı hâlâ %20’lerin altında.

Rakamlar açıkça gösteriyor: Kadınların siyasetteki yeri yok denecek kadar az. Erkekler kürsülerde konuşurken her iki kelimelerinden biri “kadın” oluyor, “Kadınlarımız bizim baş tacımızdır” diyorlar. Fakat iş temsil hakkına gelince bu sözler havada kalıyor. Kadın siyasette yoksa, karar mekanizmaları eksik kalıyor, toplumun yarısı dışarıda bırakılıyor.

Acı Gerçek: Kadına Şiddet

Bir diğer acı tablo ise şiddet. Kadının adı var ama kendi yok. Kadın sözcüğü süslü cümlelerde geçerken, ne yazık ki şiddet haberleri ekranlardan eksilmiyor. Afyonkarahisar’da da zaman zaman kadın cinayetleri, aile içi şiddet olayları yaşanıyor. Toplumun en değerli varlığına, anneye, eşe, kardeşe yönelen bu şiddet, sadece kadınlara değil, insanlığımıza vurulmuş en büyük darbedir.

Afyonkarahisar’daki kadınların kooperatiflerde, üretimde, eğitimde elde ettiği başarılar bize umut veriyor. Ancak siyasette ve sosyal hayatta hak ettikleri yeri almadıkça bu başarılar yarım kalıyor. Kadınların emeğiyle büyüyen ekmek, alın teriyle üretilen tarhana, azmiyle kazanılan bilim madalyası hepimizin gururu.

Gerçek demokrasi, kadının siyasette eşit temsil edildiği, şiddetin tamamen bittiği, emeğin hakkını bulduğu bir Türkiye’de hayat bulacak. Kadın güçlü olursa toplum da güçlü olur.

Hayatın Sessiz Kahramanı Anne, İşte Size Bir Örnek

Ahtapotun anneliği hiçbir canlının anneliğine benzemez..

Dişi Ahtapot çiftleşmeden sonra bir oyuk bularak oraya yerleşir.

Yumurtlamaya başlar ve yumurtlama işlemi bittikten sonra kuluçkaya yatar.

Yumurtalarını yuvanın tavanına çengelle asar gibi dizer.

Yumurtalara devamlı su pompalayarak onların temiz kalmalarını sağlar.

Her ne pahasına olursa olsun yuvasını terk etmez.

Yavrular yumurtadan çıkmadan açlığa dayanamazsa birkaç kolunu yer ve bu şekilde tüm yavrular yumurtadan çıkıncaya kadar hayatta kalır ve yumurtaları korur...

Ancak uzun süren kuluçka dönemi onu aç ve bitkin bırakır tüm yavrular yumurtadan çıkınca o da yuvasında can verir.

Hayata yeni başlayan yavrular için anne ahtapotun cansız vücudu yaşama tutunmaları için iyi bir besin kaynağı olur.

Bu yüzdendir ki hiçbir dişi ahtapot yavrularının büyüdüğünü göremez...

Güne güzel bir şiir ile nokta koyalım:

Kadına Saygı, İnsanlığa Saygı

Kadın, bir çiçek değildir sadece,

Kökleriyle toprağı tutar,

Dallarıyla göğe yükselir,

Gölgesiyle herkese nefes olur.

Bir anne olduğunda, sevgi öğretir,

Bir eş olduğunda, sadakat gösterir,

Bir evlat olduğunda, şefkatiyle sarar.

Her haliyle kutsal, her haliyle yücedir.

Onun emeğiyle yoğrulur ekmek,

Onun dokunuşuyla şekillenir gelecek,

Onun varlığıyla anlam bulur yürek.

Ey insanlık!

Unutma ki kadın olmadan

Ne tarih yazılır,

Ne gelecek kurulur,

Ne de umut filizlenir yarınlara.

Kadına değer vermek,

İnsana değer vermektir;

Kadına saygı duymak,

Hayata sahip çıkmaktır.